Bir masalın içinde yürüyormuş gibi hissetmek ister misiniz? Geçmiş medeniyetlerin izleri arasında, büyüleyici atmosferiyle adeta ayaklarınızı yerden kesen bir yolculuğa çıkmak için Kapadokya’yı en az bir kez ziyaret etmelisiniz.
Dünyanın dört bir yanındaki gezginlerin hayalini süsleyen bu masalsı bölge, 1985 yılından bu yana UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde yer alıyor.Yaklaşık 60 milyon yıl önce, Erciyes, Güllü ve Hasan Dağları’nın püskürttüğü lavlar, zamanla yumuşak bir volkanik arazi oluşturdu. Milyonlarca yıl boyunca rüzgârın ve yağmur sularının sabırla şekillendirdiği bu topraklar, bugün peri bacaları olarak bildiğimiz büyüleyici oluşumlara ev sahipliği yapıyor.
Yeraltı şehirleri, mağaralar ve doğanın sanata dönüştürdüğü peri bacalarıyla Kapadokya, anlatmakla bitmeyecek, sadece yaşanarak öğrenilecek bir hikayedir. Çünkü çocuklar gezerek, oynayarak, görerek bilgi ediniyorlar. ‘Küçük Filozoflar Kampta’ olarak, bu masalsı dünyayı çocukların hafızalarına sihirli değneklerle dokunarak onlara tarihin ne kadar önemli olduğunu, doğanın insanlar için ne kadar değerli ve geçmişin geleceğin aynası olduğunu öğretiyor.
Çocuk yaşta öğrenmek her zaman daha akılda kalıcıdır. Bu yüzden bazı değerleri çocukluk döneminde öğretmek gerekir.