 | | | |
Neden yaşlanıyoruz? Bu sorunun yanıtı tam olarak verilmiş olmasa da en iyi bilinen şey yaşlanma sürecinde sadece genetik faktörlerin rol oynamadığı. Yaşlanmayı etkileyen faktörler arasında UV ışınları, hava kirliliği, stres ve sigara gibi etkenler de var. Serbest radikallerin saldırıları da erken yaşlanma da önemli bir sebep. Serbest radikaller, vücudun yaklaşık 100 trilyon hücresi tarafından sürekli üretiliyor.
Kırışıklar yaşlanma sürecinin doğal bir parçası ve bu hücrelerimizin içinde gerçekleşiyor. Belirli bir yaştan sonra cildin alt tabaklarında kolajen kaybı başlıyor, cilt hücreleri yıpranmış hücreyi onarmak için bölündükçe içindeki DNA azalıyor. Ve bu DNA'yı onarmak pek de kolay bir iş değil. Ama uzmanlar düzenli olarak nemlendirici kullanmanın yararının inkar edilemez olduğunu belirtiyorlar. Cildin üst katmanlarını soyan ve asit içeren ürünler var ancak bunların bir takım yan etkileri olabiliyor ve mutlaka bir uzman tarafından reçeteyle önerilmeleri gerek. Kırışıklardan kurtulmak isteyenler, kozmetiklerin işe yaradığını ancak tek başlarına mucizevi etkiler yaratamayacaklarını asla unutmamaları gerek. Güneşten korunmak, sigara içmemek ve alkol tüketimine dikkat etmek cilt güzelliğini uzun süre korumak isteyenlerin ilk yapması gerekenlerden. Stresli bir yaşam sürmenin de cilt kalitesini etkileyen önemli bir faktör olduğu biliniyor. Kalıtım da cildimizin en zaman ne kadar kırışacağını belirleyen etkenlerden.| |  | |
Kozmetik bir ürünün diğerine göre daha pahalı olması her zaman daha etkili maddeler içerdiği anlamına gelmiyor Bu ürünlerin içinde elde etmesi çok güç olan maddeler var. Örneğin Valmont ürünlerinin bazı ürünlerinin içinde Alp dağlarının buzul suları ve somon balığı yumurtaları bulunuyor. La Prairire firmasının kremlerindeyse havyar var.
Kozmetik ürünleri ne kadar etkili olduğunu ve gerçekten cildi gençleştirip gençleştirmediklerini Dermatoloji Uzmanı Dr. Vefa Gönenç'e sorduk. Dr. Vefa Gönenç anti-agin kremleriyle ilgili oldukça ilginç bilgiler verdi ve hangi maddenin ne sağladığını açıkladı."Derinin yaşlanması genetik,hormonal,çevresel vb faktörlerle değişkenlik gösteren kaçınılmaz bir süreç.Yaşla birlikte artan; derinin incelmesi, kuruması, canlılığını ve esnekliğini kaybetmesi, sarkması, kırışıklıkların belirginleşmesi, çeşitli lekelerin oluşması gibi sorunlar halen günümüzde de kozmetolojinin ve estetiğin en önemli uğraşları arasınd… Antiaging bio aktivatörler nemlendirici kremlere ek olarak konulurlar. Östrodiol, testosteron gibi hormonal maddeler olabiliyor. Sistemik etki göstermezler ama yine de kullanımları yüz ve ense ile sınırlı kalmalı. Özellikle testosteron içerdiğinde tüylendirici etki yapabilecekleri göz önünde bulundurulmalıdır. Dermisteki fibroblastlar ve kolajen üretimi üzerinde önemli etkileri vardır. Kolajen, elastin, DNA, çeşitli doku ekstreleri ve esansiyel yağ asitleri yine bu tip kremlerde kullanılan maddelerden bazıları. Büyük molekülleri nedeniyle ne kadar etkili oldukları konusunda şüpheler var. Bazı aracı maddeler ve lipozomlar üzerinden etkili olabilecekleri düşünülebilir. Kolajen ve elastin nemlendirici ve derinin üzerinde bulunan koruyucu filmi onarıcı özelliklere sahip maddeler. Esansiyel yağ asitleri ise epidermal bariyerde oluşan hasarı onarıyor. Serbest radikalleri engelleyici, azaltıcı maddeler yaşlanmanın etkilerini gidermede kullanılan bir başka grup. Sistemik alımlarında etkinlikleri kanıtlanmış olmasına karşın lokal kullanımlarında aynı etkiyi gösterip göstermedikleri tam olarak ortaya konmamıştır.
Tıbbi kabul edilen bazı maddeler de düşük konsantrasyonlarda kremlere konulmaktadır. Tretinoin bunların en önemlilerinden. Kozmetik sonuçları oldukça başarılı. Kırışıklıklar üzerinde belirgin düzelme sağlar, derinin elastikiyetini arttırır, canlılık verirler. Ne yazık ki kişiden kişiye değişen tahriş edici bir etkisi vardır. Kızarıklık ve kurumaya yol açabilir; birlikte nemlendiriciler önerilir. Bu geniş yelpazeye rağmen bir çok yeni madde denenmekte ve insanoğlunun zamana direnme yolundaki çabaları sürmekte". | 
