Diğer
    Ana SayfaGüzellikÇatır çatır çatlamayın

    Çatır çatır çatlamayın

    -

    Çatlak sorunu olmayan kadın varsa el kaldırsın çünkü saymak oldukça kısa sürecek. Bazen alınan kilolardan bazen genetik yapıdan bazen hamilelikten bazen de sadece ergenlikten vücudumuzda hiç hoşumuza gitmeyen uzun çizgiler oluşur. Bu çizgiler hem vücudumuzu hem de bizi sinirden çatlatır.

    Kadınların en büyük görsel sorunlarından biri olan selülite bir şekilde çare bulunuyor fakat çatlak denilince durulması gerektiğini işin uzmanları bile söylüyor. Eğer siz de benim gibi çatlaktan yana yüzü gülmeyenlerdenseniz yine benim gibi her yeni çıkan yöntemi ya da kremi deniyorsunuz demektir. Son olarak ilgimi çeken yöntem ise Biodermogenesi. Bu yöntemi denememin nedeni ise ilk defa çatlaklara kesin çözüm getirebileceğinin söylenmesi oldu. Yöntemi denemeden önce Prof. Dr. Bülent Taştandan bilgi aldık. Siz de merak ediyorsanız işte bu yeni yöntemin ayrıntıları…

     

    Çatlaklar neden oluşuyor?

    - Advertisement -

    Çatlaklar vücutta devamlı olarak gerilme görülen belli alanlarda karşımıza çıkıyor. Bu bölgeler arasında karın, kadınlarda göğüs bölgesi, uyluk, kalça, diz çevresi, bacak, kollar ve vücut geliştiricilerde omuzlar yer alıyor. Hamileler, kilolu kişiler, sporcular, belli ilaçları kullananlar ve bazı hastalıklarda çatlaklar daha sık görülebiliyor. Ayrıca hormonal değişiklikler, cildin genişleme kapasitesinin üzerine çıkacak şekilde gerilmesi ve kontrolsüz egzersiz çatlak oluşumunu kolaylaştırıyor. Ancak genetik yatkınlık en önemli etkenler arasında yer alıyor.

     

    Çatlakları engellemenin bir yolu var mı?

    Çatlakları engelleyebilmek için kilonuzu kontrol altında tutmalı ve hızlı kilo alıp vermemelisiniz. Ciltte gerilmenin olabileceği yerleri kremlerle yumuşak tutabilirsiniz. Ancak genetik yatkınlık ön planda ise çatlak oluşumunu engellemek çok zor olabiliyor.

     

    Dışarıdan çatlaklara müdahale etmek mümkün mü? Çatlak kremleri, masaj gibi yöntemler çatlakların giderilmesinde ne kadar etkili oluyor?

    Çatlak kremlerinin veya dışarıdan masajla uygulanan çeşitli ürünlerin bilimsel olarak kanıtlanmış bir etkinliğinin olduğunu söyleyebilecek yeterli sayıda çalışma yok. Ancak pratikte düşünülen ve görülen, bunların ciltte sağladığı yumuşama ile cildin gerilme kapasitesinin artırılması sonucu yeni çatlakların daha hafif düzeyde oluştuğu veya oluşumunu engellediği ve oluşanların da görünümünde az da olsa bir düzelme sağladığı. Çatlaklar üzerinde etkili olabilecek yöntemler arasında ayrıca lazer uygulamaları, radyofrekans, dermabrazyon, kimyasal peeling, karboksiterapi, cerrahi, mezoterapi, mikropigmentasyon, retinoid grubu ve diğer bazı ürünleri içeren kremler yer alıyor.

     

    Biodermogenesi uygulamasını diğer yöntemlerden ayıran özellikler neler?

    Bu yöntemi diğer tedavilerden ayıran en önemli özellik dokulara hasar vererek değil, aksine dokuların biyolojik olarak tekrar canlanmasını sağlayarak kendi kendini yenilemesini sağlaması. Derideki anormal olan metabolik faaliyetleri normalleştirip, destek dokusu ve üst deride hücresel faaliyetleri artırarak normalleşmeyi tetikliyor. Yöntemin yara oluşturmadan normalleşmeyi tetiklemesi ile deri destek dokusunda normalde diğer tedaviler ile elde edilemeyen doğal kolajen (yara iyileşme kolajeni normal kolajen dokudan farklı) ve elastik doku artışı sağlanıyor. Bu da üst deride renk üreten hücrelerin normal renk üretme yeteneğini yeniden kazanması sayesinde derinin renklenmesini sağlayabiliyor. 

     

     

    Bu yöntem kimlere uygulanıyor? Kimlere uygulanmıyor?

    Sağlıklı olan herkese ve her yaşa uygulanabiliyor. Hormonal hastalığı olanlar, kalp pili taşıyanlar, metal protezi olanlar, kanser veya epilepsi hastaları ile hamileler ve süt verme dönemindeki annelere uygulanmıyor. Ayrıca uygulama yerinde deri hastalığı olanlara da yapılamıyor.

     

     

    Ne kadar süre içinde sonuç veriyor?

    Tedavi bittiğinde iyileşme net olarak görülebiliyor ama cilt altında doku yapılanması altı ay boyunca devam ediyor.

     

    Yöntemi ne kadar sıklıkla uygulamak gerekiyor?

    Haftada en az iki seans, maksimum üç seans uygulanıyor. Toplamda 15-20 seans sürüyor. Tekrar uygulamak için altı ay beklemek gerekiyor.

     

    Doğum sonrası bu yöntemin uygulanması için beklemek gerekiyor mu?

    Doğum sonrası süt verme döneminin bitmesi beklenmeli. Süt verilmeyecekse doğumdan altı ay sonra uygulama yapılabiliyor.

     

    Denedik!

    Çok merak ettiğimiz bu yöntemi denemek için işe koyulduk. Uygulama odasında sizi bir estetisyen karşılıyor ve önce ilk seans olduğu için kendi telefonunuzla çatlakların olduğu bölgenin fotoğrafları çekiliyor. Böylece uygulama sonrasında farkı görebilmeniz sağlanıyor. Sonra uygulama yapılacak bölgeye peeling sürülüyor ve o bölgedeki ölü derilere masaj yapılarak temizleniyor. Her seansta bu işlem tekrarlanıyor. İşlem iki-dört dakika sürüyor. Bu uygulamadan sonra cilt renginiz çok hafif açılıyor. Peeling uygulaması yöntemin yapılmasını sağlayan aletin başlığı ile yapılıyor. Daha sonra içeriğinde cildi besleyen maddelerin olduğu bir krem cildinize sürülüyor ve birkaç dakika başka bir başlıkla cildinize uygulanıyor. Bu aşama cilt düzleşip parlaklık kazanıncaya kadar devam ediyor. İşlem üç-beş dakika sürüyor. Bu uygulama hücrelerin harekete geçmesi için yapılıyor. Sonrasında ise esas aşamaya geliniyor ve özel başlıkla çatlak bölgesindeki çatlaklar iyice yüzeye çıkacak şekilde kızarana kadar derinin üzerinden geçiliyor. Hücreler ve fibroblastlar içine Na+ ve K+ pompalanıyor. Bu sayede yoğun bir şekilde yeni kolajen ve elastin fiberleri üretiliyor. Sakın yanlış anlaşılmasın acı hissetmiyorsunuz. Bu arada ikinci ve üçüncü aşamada akım için elinizde küçük birer demir çubuk tutuyorsunuz. Son aşamada ise cildin PHının dengelenmesi için bir başka serum sürülüyor ve işlem bitiyor. Benim işlemim yaklaşık yarım saat kadar sürdü. İlk başta kızarma olsa da 10 dakika içinde kızarıklıklar yok oldu. Kısacası oldukça kolay ve acısız bir yöntem. Fakat etkisinin görülmesi için en az 15 seans gitmek gerekiyor. Bu arada bölgenin alanı büyüdükçe iyileşme uzun sürdüğü için küçük bölgeler üzerinde çalışmanın daha etkili olduğu söyleniyor.

     

    Nilgün Yıldız

    Formsanté Dergisi Ekim 2013 sayısı



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz