Diğer
    Ana SayfaPsikolojiMutluluğun özü özgüvende gizli

    Mutluluğun özü özgüvende gizli

    -

    Özgüvenli bir çocuk yetiştirmek mi istiyorsunuz?
    ● Doğumdan itibaren bebeğinizle ten teması kurun.
    ● Bebeğiniz ağladığında hemen yanına gidemiyorsanız, ona içeriden seslenmenizin bile fark yaratacağını unutmayın.
    ● Çalışan anneyseniz çocuğunuzla geçirdiğiniz vakitte sevgi ve şefkatinizi ona bol bol aktarın.
    ● İlk adımlarını attığı dönemde çok koruyucu olmayın, ona bağımsızlık alanı açın.
    ● Konuştuğunda onu dinleyin ve ona yanıt verin.
    ● Çocuğunuza sınır koymayı ihmal etmeden, ona karşı kabul edici olun ve sevginizi gösterin.
    ● İnsanlarla ve eşinizle olan ilişkinizde çocuğunuza rol model olun.
    ● Hatalı davrandığında dahi hala sevildiğini hissettirin, olaya diğer kişilerin bakış açısı ile bakmayı öğretin.
    ● Aşırı eleştirel ve yargılayıcı olmayın.
    ● Çocuk sahibi olmayı planlamaya başladığınız andan itibaren özgüven gelişimi hakkında araştırma yapın, okuyun.

    Yoksa özgüvenim mi eksik?
    Özgüven eksikliğinin varlığını tespit etmek için uzmanlar tarafından uygulanan testler olmakla birlikte ilk adımda kendi kendinizi sınamak istiyorsanız bakmanız gereken belli noktalar bulunuyor. Bir kağıt kalem alın ve gerçekçi bir şekilde olumlu ve olumsuz yönlerinizi kağıdın birer tarafına yazmaya başlayın. Eğer olumsuz özelliklerinizin farkındaysanız ancak bunların pozitife dönmesi için küçük de olsa ışıkları kendiniz görebiliyorsanız, bu iyiye işaret.. İş hayatında, fikirlerinizi rahatlıkla açıkça ifade edememek, gerçekçi hedefler oluşturup adım atamamak, taleplerinizi rahatça dile getirememek de özgüven eksikliğine işaret edebiliyor. Yakın ilişkilerde aşırı kıskançsanız ve karşınızdakini kısıtlama çabanız varsa, performans göstermeniz gereken günlük işlerde yüksek kaygınız sürekli sizinleyse, diğer insanlara karşı kendinizi yetersiz, değersiz veya güçsüz hissediyorsanız şu özgüven konusuna biraz eğilmeniz iyi gelebilir.

    Başarı ile paralel artıyor
    Araştırmalar, iş hayatında başarı ile özgüvenin beraber hareket ettiğini gösteriyor. Kendine güvenerek harekete geçen kişi başarıyı tattıkça özgüvenini de artırıyor. Olimpiyatlarda yarışan atletlerle yapılan bir araştırma da bunu doğruluyor. Bu araştırmada özgüveni daha düşük olanlar, diğer atletlerin çok iyi olması halinde daha çok heyecanlanacaklarını belirtirken, özgüveni yüksek olanlar ise sadece kendi başarılarına odaklanıyorlar. Ancak şunu da unutmamak gerekiyor ki; her işin gerektirdiği farklı nitelikler bulunuyor; dolayısıyla, özgüveni daha düşük olan kişilerin iş yaşamında yer alamaması söz konusu değil. Kişi çalıştığı alanda gereken yeteneklere sahipse, fazla bir sorun yaşamadan işini yürütebiliyor.

    Her zaman her yerde mi?
    Her insanın özgüvenli olduğu alanlar farklılık gösterebiliyor. Bireysel çalışmalarda ya da hobileri ile ilgilenirken örneğin, dans ederken özgüveni çok yüksek olan bir kişi, akademik hayatta bu kadar iyi olamayabiliyor. Böyle bir durumda başarılı olan alanların desteklenmesi gerektiğini belirten Uzman Psikolog Zat, “Kişiyi yeteneği olmayan bir alanda geliştirmeye çalışmaktan ziyade, var olan yetenekleri desteklemek önemli çünkü kişi o konuda daha kolay gelişiyor. Kişi başarı duygusunu tattıkça, bu konuda kendine olan güveni doğal olarak gelişiyor. Dolayısıyla, hali hazırda iyi olan yanı güçlendirmek, öne çıkarmak çok anlamlı” diyor.

     

    - Advertisement -

    Devamı diğer sayfada



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz