Siz de, koltukaltı, el ya da ayaklarınızda oluşan aşırı terlemeden yakınıyorsanız… Üstelik bir de terleme sonucu ortaya çıkan kötü kokular nedeniyle, sosyal ve iş hayatınız adeta bir kabusa dönüştüyse, üzülmeyin. Günümüzün modern yöntemleri artık aşırı terlemeyi kökünden kurutuyor. Hangi yöntemin nasıl ve kime uygulandığını araştırdık.
Sıcaklarla aranız nasıl? En önemlisi de, bu mevsimin en büyük sorunlarından biri olan terlemeyle. Yoksa siz de, deyim yerindeyse “durduk yerde” aşırı terlediğinizden mi yakınıyorsunuz? Bu sorununuz karşısında sık sık duş alıyor, kozmetik ürünlerinden medet umuyorsunuz ama nafile. Ne yaparsanız yapın, aşırı terlemenin önüne geçemiyorsunuz. Sorununuz sadece terlemek olsa yine iyi. Bu sıkıntınıza bir de, koltuk altı ve ayaklarınızda oluşan kötü kokular da ekleniyor doğal olarak. Dans etmek ve fitness salonunda spor yapmak sizin için artık bir kabus dönüşüyor. Aslında aşırı terlemeyi dert etmeniz gerekmiyor.
Çünkü, günümüzün modern bilim dünyası, bu sorununuzda da yanıbaşınızda. Üstelik, çok basit ve canınızı yakmayan yöntemlerle! Hangi yöntem, nasıl bir çözüm sunuyor? Hangisi, geçici hangisi kalıcı çözüm sağlıyor? Acıbadem Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Aslı Nar ile Estetik ve Plastik Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Dr. Nuri Battal aşırı terlemenin nedenlerini ve teknolojik çözümlerini anlatıyor.
Koltuk altları, eller, ayaklar…
Yaz mevsiminde ortaya çıkan en büyük sorunlardan biri hiç kuşkusuz ki terleme…Havanın sıcaklığına, yaptığımız fiziksel aktiviteye ve ruhsal durumumuza bağlı olarak hepimiz terliyoruz. Aslında terleme tüm sağlıklı insanlarda olması gereken vücudun su, tuz ve ısı dengesini sağlayan fizyolojik bir olay. Yüzde 65’i su olan vücudumuz için terleme, metabolizmamızın sağlıklı çalıştığının ifadesi. Normalde bir insan günde 500 cc civarında sıvı kaybediyor. Vücudun bu sıvıdan daha fazla sıvı kaybetmesi ise “aşırı” terleme olarak nitelendiriliyor. Terden en çok etkilenen bölgeler ise ter bezlerinin yoğun olduğu eller, koltuk altları ve ayaklar. Özellikle sıcak havalarda bu miktar daha da artsa da, genellikle bizi rahatsız edecek düzeylere ulaşmıyor. Ancak bazı kişiler var ki, onlar hiçbir aktivitede bulunmasalar bile terden adeta sırılsıklam oluyorlar. Peki, bu kişilerin aşırı terlemesine hangi faktörler
Hastalık belirtisi olabiliyor!
Hamilelik, ergenlik ve menopoz döneminde aşırı terleme olması normal karşılanıyor. Terin salgılanması, insanlarda sinir sisteminde “sempatetik” denilen bölümün çalışmasıyla ilgili. Toplumun yüzde 1’inde, özellikle stresli durumlarda bu sistem aşırı düzeyde çalışıyor. Doğuştan olan ve özellikle stresin etkisi altında kaldığımızda aşırı çalışan bu sistemin nedeni tam olarak bilinmiyor. Aşırı terleme, aynı zamanda önemli sağlık sorunlarının kaynağı da olabiliyor. Öyle ki, diyabet, böbreküstü bezi ve tiroid hastalıkları, vücutta oluşan enfeksiyon kendini terleme ile gösterebiliyor. Dolayısıyla, aşırı terlemeden şikâyetçi olan kişilere bazı testler yapılarak, bu sorunun bir hastalık belirtisi olup olmadığının tespit edilmesi gerekiyor.
