Diğer
    Ana SayfaKoronavirüsBir daha normalleşecek miyiz? Normal dünyaya ne kadar hazırız?

    Bir daha normalleşecek miyiz? Normal dünyaya ne kadar hazırız?

    -

    “Ha gayret az kaldı. Biraz daha sabredersek bitecek, her şey yoluna girecek.” Birbirimize söylediğimiz motivasyon cümleleri bunlar. Hiçbirimizin tam olarak öngöremediği pandemi sürecinden önce bir sağlam çıkalım, sonrasını düşünürüz.

    Yazı: Irmak Yaşar

    Önce yeni normal oldu, şimdi ne olacağı belli değil. Tam bir seneyi geride bırakıyoruz. Pandeminin yıldönümünde bizim hayatımızda ne dönümler oldu bir gözden geçirelim. Hayata bakış açımızı yeniden bir değerlendirelim diye, Evimdeki Psikolog girişiminin kurucusu ve yöneticisi Psikolog Aynur İlhan’a sorular sorduk. Aldığımız yanıtlar bize yeni pencereler açabilir. Her ne yaşamış olursak olalım, şu anın, bundan sonrasını daha iyi hale getirmek için bir fırsat olduğunu düşünmek işimize yarayacak. Psk. İlhan’ın dediği gibi; hayatın kendisi eksik, aksak ve problemlidir çoğu zaman. Normallerin ötesinde, kendi normalimizi bulacağımız günlerimiz olsun diyelim ve yazımızı okumaya başlayalım.

    NORMALLİK NEDİR? NORMAL DİYE BİR ŞEY KALDI MI?

    Normal kelimesi “norm”dan geliyor. Toplumu etkisi altına alan, yazılı olmayan kurallar ya da inançlara da norm deniliyor. Alıştığımız, kabul gördüğümüz her şey artık bizim normalimiz haline gelmiş demek. Normallik, toplumsal inançlardan çok, artık bireysel inançlarımız ışığında bizi etkileyen, kurallarımız haline gelen bir kavram.

    NORMALLEŞECEK MİYİZ DİYE SORMAK NORMAL Mİ?

    Bir yıldır yaşadığımız süreci göz önüne aldığımızda bu soruyu çok sık soruyorsanız, koşullara ayak uydurmakta direnç gösteren ya da hayatınızdaki güzellikleri yaşamak için sürekli normalleşmeyi bekleyen biri olabilirsiniz. Çünkü pandemi, deprem, sel, savaş gibi hayat boyu karşımıza çıkan zorluklardan sadece biri. Pandemi bittikten sonra toplumsal olmasa bile bireysel felaketlerimiz ve onlarla mücade sürecimiz hep devam edecek. Çünkü hayatın kendisi eksik, aksak ve problemlidir çoğu zaman.

    - Advertisement -

    Pandemi sürecinden sonra her şeyin eskisi gibi olmasını beklemek normal mi?

    Hayatımız boyunca hiçbir şey eskisi gibi olamaz. Eskisinden daha iyi ya da daha kötü olabilir ama her halükarda eskisinden farklı olacak. Her şeyin eskisi gibi olmasını beklemek şimdiki anı yaşamaktan bizi alıkoyabilir. Pandeminin götürdükleri kadar getirdikleri de var. Onlardan biri de sağlığın, evden çıkabilmenin, rüzgarı ve denizi hissedebilmenin bir nimet olduğu. Bu farkındalıkla hayata devam etmek, hayatı çok daha keyifli yaşamamızı sağlayabiliyor. Bu yüzden eskiyi istemek yerine yeni gelene kucak açmak ve olumlu taraflarına odaklanmak en sağlıklısı…

    NORMAL DÜNYAYA NE KADAR HAZIRIZ? BİR DAHA NORMALLEŞECEK MİYİZ?

    Mental olarak herhangi bir olumlu ya da olumsuz koşula alışmanız için ona 21 gün kadar maruz kalmanız yeterli oluyor. Uzun süre kötü bir kokuya maruz kaldığınızda bile bir süre sonra bu koku artık sizi eskisi kadar rahatsız etmez ve duyarsızlaşırsınız. Dolayısıyla aslında her şeye her zaman hazırız ama hazır olduğumuzun farkında değiliz.

    Pandemi sürecinden sonra, hayatımıza düzgün bir ruh haliyle devam etmek için neleri kabul etmeliyiz?

    Bir ev yıkıldığında, o evdeki herkes bundan zarar görür. COVID-19 dünyanın öbür ucunda ortaya çıktı ama tüm dünyayı etkiledi. Özellikle yakınlarını kaybedenlerin vedalaşma fırsatı bile bulamamaları çok travmatik bir deneyim. Bu durumdaki bireylerin, sebep pandemi olsa bile kayıpların hayatın bir parçası olduğunu kabul etmelerinin çok önemli olduğunu düşünüyorum.

