Tatil anlayışınız alabildiğine uzanan kumsallar, havuz başında içilen kokteyller, binbir çeşit lezzetin yer aldığı açık büfeler ise durun! O hayali başka bir sefere saklayın. Kendiniz için bir iyilik yapın ve bu kez sağlıklı yaşam tatiline çıkın.
Bir haftalığına ofisten, bitmek tükenmek bilmeyen e-postalardan uzaklaşmak ne güzel olurdu değil mi? Hele herkesin konuştuğu o kitabı okumak, ayaklarınızı uzatıp, gökyüzünü izlemek, denizin sesiyle huzura kavuşmak… Birçoğumuzun tatil deyince aklına gelenler bunlar. Yılın bu döneminde kime gitseniz size ya tatil planlarını ya da yaptığı seyahatleri anlatıyor değil mi? Yapılan araştırmalar, özellikle büyük şehrin ve yaşamın günlük karmaşasından uzaklaşmanın hepimize iyi geldiğini gösteriyor. Bazı uzmanlar tatilin hayatımızı sadece güzelleştirmediğini, ömrümüzü uzattığını da iddia ediyor.
Kalp sağlığını güçlendiriyor
12 hasta üzerinde yapılan bir araştırma, ilginç bulgularıyla tatilin yaşamımızdaki etkilerini ortaya koyuyor. Hastaların bir grubu kalp monitörüne bağlı olarak Tayland, Peru ve Maldivler’e gönderiliyor. Diğer grup ise evlerinde kalıyor. Tatil dönüşü her iki gruba da medikal ve psikolojik testler yapılıyor. Tatile gidenlerin stres seviyeleri yüzde 29 azalırken, diğer grupta yüzde 71 artış görülüyor. Seyahate çıkmak ilk grubun uyku kalitesi ile kan basıncı seviyelerini iyileştirirken, bu etkiler eve döndükten sonraki iki hafta da devam ediyor. Bu çalışmaya ilham veren ilk araştırma ise 1948’te yapılıyor. US Framingham Heart Study’de yaklaşık dokuz yıl boyunca, 12 binden fazla hasta takip ediliyor. Her yıl düzenli olarak tatile çıkanların kalp rahatsızlığından ölme risklerinin yüzde 30 daha az olduğu belirleniyor.
Yeni trend, sağlık turizmi
Sağlık turizmi denilince aklınıza ne geliyor? Katarakt ameliyatı olmak için yurt dışına çıkmak mı, yoksa ruhsal ve bedensel olarak şifalanmak mı? Eğer aklınıza ikinci şık geliyorsa, 2011 yılında bu tür tatillere dünya çapında 270 milyon sterlin harcanmış olması ve talebin bir önceki yıla oranla yüzde 100 artması ne denli yükselen bir trend olduğunun en iyi göstergesi olsa gerek. Uzmanlar sağlık tatillerinin medikal bir seyahat ya da basit bir spa tecrübesinden daha fazla olduğunu belirtiyor. Kişi için anlam ifade eden değişimler, ilk kez kazanılan tecrübeler, fırsatlar, ruhani geziler, yeni beceriler ve meditasyon inzivaları…
Online trend takibi yapan Vision’a göre, dünyanın yüzde 40’ından daha fazlası sağlıklı bir yaşam sürmenin zor olduğunu iddia ediyor. Bu bilgi, global çapta görülen ekonomik krizin etkileri, gelecek korkusu ve mesleki kaygılarla birleşince zihni, bedeni ve ruhu beslemeyi kolaylaştıracak tatillerin neden çekici olduğu daha da anlamlanıyor. Bu tür tatillerin popülaritesinin artması, hayatınızın boşa geçen her bir dakikasından en üst düzeyde verim alma arzusuyla paralel gidiyor. Bu noktada sadece paranızı değil, zamanınızı nasıl harcadığınız da önem kazanıyor. Öte yandan çıktığınız bu yolculukta öğrendiklerinizi günlük yaşamda nasıl uygulayabileceğinizi de bilmeniz gerekiyor.
Sağlık turları size başta beslenme düzeni olmak üzere, türlü fiziksel aktiviteler sunan uzmanlar eşliğinde hem bedenen iyileşme, hem de bulunduğunuz bölgenin tarihi, doğal ve turistik güzelliklerini keşfetme imkanı sunuyor.
Yalnızca eğlence değil
Geçtiğimiz yıl İngiltere’de yapılan bir ankete göre, katılımcıların yüzde 40’ı aile kurmak veya kariyer değiştirmek gibi hayatına dair radikal kararları tatilde aldı. Eğer kendinizi fazla mesai kültürüne giderek kaptırmış bulursanız, muhtemelen düzenli egzersiz yapmak ve sevdiklerinizle iletişime geçmek için hayati önem taşıyan zamanınızın azaldığını göreceksiniz. Kendi iç dünyanızda sıkıştığınızı fark edeceksiniz. Oysa kendinize yatırım yapmak için bilinçli bir çaba sarf etmelisiniz. Bu sadece bahçenizde meditasyon yapmak veya sizi doğanın iyileştirici güçleriyle birleştirmeye olanak sağlayan bir açık hava tatili seçmek olsa bile…