Yaşam kalitesini düşürüyor
Vücut ısısının kontrolünü sağlayan terleme, pek çok kişinin hem özel hem de sosyal yaşamını olumsuz yönde etkileyen önemli bir sorun haline gelebiliyor. Çünkü, aşırı terleme bakteri üremesini kolaylaştırdığı için kötü kokuya da yol açıyor. Deodorant ve parfüm kullanımı bu kokunun oluşmasını bir derece azaltsa da maalesef tamamen ortadan kaldırmıyor. Ruhsal ve fiziksel sorunlara yol açan, sosyal yaşamı zorlaştıran aşırı terleme ellerde, koltuk altında, ayak altlarında, yüzde ve gövdede oluşabiliyor. Aşırı terleme ellerde oluştuğunda hem el ile yapılan işlerde güçlük çekiliyor, hem de sosyal yaşamda sorunlar yaşanıyor. Aşırı terleme ayaklarda oluştuğunda ise, ayak kokusuna neden olarak özellikle çorap ve kapalı ayakkabıların giyildiği soğuk havalarda kişiyi oldukça güç durumda bırakabiliyor. Terleme stresli durumlarda gelişiyorsa ve kişi terlemeden rahatsız oluyorsa kısır bir döngü içine giriliyor. Kişi terleyeceğini bilerek daha endişeli hale geliyor, endişe de daha fazla terlemeye neden oluyor. Bu kısır döngü de böyle sürüp gidiyor. Dolayısıyla yaşam kalitesinin yükseltilmesi ve aşırı terlemenin bir hastalık belirtisi olup olmadığının tespit edilmesi için mutlaka bir doktora başvurmak gerekiyor.
Nedene göre tedavi uygulanıyor?
Günümüzün modern tedavi yöntemleriyle aşırı terleme rahatlıkla kontrol altına alınabiliyor. Tedaviye başlanmadan önce, aşırı terlemeye yol açan neden tespit ediliyor. Terleme sorunu olan kişinin kilosu inceleniyor, kullandığı ilaçlar gözden geçiriliyor, menopozda olup olmadığı araştırılıyor. Dikkat edilen bir başka nokta da, sorunun tiroit bezinden ya da böbrek üstü bezlerinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı. Eğer bu tür sorunlar saptanmazsa, sempatetik sinir sisteminin doğuştan aşırı çalıştığına karar veriliyor. Tedavide ilk olarak genel tedavi yaklaşımları uygulanıyor. Kişiye terletmeyen kıyafetler giymesi, talk pudrası veya klorid içeren solüsyonlar kullanması gerektiği belirtiliyor. Bazı kişilerde sempatetik sinir sisteminin çalışmasını azaltmak ve böylece de aşırı terlemeyi önlemek için ilaç tedavisi uygulanıyor. Psikoterapi de, strese bağlı terlemenin kontrol edilmesinde kullanılan bir yöntemi oluşturuyor. Bu tedavilerle sonuç alınamazsa, aşağıda yer alan yöntemler uygulanıyor.
AŞIRI TERLEMEYE SON!
Bu işlemler sonrasında aşırı terleme geçici ya da kalıcı olarak ortadan kalkıyor ve önemli bir sorun olmaktan çıkıyor.
1 – İYONTOFOREZ: Küçük su banyosu içinde, yarım saat boyunca, hafif elektrik akımı veriliyor. İnternational Hospital’den Dermatoloji Uzmanı Dr. Buket Pençe bu yöntemi şöyle anlatıyor: “Metal plakanın üzerine ıslak sünger konuluyor. Kol altı, el ayası, ayak tabanı gibi terleme olan bölgeye yerleştiriliyor. Islak sünger, iyontoforezi sağlıyor. Yani, suyun içindeki iyonlar ayrışıyor ve ter bezlerinin çalışmasını bloke ediyor. Hiçbir yan etkisi olmadığı için hamileler de dahil olmak üzere herkes rahatlıkla yararlanabiliyor. İşlem sırasında ağrı ya da sancı hissedilmiyor. Bu cihaz evde de rahatlıkla uygulanabiliyor. Hafif ve orta derecede terlemesi olan kişilerde oldukça başarılı sonuçlar elde ediliyor.”
Kimlere uygulanıyor? El, ayak ve koltuk altı bölgelerine uygulanıyor.
Ne kadar sürüyor? Alman Hastanesi’nden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Elif Gürkan, bu yöntemin 3 günde bir, yarım saatlik seanslar halinde, süreleri azaltılarak birkaç ay uygulandığını belirtiyor.
2 – BOTOX: Özellikle koltuk altı terlemesinde kullanılıyor. Aslında doğal bir zehir olan ve sulandırılarak kullanılan “botulinum toksini”ter bezlerini çalıştıran sinirleri felç ederek aşırı terlemeyi durduruyor. Muayenehane şartlarında gerçekleştirilen botox uygulaması yaklaşık 30 dakika sürüyor. Lokal anestezik krem uygulanıdıktan sonra her bir koltuk altına seri enjeksiyonlarla botoks enjekte ediliyor. Santimetrekareye bir enjeksiyon uygulanıyor. Tedavinin etkisi birkaç saat sonra veya gün içinde ortaya çıkıyor. Ancak botox ağrıya yol çabiliyor. Ender de görülse bazı kalıcı sinir felçleri oluşabiliyor. Sadece ter bezlerini uyaran sinirler değil, sıcağı algılayan duyu sinirlerinin felç olması da söz konusu.
Kimlere uygulanıyor? El, ayak ve koltuk altı bölgelerine uygulanıyor.
Ne kadar sürüyor? İlk ve ikinci seansın 2 ya da üç haftada tekrarlanması gerekiyor. Ardından 6 ay gibi aralıklarla tekrar ediliyor.
3 – CERRAHİ TEDAVİ: Ellerdeki ve koltuk altındaki aşırı terleme için öneriliyor. Bu yöntemde koltuk altından bir delik açılıp, akciğer bölgesindeki yüz ve ellere giden sinirlerin başlangıç bölgesi kesiliyor. Cerrahi tedavide ellerde yüzde 99 oranında başarı elde ediliyor. Ayaklardaki terleme içinse bel bölgesindeki sinirler kesiliyor. Koltuk altı terlemelerinde koltuk altı ter bezlerinin alınmasıyla başarılı sonuçlar elde edilebiliyor.
Kimlere uygulanıyor? El ve koltuk altındaki bölgelere uygulanıyor.
Ne kadar sürüyor? Kalıcı çözüm sağlıyor.
4 – LAZER: Koltuk altı aşırı terlemelerinde, koltuk altı ter bezlerinin alınmasıyla başarılı sonuçlar elde edilebiliyor. Lokal anestezi altında, C02 lazer yardımıyla basitçe yapılabilen bu uygulamada, koltuk altından yapılan küçük kesilerle sadece aşırı terlemeye neden olan bezler çıkarıldığı için cilt sağlam kalıyor. Dolayısıyla işlem sonrasında vücutta genellikle iz kalmıyor. Uygulama süresi 20 – 40 dakika arasında değişiyor. Aşırı terleme ve kötü koltuk altı kokusu probleminin kalıcı olarak düzeltilebildiği bu tedavide, işlem sırasında cilt çıkarılmadığı için kişi 2- 5 gün içinde normal hayatına dönebiliyor. İşlem yapılır yapılmaz aşırı terleme duruyor ve kişi normal miktarda terlemeye başlıyor. Basit bir cerrahi işlem olduğu için hastanede yatmayı gerektirmiyor. Hamileler dışında, ergenlik çağından itibaren herkese rahatlıkla uygulanabiliyor. Sadece koltuk altı ter bezlerinde uygulanıyor.
Kimlere uygulanıyor? Koltuk atına uygulanıyor
Ne kadar sürüyor? Kalıcı çözüm sağlıyor.
TERLİYORSANIZ…
. Her gün, en az iki litre su için. Anti bakteriyel özellikli sabunla banyo yapın.
. Ter kokusunu önlemek için, deodorantı yıkandıktan sonra, temiz cildin üzerine sıkın.
Ancak terliyseniz deodorant kullanmayın. Çünkü deodorant terle birleştiğinde daha kötü bir koku oluşmasına yol açıyor.
. Koltuk altı tüylerini, uzamadan, düzenli olarak temizleyin.
. Aşırı terden dolayı nemlenen ayakkabılarınızı kuruyuncaya kadar tekrar giymeyin.
. Pamuk ya da keten kumaştan yapılmış kıyafetleri tercih edin.
. Terleten iç çamaşırları kullanmayın.
. Sabah ve akşam ayaklarınızı yıkayın. Sentetik ayakkabı ve çorap giymeyin.