Modern çağ ve endüstri devrimi ile hayatımıza önce televizyonlar, ardından bilgisayarlar, akıllı cep telefonları, dizüstü bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar ve devasa ekranlı LCD televizyonlar girdi. Günün belli saatlerine sınırlı olan televizyon izleme süreleri çoktan bitti. Günümüzde saatlerce süren dizilerden sosyal medyanın sosyal hayatın önemli bir kısmını devralmasına dek birçok nedenle “ekran bağımlılığı” bir tanı olarak tıbbi lügatımıza girdi. Acaba tüm bunların cildimiz üzerine etkisi var mı? “Evet, var. Yakın zamanda yayımlanmış olan bir makaleye göre; gerek cep telefonları, gerekse tablet ve bilgisayar ekranlarından yayılan mavi ışık cildimizi yaşlandırıyor” diyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Sezen Yazıcı Vural, şöyle devam ediyor: “Biraz detaylandırmak gerekirse; derimiz, vücudumuzdaki en büyük organımız ve dış dünya ile doğrudan bağlantılı. Dolayısıyla dış kaynaklı oksidatif hasara en çok derimiz maruz kalıyor.
Reaktif oksijen radikallerinin yani hücre hasarına yol açan, bağışıklık sistemimizin sürekli savaş halinde olduğu maddeler, oksidatif hasar sonucu oluşuyor. Pek çok hastalığın temelinde oksidatif hasar, buna bağlı artmış serbest oksijen radikalleri ya da bazı durumlarda vücudun bu radikalleri yeteri kadar temizleyememesi yatıyor. Öte yandan, mavi ışığın bir saat gibi kısa süreli maruziyet sonrasında bile daha serbest oksijen radikali oluşumuna yol açtığı yapılan araştırmalarda belirtiliyor. Bu durum ise erken cilt yaşlanması, kırışıklıklar ve dahası görme bozuklukları, uyku düzensizliği gibi sorunları beraberinde getiriyor.”