    Bu dönemin herkesin üzerinde iyi ya da kötü, farklı etkileri oldu. Bunları kabul etmek ve hayatımızı daha kolay hale getirebilmek için neler yapabiliriz?

    Bu dönemde travmatik bir kayıp yaşadıysanız, güçlü kalmak için kendinizi zorlamak yerine yasınızı yaşamak, yas süreciniz bittiğinde hayata kaldığınız yerden devam etmenizi kolaylaştırır. En önemli gerçek, her şeye rağmen hayatın devam ettiği. Pandemi koşullarında da günlük rutinlerinize bağlı kalmak mental sağlığınızı korumanız için birinci kural! Öğrenmek, üretmek, sevdiklerimizle iletişim ve fiziksel yakınlık kurmak ruhunuzun en temel ihtiyaçlarından biridir, bunları da ihmal etmeyiniz.

    Yeni normal dediğimiz şey de normalimiz olmadı mı?

    Yeni normal dediğimiz şey normalimiz olmak üzere sanırım. Herkesin evinde artık çalışma odası var nerdeyse. Tüm aileler çocuklarıyla evde yapılabilecek etkinlikleri öğrenme çabasında. Ve neredeyse çoğumuz doğaya olan açlığımızı gidermek için bahçeli evlerde yaşamak için planlar yapıyoruz. Tüm bunlar, pandemi koşullarının hayat tarzımızı nasıl etkilediğini ve kabul ettiğimizi gösteriyor. Uyum sağlamaya çalışıyor ve çaba gösteriyoruz. Çaba göstermek direnmekten çok daha iyi gelir!

    Yarın her şey eskiden olduğu gibi olacak deseler biz eskisi gibi miyiz?

    Hayır, artık eskisi gibi değiliz. Yaşanan süreç isteklerimizi, hayallerimizi değiştirdi. Çoğumuz nasıl yaşamak istediğimizi sorguladık. Pandemi tamamen sona erdiğinde, etrafınızda radikal kararlar alarak yaşam şeklini, işini, ilişkilerini, ülkesini bile değiştirmiş insanları görebilirsiniz. Pandemi önceliklerimizi değiştirdi ve çoğumuz için hayatı sorguladığımız bir uyanış oldu.

    normalleşecek miyiz?

    BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTEN ÇOK DAHA GÜÇLÜ ÇIKABİLMEK İÇİN NELERİ ÖNEMSEMELİYİZ? MOTİVASYONUMUZU YÜKSELTMEK İÇİN NELER YAPMALIYIZ?

    Pandeminin bize öğrettiği en güzel şey, hayatta kontrol edemediğimiz bir çok şeyin olduğu. Pandemiyle birlikte, toplumsal olarak alt kodlarımızdan gelen her şeyi kontrol etme arzusu, geleceği bilme isteği, bilinmezliğe ve belirsizliğe olan tahammülsüzlüğümüz törpülendi. Artık şimdiye odaklanmak, sürekli geleceği düşünmekten vazgeçmek, hayalleriniz için kısa, orta ve uzun vadede planlar yapmaya devam etmek, planlarınızı ertelemeden harekete geçmek ve hayatın verdiği her şeyi olduğu gibi kucaklamak motivasyonunuzu ve enerjinizi yükseltecek! Tüm bunları yapmanıza rağmen hala mental olarak iyi hissetmiyorsanız, yardıma ihtiyacınızı kabul etmek ve psikolojik destek almak için adım atmak çok önemli!

    İLGİLİ İÇERİKLER



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz


    Tam bir sebze canavarıyım

    ‘Binbir Gece’ dizisindeki rolüyle her hafta evlerimize konuk olan, sevilen oyuncu Ceyda Düvenci “bakımlı, kendini her haliyle seven ve güvenen, sağlığına dikkat eden kadınlar...

    Diyette başarısızlık yoktur, vazgeçmek vardır

    Yeni kitabı ‘Afiyetle Diyet’’in raflardaki yerini aldığı bugünlerde Uzman Diyetisyen Dilara Koçak ile bir söyleşi yaptık ve ondan stil sırlarını öğrendik...Yeni kitabınızdan biraz bahseder...

    Tek yaptığım spor oğlumla yürümek

    G.O.R.A'nın çekimleri için ne diyeceksiniz?Çekileli uzun zaman oldu! İnsan bir şey çektiği zaman hemen seyretmek istiyor ama bu filmin başına hakikaten gelmedik şey kalmadı....