Ruh halinizin de cildinizin durumunu etkilediğini biliyor musunuz? Siz üzüldüğünüzde solan cildiniz, sevindiğinizde de parıldamaya başlıyor. Bu nedenle cildinizin verdiği tepkileri hafife almamalısınız.
● Hasta olduysanız
Kış dönemi özellikle nezle, grip gibi hastalıkların oldukça fazla görüldüğü bir dönem. Hasta olduğunuzda ise sadece yorgun düşmüyorsunuz aynı zamanda cildiniz de değişmeye başlıyor. Çünkü vücudunuz hastalıkla baş etmek için ihtiyacınız olan tüm vitamin ve mineralleri fazlasıyla harcıyor. Örneğin C vitamini cildin elastikiyetini sağlıyor fakat hastalık döneminde vücut daha çok bağışıklık sistemini korumaya geçtiği için C vitamininin cildiniz üzerindeki etkileri azalıyor. Bununla beraber ilaç tedavisi de cilt üzerinde etkili oluyor. Alınan ilaçlar cildin nemini kaybetmesine yol açabiliyor. Böylece cilt solmaya, bazen akne eğilimi göstermeye başlıyor. Ayrıca soğuk algınlığı burun akmasına neden olduğu için burnunuzun etrafı kızarıp, tahriş olabiliyor.
Ne yapmak gerekiyor?
Cildinizdeki pullanmaya karşı yumuşak bir kese yaparsanız, sağlıklı deriyi yüzeye çıkarmaya yardımcı olursunuz. Soğuk algınlığı yüzünden burnunuzun etrafı ya da yanaklarınız kızardıysa alerjik olmayan bir pudra ile yüzünüze renk verebilir ve kırmızılıktan kurtulabilirsiniz. İçeriğinde yeşil çay, lavanta ve papatya bulunan ürünler cildinizin rahatlamasına yardımcı oluyor. Ayrıca cildinizi içten beslediğiniz gibi A, C, E ve B5 vitamini içeren ürünlerle dıştan da besleyebilirsiniz.
● Kilo verdiyseniz
Kilo mu verdiniz? Eğer yavaş ve sağlıklı şekilde kilo verdiyseniz cildiniz bu durumdan etkilenmez. Fakat hızlı kilo kaybettiyseniz üzgünüz çünkü cildiniz yeni vücudunuza alışamayabiliyor. Düşük yağlı ya da yağsız beslenme şekli cildin ihtiyacı olan bazı yağların alınmasını engelliyor. Bu durumda cilt kurumaya ve matlaşmaya başlıyor. Özellikle ayak tabanları, dirsekler kuruyor ve sertleşiyor. Uzun süreli detoks diyetleri ya da tek besinli diyetler yapıldığında ciltte aynı sorunlar gözleniyor.
Ne yapmak gerekiyor?
Eğer kilo almadan cildinizin eski parlak günlerine dönmesini istiyorsanız, sabahları bir kase müslinin içine bir yemek kaşığı avokado ekleyebilirsiniz. Aynı zamanda haftada üç ya da dört defa balık tüketmek de cildinizin parlamasına yardımcı oluyor. Omega 3 ve Omega 6 yağları sayesinde cilt zarı güçleniyor, cildin daha genç görünmesini sağlanıyor ve kırışıklıklar azalıyor. Bu nedenle beslenmenizde Omega 3 içeren yağlı balıklar ve deniz ürünleri (özellikle uskumru, sardalya, hamsi ve somon), ceviz, badem, soya filizi, kuru fasulye, soya fasulyesi, nohut, mısır, mısır unu, keten tohumu yağı, tatlı patates, marul, lahana, brokoli ve yeşil yapraklı sebzelere bol bol yer vermelisiniz. Omega 6 ise ayçiçeği, mısır, soya ile tahıl ürünlerinde bulunuyor.