Diğer
    Ana SayfaRöportajHayata ünlü oldum diye bakmıyorum

    Hayata ünlü oldum diye bakmıyorum

    -

    Zeynep BeşerlerHep güçlü kadınları canlandırsa da Zeynep Beşerler’i karşınızda ilk gördüğünüzde küçük bir kızın sevimliliği ile güzel bir kadının çekiciliği arasında kaldığını düşünüyorsunuz. Beşerler bu iki taraftan hangisini seviyor bilinmez ama onu tanıdığınıza memnun olmadan da edemiyorsunuz.

    “İlk bakışta karşımdaki erkek hoş gelebiliyor ama sonra dış görünümü benim için özelliğini kaybediyor. Çünkü benim için önemli olan yumuşak kalpli biri olması. Güzel bakması ve güzel gülmesi gerekiyor.”

    Oyuncu  ile İstanbul trafiğinde sıkışıp kalınca röportaja gecikmenin yarattığı stresle buluştum. Fakat o aksine o kadar rahat, o kadar içtendi ki bir anda sanki o benimle röportaj yapacakmış gibi hissetttim. Fotoğrafçı arkadaşımla koyu bir sohbete bile dalmıştı. Her zaman hem oyunculuğunu hem de dış görünüşü beğendiğim oyunculardandı fakat onu yakından gördüğümde ilk olarak verdiğim tepki şu oldu; “Galiba ben makyajı abarttım”, “Ama bir kadın makyajsız nasıl bu kadar hoş görünür ki”. Biraz sohbetten sonra ise kendimi çok yakın bir arkadaşımla buluşmuş gibi hissettim. İşin açıkçası ben onu değil, o beni rahatlatmıştı ve röportaj başladı.

    Sağlıklı yaşıyorum diyebilir misiniz?
    Aslında bu sorunun sorulması gereken en son kişilerden biri benim. Bizim yaşantımız içinde sağlıklı yaşamak zor çünkü sağlıklı yaşamak için yediğinize içtiğinize dikkat etmeniz gerekiyor. Fakat haftanın her günü sette olan kişiler için bu çok da mümkün değil. Sete gelen yemek neyse onu yemek zorundasınız.

    Beslenme düzeniniz nasıl?
    Daha çok sebze ağırlıklı besleniyorum. Etle aram hiç iyi değil, kırmızı eti haftada bir çok iyi pişmişse yiyebiliyorum. İzmirli olmama rağmen balıkla aram hiç yok. Genelde otlarla besleniyorum. Sabah kahvaltısını kepek ekmeğine tost ya da gevreklerle geçiştiriyorum. Öğlen ve akşam çoğunlukla salata tüketiyorum. Hareketliyim, yemekle aram çok yok ve abur cubur yemeyi sevmiyorum. Tatlı yemiyorum. O yüzden de kilo almıyorum. Pasta, makarna ve pilav yemiyorum. Uyku düzeninize dikkat ediyor musunuz? Uyku düzenim çok kötü. Çok geç yatarım ve çok geç kalkarım. Günde en az dokuz saat uyuyorum.

    “Çok iyi bir proje gelmediği sürece kimse bana dokunmasın modundayım. Yorgunluktan bitmiş durumdayım. Bütün yaz› dinlenerek geçirmeyi istiyorum.”

    - Advertisement -

    “Bütün kışı depresyonda geçiriyorum çünkü kapalı havalardan nefret ediyorum. Yağmurlu havayı da hiç sevmiyorum.”

    temmuz-2011-roportaj-resim-1TATILE IHTIYACIM VAR!
    Şu sıralar neler yapıyorsunuz?
    Dizi bitti ve şu an için yeni bir proje yok. Önümüzdeki sezon dizi devam edecek. Bu yıl sinema filmi yapar mıyım bilmiyorum çünkü çok yoruldum. Tatile ihtiyacım var. Çok iyi bir proje gelmediği sürece kimse bana dokunmasın modundayım. Yorgunluktan bitmiş durumdayım. Belki televizyon programı gibi birşeyler olursa, yapabilirim.

    Tatil planınız var mı?
    Tatile Bodrum’a gideceğim sonra da İspanya’ya gitmeyi düşünüyorum. Aslında h ayalim; nerede yelken yarışı yapılıyorsa oraya gitmek.

    Spor yapıyor musunuz?
    Çok uzun yıllar bale yaptım ve tenis oynadım. Lisanslı voleybolcuydum. Şu anda spor yapmıyorum çünkü spor salonuna gidip, spor yapmak bana hiç keyifli gelmiyor. Genelde takım oyunlarıyla farklı alanlarda yapılan sporları seviyorum. Spor salonunda yapılan spor bana spormuş gibi gelmiyor.

