Hayattaki iki büyük tutkusunu bir araya getirip, mesleğini bu şekilde yapabildiği için kendini çok şanslı hisseden Öznur Serçeler’in spor ve sağlıklı beslenmeyle de arası çok iyi!
Röportaj: Elif Gürsoy
Fotoğraf: Murat Sargın
Styling: Tülin Demir
Makyaj: Hatice İmer
Saç: Akın Ünal
İşini aşk ve tutkuyla yapanları hemen fark edersiniz. Dışardan birine göre görev, kendisine göre hobisinin başındayken, modları hep yüksektir. Onları mutlu edebilen şeyleri yaptıkları için her daim iyi hissederler. Gözlerinden bile okunur… Sorumlulukları ne kadar zor ya da iddialı olursa olsun, onlar bundan şikayetçi olmazlar. Son günlerin sevilen dizilerinden Erkenci Kuş’un “Leyla”sı Öznur Serçeler için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Güleryüzü ve içten tavrıyla sanki çekim ve röportaj için bir araya gelmiş gibi değil de bir arkadaş buluşmasında toplanmış gibiydik. Onu daha yakından tanıma fırsatını ise bu soruların yanıtlarında bulduk.
Aslında klasik müzik eğitimi aldınız. Oyunculuğa geçiş nasıl oldu?
Ankara’da çekilen bir dizide oynamıştım. Çok keyif aldım ve sonrasında bunun üstüne gitmek istedim. Eğitim alınca çok daha fazla keyif almaya başladım ve süreç beni bugünlere getirdi.
Halen müziğin içindesiniz diyebilir miyiz? ya da yapmak istediğiniz başka bir şeyler var mı?
Anton Çehov’un çok sevdiğim bir sözü var. “Tıp nikahlı karım benim, edebiyat ise metresim. Birine kızarsam, geceyi öbürüyle geçiriyorum. Bu davranışımı belki biraz uygunsuz bulabilirsin ama en azından sıkıcı değil. Hem zaten, benim bu ikiyüzlülüğümden ikisinin de bir şey kaybettiği yok!” Bu sözü kendi hayatıma uyarlayacak olsam şöyle derdim: “Müzik benim nikahlı eşim, oyunculuk ise sevgilim.” Müzik asla hayatımdan çıkarabileceğim bir şey değil. Çıkarmayı da istemem zaten. İşin en güzel yanı Moda Sahnesi’nde yaklaşık beş yıldır oynadığımız “Bütün Çılgınlar Sever Beni” oyunu… Bu oyun benim müzikle sürekli yakın ilişkide kalmamı kolaylaştırıyor. Oyunda hem flüt çalıyorum hem de oynuyorum. Böylece hem sevgilimle hem de nikahlı eşimle aynı anda vakit geçiriyorum. Sizce de harika değil mi?
Oyunculukla ilgili hayalleriniz ya da beklentileriniz neler? Kariyeriniz nasıl bir hikaye ile son bulsun istersiniz?
Öldüğümde son bulsun isterim! Tabii ki benim de hayallerim var. Sınırsızca hayal kurarım mesela… Her zaman kaliteli işlerde, kaliteli performanslar sergilemek isterim.
Fit kalabilmek için neler yapıyorsunuz?
Haftanın iki günü kişisel spor eğitmenim Özlem İncesu Güveli ile pilates ve fonksiyonel antrenman yapıyoruz. Yapacağımız antrenmana, o haftaki bedensel ihtiyacıma ve yorgunluk durumuma göre karar veriyoruz. Düzenli spor yaptığım için de sağlıklı beslenmeye gayret ediyorum ve genelde iki öğün yiyorum. Günde mutlaka bir kere kendimi çok aç bırakıyorum.
Öznur Serçeler ne yiyor peki?
Genelde protein ve sebze ağırlıklı besleniyorum. Karbonhidrat ve
şeker içerikli gıdaları olabildiğince az tüketmeye çalışıyorum. Gün içinde kahve ve çay tüketiyorum. Hele ki demlenmiş yeşil çay varsa mutlaka büyük bir kupa içiyorum.
Cilt bakımı konusunda dikkat ettiğiniz noktalar neler? Makyajla aranız nasıl?
Cildimi temiz ve nemli tutmaya özen gösteriyorum. Bu aralar yüz için kullanılan masaj aletlerine merak saldım. Yüzdeki kan akışını hızlandıran bir masaj aletim var. Arada sırada televizyon izlerken onunla yüzüme masaj yapmayı çok seviyorum. Çok rahatlatıcı oluyor. Tüm bunların dışında, ihtiyaç duydukça cilt bakımına gitmeye çalışıyorum. Makyaj yapmayı da seviyorum ama ağır makyajlar yerine sade, doğal ve hafif ışıltılı uygulamaları tercih ediyorum.
Kendi başınıza kaldığınızda vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?
İzlemek istediğim, bir süredir biriktirdiğim filmlerim ve dizilerim var. Onları izlemeye çalışıyorum. Aynı şekilde biriken kitaplarımı da aradan çıkarmaya çabalayıp, okumalarımı yapıyorum. Bazen biraz flüt çalışıyorum, bazen de yemek yapıyorum.
Evcimen misiniz? Yoksa dışarıda vakit geçirmeyi mi daha çok seviyorsunuz?
Kesinlikle evcimenim! Ama bazen sevdiğim mekanlarda arkadaşlarımla olmak da çok hoşuma gidiyor. Sürekli evde vakit geçirmek bazen sıkıcı gelebiliyor.
Ruhsal açıdan nelerden besleniyorsunuz? Neyi, nasıl düşünmek ya da yapmak iyi geliyor?
Sevgilimden besleniyorum. (gülümsüyor) Aynı zamanda ilham veren şeyler izlemeyi ya da okumayı seviyorum. Mesela TEDx konuşmalarının çok sıkı bir takipçisiyim. Diğer bir yandan arkadaşlarımla geyik yapabilmek de çok iyi geliyor.
“Bütün çılgınlar sever beni” oyunu ve “Erkenci kuş” dizisi bir arada nasıl gidiyor? İki karakteri aynı anda canlandırmak nasıl bir duygu?
Çok güzel gidiyor. Dizi ve tiyatro, oyunculuk performansı adına birbirinden çok farklı platformlar aslında fakat ben ikisini de çok keyifli buluyorum. Ama bir düşündüğümde iki karakteri de aynı anda canlandırıyor gibi hissetmiyorum. Hatta ikisi de kafamda çok ayrı odacıklarda! Tiyatroya girdiğimde Maria’ya ait odacık aktif hale geliyor tamamıyla ona konsantre oluyorum. Aynı şekilde dizideki Leyla odacığı da dizi setine gelince aktifleşiyor. Oynadığım bu iki kadının ortak özelliği işinde başarılı olması, ona çok kıymet vermesi ve iki adam arasında kalması… Hatta doğru adamı seçmek için gerekli olan kendini ve erkekleri tanıma kısmında biraz çaylak kalmaları da diyebilirim.
En çok gitmek istediğiniz ülke?
Nepal, Katmandu
Her gün yiyebilirim dediğiniz yemek?
Çorbanın her türlüsü
Yakın zamanda denemek istediğiniz spor dalı?
Boks
En sevdiğiniz film türü?
Durum komedisi ve gerilim
Favori yaz ve kış meyveleriniz?
Çilek ve nar
