Yaza bir adım kaldı, diyetler tam gaz devam ediyor. Hızlı ve sağlıksız kilo vererek dönüşü olmayan kayıplar yaşamamak için doğru beslenmenin kurallarını bir kez daha hatırlayalım dedik.
Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Murat Baş, beslenmenin bir denge işi olduğunu ve herkesin beslenme dengesinin de farklılık gösterdiğini belirtiyor. Prof Dr. Baş şöyle devam ediyor: “Günlük olarak gıdalarla aldığınız enerjiye karşılık, eğer harcadığınız enerji aynı ise işler yolundadır. Ancak denge, alınan enerji yönüne doğru değişirse vücudumuz sinyal vermeye başlar. Bu sinyallerin en iyi göstergesi de giydiğimiz kıyafetler ve tartı olacaktır şüphesiz.”
“Benim beslenme dengem, sizin beslenme dengenizden farklıdır” diyen Prof. Dr. Baş, devam ediyor: “Sağlıklı beslenme, sevdiğiniz yiyecekleri kalorileri yüksek olduğu için hiç tüketmemek ya da aşırı zayıf olmak için kısıtlı yiyecek tüketmek değildir. Ne ekmek yememek ne de kilolarca brokoli yemek sizi sağlıklı yapar. Tam tersine sağlıklı beslenme, kendinizi iyi hissetmek, daha enerjik olmak ve olabildiğince sağlıklı kalmak için ihtiyacınız olan besinleri almak demektir.”
Sağlıklı ve kaliteli yaşamın temeli yeterli ve dengeli beslenme kurallarının yaşam biçimi haline getirilmesi ile mümkün. Ömür boyu yaşam kalitenizi korumak için Prof. Dr. Murat Baş şu önerilerde bulunuyor:
Çok değil yeterli enerji alın:
Kalori alımınız ve kalori harcamanızı dengede tutun. Böylece vücudunuzun harcadığından daha fazla besin tüketmemiş olursunuz.
Her besin grubundan tüketerek, çeşitlilik sağlayın:
Beslenme çeşitliliktir. Ne tek başına sebze-meyve yemek ne de hiç ekmek yememek sağlıklı bir seçim değildir. Her ana öğünde, her besin grubundan tüketmeye çalışarak denge sağlayın.
Porsiyon ölçülerinizi ayarlayın:
Özellikle yüksek kalorili besinlerde porsiyon ölçülerinize dikkat edin. Eğer büyük tabaklar kullanıyorsanız işe, tabaklarınızı küçülterek başlayın.
Meyve, sebze, tam tahıl ve kurubaklagil tüketimine önem verin:
Bu yiyecekler günlük posa alımınıza destek sağlamakla birlikte, vitamin ve mineral içeriği yüksek yiyeceklerdir. Taze ve mevsiminde üretilen besinleri tercih edin.
Daha çok su için:
Vücut ağırlığının yaklaşık yüzde 75’i sudur. Su, metabolik reaksiyonlar sonucu oluşan atık ürünler ve toksinlerin vücuttan atılmasına, sağlığın korunmasına katkıda bulunur.
Şekerli besin, tuz ve rafine-tahıl ürünleri tüketimini kontrol altında tutun:
Şekerli yiyecekler ve rafine tahıl ürünlerinin tüketimini sınırlayın. Tuz tüketiminizi azaltın ve beyaz ekmek gibi rafine tahıl tüketmek yerine esmer ekmek gibi tam tahıl tüketiminizi artırın.
Besin denetçisi olmayın:
Sağlıklı beslenme alışkanlıklarına sahipseniz, ara sıra sevdiğiniz tatlılar ya da diğer yiyecekleri tüketebilirsiniz. Besinler mutluluktur, mutluluk da sağlığın önemli bir parçasıdır.
Akıllıca beslenin:
Sağlıklı beslenme nasıl ‘akıllı yemek yiyeceğinizi’ öğrenmekle başlar. Bunun anlamı sadece ne yediğinizin değil, nasıl yediğinizin de önemli olduğudur. Yediklerinize dikkat etmek, hem besleyici hem de eğlenceli besinler seçmek sağlıklı beslenmenize katkıda bulunur.
Yemeğe erken saatlerde başlayın ve sık yemek yiyin:
Sağlıklı bir kahvaltı ile güne başlamak metabolizmanızı hızlandırır. Böylece vücudunuzun erken saatlerde aldığı kaloriyi harcamaya zamanı kalır. Aynı zamanda, sık ve az miktarlarda, sağlıklı öğünler tüketmek, sadece üç ana öğün tüketmekten daha sağlıklıdır. Fakat bunu yaparken yüksek kalorili atıştırmalık besinlerden kaçının.
Hareketli olun:
Sağlıklı beslenme, birçok hastalığa yakalanma riskinizi azaltırken, aynı zamanda yaşam enerjinizi arttırır ve iyi hissetmenizi sağlar. Sağlıklı beslenme planınıza ek olarak düzenli bir fiziksel aktivite programı da sağlığınızı olumlu yönde geliştirir.
Yaprak ÇETİNKAYA
Formsanté Dergisi Haziran 2014 sayısı