    Daha önce yaptığınız sporlar size neler kazandırdı?
    Yedi yıla yakın bir süre bale yaptım fakat ya daha profesyonel şekilde devam etmem gerekiyordu ya da bırakmak zorundaydım. Ben de bıraktım. Baleye küçük yaşta başladığım için kas yapımın uzamasına yardımcı oldu. Ayrıca yaptığım sporlar sayesinde 10 gün spor yapınca hemen kaslarım ortaya çıkıyor.

    Yelkenle de uğraşıyorsunuz öyle değil mi?
    Evet, yelken yapıyorum. Bu yıl ilk defa profesyonelce uğraşmaya başladım Kışın üç haftada bir yarışlara katıldım. Kış Trofesini ekip olarak kazandık ve Trofe Kupasını aldık. Yelken sporu çok keyif aldığım ve beni mutlu eden bir spor. İleride işi gücü bırakıp, yelkenle uğraşmak istiyorum.

    Bu spor size neler kazandırdı?
    Yelken kondisyon kazandırıyor çünkü zorlu bir spor. Hava şartları ve rüzgarla mücadele ediyorsunuz. En son bir yarış önce yağmur altında yarıştık ve üç saat boyunca ıslanmamıza rağmen hiç hasta olmadım. Vücudun direncini yükseltiyor. Aynı zamanda yelken tehlikeli bir spor olduğu için dikkati de artırıyor. Sürekli dikkatli olmak zorundasınız.

    Oyunculuğa nasıl başladınız?
    Oyunculuğa reklam filmlerinde oynayarak başladım. Tarkan’ın klibinde oynamam ve Uğur Yücel ile tanışmamla arkası geldi. İlk oyunculuk deneyimim Alacakaranlık dizisiyle oldu.

    Arka Sokaklar dizisi oldukça hareketli. Çalışma temposu yorucu olmuyor mu?
    Arka Sokaklar önümüzdeki sezon da devam ediyor. Yorucu bir tempo çünkü haftanın beş günü çalışıyoruz. Sokaklarda oluyoruz ve kış aylarında soğukla mücadele etmek çok yorucu oluyor.

    temmuz-2011-roportaj-resim-2OT YEMEYI SEVIYORUM
    En sevdiğiniz yemek hangisi?
    İzmirli olarak zeytinyağlı yemeklere çok düşkünüm. Otların hepsini seviyorum. Yeşil börülce delisiyim. Zeytinyağlı barbunyaya bayılıyorum. Enginara deliriyorum.

    Yemek yapıyor musunuz?
    Vakit bulursam zeytinyağlı yemekler ve meze yapıyorum.

    Kilo sorunu yaşadığınız oldu mu?
    Şu an yaşıyorum çünkü üç kilo fazlam var. Diyet yapmayı beceremiyorum. Bu sefer özen göstereceğim diyorum ama akşam oluyor ve yemeye başlıyorum.

    ALIŞVERIŞ YAPARKEN SIKILIYORUM
    Alışveriş yapmayı sever misiniz?
    Alışveriş yapmayı hiç sevmiyorum. Ne görürsem onu alıyorum ve çoğunlukla da denemeden alıyorum. Sadece kardeşimle alışverişe çıkabiliyorum çünkü bir tek o bana katlanıyor. Alışveriş yaparken çok sıkılıyorum. Bazen kardeşime sipariş veriyorum o benim yerime istediklerimi alıyor. Gündelik yaşamda spor giyinmeyi seviyorum. Genelde bol bir kot, üstümden dökülen bir tişört giyinmeyi seviyorum. Terlik ya da spor ayakkabı, bol şortlar giyiyorum.

    Modayı takip ediyor musunuz?
    Modayı takip etmiyorum fakat takip etmeseniz de gittiğiniz her mağazada aynı şeyler olduğu için ister istemez takip etmek zorunda kalıyor ve modaya uygun giyiniyorsunuz.

    Kendinizi güzel buluyor musunuz?
    Ben güzelliği çok takmam. Kendiyle barışık biriyim. “Aman ne güzelim” diye etrafta dolanmıyorum. Gözlerimi severim ama onun dışında çok da bayıldığım bir yerim yok.

    Cildiniz için neler yapıyorsunuz?
    Cilt bakımım için özel şeyler yapmıyorum. Sadece makyajla uyumamaya özen gösteriyorum. Haftada bir ya da 15 günde bir peeling yapıyorum. Zaten çok hassas bir cildim var ve sürekli damarlarım çatlıyor. O yüzden mümkün olduğunca cildime kimseyi dokundurmuyorum. Her tarafımda damar çatlaklarım bulunuyor ve sürekli onları yaktırmakla uğraşıyorum. Bu çatlaklar sıcak suyla yıkandığım için oluyor. Saunaya ya da hamama bu nedenle hiç girmiyorum.

    temmuz-2011-roportaj-resim-3Yaz aylarında cildinizi güneş ışınlarından koruyor musunuz?
    Cildimi korumak için yüksek faktörlü güneş kremlerini kullanıyorum. Ama bronzlaşmaktan da vazgeçemiyorum çünkü bronzlaşınca kendimi daha sağlıklı hissediyorum.

    Selülit sorununuz var mı?
    Olmaz mı kimin yok? Özellikle set yemekleri ve çok fazla kola tükettiğim için selülitim var. Bu nedenle düzenli olarak haftanın iki günü 20-25 dakika kan dolaşımını hızlandırıcı masaj yaptırıyorum.

    Makyajla aranız nasıl?
    Gündelik yaşamda makyaj yapmayı sevmiyorum. Ama gece bir yere gideceksem ya yapıyorum ya da yaptırıyorum.

    “Aşık olmak için yazı bekliyorum çünkü yaz günlerinde kendimi daha iyi hissediyorum. Sıcak günleri seviyorum. Herkes öyle düşünmez mi zaten? Tatilde insan kendini daha iyi ve daha huzurlu hissediyor.”

    Estetik konusunda ne düşünüyorsunuz?
    Estetik taraftarı değilim ama belirli bir yaştan sonra gerçekten göze batan noktalar varsa yaptırılabilir. Fakat oyuncu olarak şekil değiştirmenin doğru olmadığını düşünüyorum.

    Beğendiğiniz, örnek aldığınız oyuncular var mı?
    Yok, çünkü ben genelde kendimle ilgiliyim. Etrafla çok ilgilenmiyorum. Başkalarının ne yaptığıyla ilgilenmeyi sevmiyorum. Ben kendim için elimden geleni yapayım yeter. Çünkü böyle mutluyum.

    Mutsuz olduğunuzda ne yaparsınız?
    Bütün kışı depresyon içinde geçiriyorum çünkü kapalı havalardan nefret ediyorum. Yağmurlu havayı hiç sevmiyorum. Ama yaz geldi o yüzden çok mutluyum. Mutsuz hissettiğimde çok sevdiğim birkaç film var, onları seyrediyorum. Mesela başrollerinde Julia Roberts ve Hugh Grant’in yer aldığı “Nothing Hill” filmini sürekli izleyerek mutlu olabiliyorum. Kendimi kötü hissettiğimde kitap okuyorum ya da müzik dinliyorum.

    “AŞKTA GÖZÜM KARA”
    Gelelim aşka… Aşkı nasıl tanımlarsınız?
    Aşk olsa bir dert, olmasa bir dert! (gülüyor) Ne diyim ki? Aşk zor birşey, delilik hali yani ruhsal bir bunalım.

    Nasıl bir aşıksınız?
    Kolay aşık olmam. Şıpsevdi bir tip değilim ama aşık olduğumda gözüm hiç birşey görmez. Karşımdaki için her şeyi yapabilirim. Gözü karayım.

    Hayatınızda biri var mı?
    Şu an hayatımda biri yok. Yazın gelmesini ve tatile gitmeyi bekliyorum.

    temmuz-2011-roportaj-resim-4Bir erkeğin sizi etkiliyebilmesi için ne tür özelliklere sahip olması gerekiyor?
    Fiziksel durum benim için ilk bakışta önemli. Çünkü ikinci defa baktığımda fiziksel özelliğin benim için önemi kalmıyor. İlk bakışta karşımdaki erkek hoş gelebiliyor ama sonra dış görünümü benim için özelliğini kaybediyor. Çünkü benim için önemli olan yumuşak kalpli biri olması. Güzel bakması, güzel gülmesi gerekiyor. Kalbi temiz olsun yeter.

    Romantik misiniz?
    Romantik değilim. Karşımdaki erkeğin de çok romantik olmasını istemem. Birlikte olacağım kişi bana doğal davransın, beni etkilemeye çalışmasın yeter. Çünkü kendi gibi olmayan ve kendini olduğundan daha farklı göstermeye çalışan erkekler bana itici geliyor.

    MÜMKÜNSE ÜNLÜ OLMASIN!
    Siz tanınan ünlü bir kadınsınız sizinle birlikte olan erkek için bu zor bir durum değil mi tabii eğer o erkek ünlü değilse…
    Ben hayata öyle ünlü oldum diye bakmıyorum. Ünlü gibi bir hayat yaşamak ne demek onu da bilmiyorum. Mümkünse ünlü olmayan biriyle ilişki yaşamak istiyorum. Mümkünse… (gülüyor) Ünlü olmak bana birşey kazandırdı mı? Kazandırmadı. Hayatımda hiçbir şey değişmedi. Tek fark insanların beni tanıyor olması. Hala üniversite için İzmir’den birlikte geldiğim arkadaşlarımla görüşüyorum. Açıkçası çevremdeki insanlar hiç değişmedi.

    Evlenmeyi istiyor musunuz?
    Evlilik için inşallah bir gün olur diyorum. Çünkü çocuk sahibi olmayı çok istiyorum.

    Nilgün Yıldız
    Fotoğraflar: Hande Göksan

    Formsante Dergisi Temmuz 2011 Sayısı



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz