Diyet yapmak tatsız tuzsuz yemekler veya aç kalmak anlamına gelmez. Yemek yemek sosyal bir davranıştır. Doğum günü, evlilik yıldönümü gibi özel günlerde aklımıza ilk ne yiyeceğiz sorusu gelir.
Hem sağlıklı hem de lezzetli beslenmek mümkün mü? Sağlıklı bir beslenme programını etkileyen pek çok faktör vardır. Bunlar; aileden aldığınız genetik özellikleriniz, çalışma şartlarınız, boyunuz-kilonuz, besin pişirme alışkanlıklarınız, yaş, boy, cinsiyet, fiziksel aktivite, fizyolojik ve sosyolojik durum kişiye göre farklılık gösterir. Bu nedenle beslenme programı kişiye özel olmalıdır. Ancak popüler diyetler kişiye özel değildir. Peki bu kadar popüler diyet varken neden kilo kaybı kalıcı olmuyor? Kilo mu yoksa sağlığınızı mı kaybediyorsunuz?
İŞTE SİZE MAYR DİYETİ VE SAĞLIĞA ETKİLERİ
Mayr diyet yöntemi Avusturyalı DR. F. X. Mayr tarafından bulunmuştur. Kilo vermek, kronik hastalık riskini azaltmak, şişkinlik-ödem gibi sorunları iyileştirmek amacıyla bu yöntem uygulanmaktadır. Beslenme programında temel amaç bağırsaklardaki toksinleri atmaktır.
Uygulama yöntemlerinde; düşük kalorili beslenme, detoks yapmak, yemekte su içmenin yasak olması, besinleri uzun çiğnemek, 15:00’dan sonra bağırsak sindirimini zorlaştırdığı için çiğ sebze-meyve tüketiminin olmaması, probiyotik besinlerin çok olması, alkali besinlerin daha çok tüketilmesi bulunmaktadır. Kalın bağırsak temizliği de yapılmaktadır.
Alkali beslenme ile ilgili yapılan araştırmalara göre vücudumuzun zaten doğal pH’ını korumak için tasarlandığı gösterilmektedir. Alkali beslenme ile ilgili ne yazık ki yeterince çalışmadığı olmadığı için bilgiler de sınırlıdır.
Bağırsak temizliği sık yapılırsa su kaybı, bulantı-kusma, sodyum düşüklüğü, dışkı tutamama gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Detoks yapmak düşük kalorili beslenmek değil, gün boyu devam eden bir süreçtir. Vücuttaki hücreler normal metabolizma sürecinde serbest radikal üretir. Serbest radikaller çoğaldıkça Alzheimer, diyabet gibi kronik hastalıklara yakalanma riski de artar. Aynı zamanda membran, protein ve DNA ya zarar verebilen reaktif maddelerdir. Besinlerde ve sigarada bulunan karsinojenler gibi toksinlerin uzaklaştırılmasına detoksifikasyon denir. Toksinler normalde yağda erir. Detoksifikasyon ile suda erir hale getirilir ve idrarla vücuttan atılır. Beslenmenizdeki antioksidanlar serbest radikallerden ve diğer oksidatif stres çeşitlerinden korumak için çok önemli bir kaynaktır.
YILBAŞINA FORMDA GİRMEK İÇİN 10 ÖZEL DİYET
Vücudunuzun kendini koruma mekanizmasını desteklemek için A, C, E vitaminleri ve selenyumu ihtiyacınız doğrultusunda almanız çok önemlidir. Besinlerin antioksidan içeriğini de ORAC puanı gösterir.
Örneğin kırmızı üzümün ORAC puanı: 1837. Brasika sebzeleri: brokoli, brüksel lahanası, karnabahar, turp, cansın, şalgam, kereviz, marul. Brassica sebzeleri, günlük beslenme programında bulunan glukosinolat kaynaklarıdır. Glukosinolatların parçalanması sonucu oluşan izotiyosiyanatlar anti-kanseroje etkiye sahiptir. Yaban mersini, çilek, böğürtlen, frambuaz gibi meyveler içerdikleri antioksidanlar sayesinde kanser ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu etkisi vardır. Yaşlanmayı geciktirir ve hafızayı güçlendirir.
Sonuç olarak kilo vermek kolay, korumak zor. Hızlı kilo vermek için yapılan diyetler yaşam tarzı değişikliği sağlamaz. Bu nedenle kalıcı olmaz. Normal beslenme düzenine dönüldüğünde daha fazla kilo alımı başlar. Hızlı kilo vermek kan şekeri düzensizlikleri, kalp-damar hastalıkları, böbrek hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açar. Alışkanlıklar bir anda değil, zamanla yavaş yavaş değişir. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanarak kalıcı kilo vermek mümkün. Porsiyon ölçülerine dikkat ederek, gün içinde değişimler yaparak ve daha aktif bir hayat sürerek kilo kontrolü sağlayabilirsiniz.
Dyt. Perihan Kılıç
DUKAN DİYETİ NEDİR? DUKAN DİYETİ NASIL YAPILIR?