Kimi doğal yöntemlerle zayıflamış, kimi ünlü diyetleri tercih etmiş… Kimi yürüyüş ve bitkisel çayın yararlı olduğunu düşünmüş, kimiyse bir merkez denetiminde zayıflamanın keyfini sürmüş… Yöntem ne olursa olsun sonuçta verilen kilolarla yüzler gülüyor. Peki ama en doğru zayıflama modeli hangisi? Zayıflayanlar anlattı, uzmanlar tartıştı…
DİYETİSYEN EŞLİĞİNDE (10 KİLO) ESRA YALAZAN (37 yaşında)Formsante Dergisi Yayın Direktörü Kilom, boyumla orantılı olarak hep 57-58 civarında seyrediyordu. Radikal bir zayıflamaya ihtiyaç duymadığım için diyet adına çok ciddi bir şey yapmamış, kendi vücudumla da öyle bir ilişki kurmamıştım. Ancak, kilo almaya başlayınca, sağlıklı ve bilinçli zayıflamak amacıyla diyetisyene başvurdum. Diyet uygulamaya karar verdiğimde 64 kiloya yükselmiştim. Yaklaşık 3 ay süren diyetin sonunda 10 kilo vermeyi başardım. Tabi ardından, 2 ay süren koruma programı başladı… ZAYIFLAMA MERKEZİNDE (41 KİLO) ŞİRİN ERDEM (46 yaşında) – Kimyager Kendi kendime uyguladığım yöntemlerle ciddi kilolar versem de, normal hayatıma döndüğümde eski kiloma yeniden ulaşıyordum. Kalıcı bir zayıflamanın ancak yaşam şeklini alabilecek dengeli bir beslenmeyle mümkün olabileceğine karar vererek Dr. Muzaffer Kuşhan'ın merkezine başvurdum. 116 kiloydum. Merkezde ve evimde uyguladığım "Ayırma" diyetiyle, 1.5 yıl içinde 41 kilo vererek 75 kiloya düştüm. Hedefim, 10 kilo daha vermek. Kilolarımı aynı yöntemle daha hızlı verebilirdim. Ancak evde uyguladığım diyette, miktar kısıtlamasına gitmeden yavaş yavaş kilo vermeyi tercih ettim. Bir daha kilo almamak için bu beslenme tarzını yaşam biçimi haline getirdim. Bu diyet sayesinde yüksek kolesterol ve kan basıncı değerlerim normal seviyelere gelirken, mide rahatsızlığım ve hazımsızlık problemim de ortadan kalktı… ATKINS DİYETİ VE DİYETİSYENLE (21 KİLO) İdİl Şanal (26 yaşında) – Aşçı Kendimi bildim bileli diyet uyguladım. Çünkü, daha ilkokul beşinci sınıfta kilo almaya başlamıştım. Kilom, her yıl katlanarak artmaya devam ediyordu. Buna "dur" diyebilmek için henüz ortaokuldayken diyetle tanıştım. Tabii lise ve üniversite hayatım da yine sıkıcı diyetler uygulayarak geçti. Hiçbir zaman canımın çektiği besinleri tüketemiyor, istediğim kadar yiyemiyordum. Bu süreç içinde Atkins de dahil olmak üzere tüm diyet yöntemlerini denedim. Uyguladığım diyetlerle 14-17 kilo vermeyi de başardım. Ancak, diyetlerin hiçbiri kalıcı olmadığı için sorunum zamanla obeziteye dönüştü. Atkins diyeti, protein ve yağlı besinlerin serbest tüketilerek, karbonhidrat içeren besinlerin diyetten çıkarılması esasına dayanıyor. Yani, bu diyeti uygularken şeker, un ve margarinden uzak durmuştum. Tabii bunu bilinçli olarak yapmamıştım. |
