Ruken Akbay GürtaşYepyeni başlangıçlar yapmayı dilediğimiz koskoca bir yıl tam karşımızda duruyor. Gelin, bu yıl hedeflerimizi daha yüksek tutalım. 2011’i doyasıya yaşamak için işe ruhumuzu arındırmakla başlayalım. Nasıl mı? Mesela Pollyanna’yı örnek alarak. Bilimsel araştırmalar diyor ki “İyi kalpli insanlar diğerlerine oranla, yaklaşık 9 yıl daha uzun yaşıyor; çünkü iyi niyetli olmak, bağışıklık sistemini güçlendiriyor.” Ömrü uzatmak, sizce de bu kadar kolay olabilir mi? Yoksa biz ‘iyilik’ kavramını çok mu hafife alıyoruz? Tek başına iyilik, benim ömrümü nasıl uzatabilir diyorsanız; stresten uzak, kaygıların barınmadığı, kalp çarpıntılarının olmadığı sadece pozitif düşünce gücünün hâkim olduğu bir yaşam düşünün. Hayat çok daha güzel olmaz mıydı? Yardımsever insanların depresyondan daha uzak kaldığı biliniyor. Affetmenin, vücudun biyolojik sistemi açısından çok yararlı olduğu bilim adamları tarafından kanıtlandı. Sizi kızdıran ve sinirlendiren bir hareket karşısında, kızgınlığınızı içten içe beslerseniz, kalp atışınız hızlanıyor ve atardamarlara basınç yapıyor. Oysa ‘Pollyannacılık’ oynayıp, empati kurarsanız, üzerinizdeki psikolojik stresten de arınmış oluyorsunuz. Kin tutmak, sağlığınıza çok zarar veriyor. Affedici olmakla, üzerinizdeki yüklerden kurtulabilirsiniz. Ayrıntılar sayfa 52’de…
Kötülüğü çağrıştıran negatif duyguların hepsini bir kenara bırakıp Pollyanna’yı hatırlayın. İyi niyetli yaklaşımınız sadece sizi değil, tüm dünyayı değiştirecek. Unutmayın! Ne de olsa; dünyayı iyilik kurtaracak!
Formsante Ocak 2011 Sayısı…