Diğer
    Ana SayfaPozitifRüyalar ne söylüyor?

    Rüyalar ne söylüyor?

    -

     

    12082013 pozitifruya2Sembollerini ayırt edebilmek önemli

    Rüyada görülenlerin unutulması çoğunlukla uyanırken gerçekleşiyor. Uyandıktan birkaç dakika sonra hatırlanabiliyor ya da gün içinde çağrışımlar oluyor. Bazı insanlar ise rüyadaki olayları değil, hislerini hatırlıyorlar. Bu semboller ya da hisler yazıldıkça zamanla rüyalar anlam kazanıyor. Özellikle tekrar eden sembollerin hangi durumlarla karşılaşınca ortaya çıktığı fark ediliyor. Birçok kişi rüyasında sembol olup olmadığını ilk başta fark etmezken zamanla bunları ayırt etmeye başlıyor. Rüya Uzmanı Zeynep Felix, herkesin kendine özel sembolleri olduğunu belirtiyor. Bazı insanların ise olasılık sembolleri oluyor. Rüyasında o sembolü gören kişi zamanla sembolü gördükçe hayatında bir şeylerin değiştiğini fark ediyor. Örneğin bir gazeteci, kendisine yeni bir kalem hediye edildiğini gördükçe yeni işler aldığını fark ediyor. Yani kalem o kişi için bir olasılık sembolü haline geliyor.

    Çalışmalarında “Hayra yormazsan hayat yorar” sloganını kullanan Zeynep Felix, “Olumsuz sembol diye bir şey yok” diyor ve ekliyor: “Kabuslarda bile artık halledilmek istenen bir mesele vardır. Bilinçaltı ‘Benden kurtul artık’ diyordur. Eğer bir şeyi fark ediyorsak onu yolumuzdan kaldırabiliriz. Fark etmiyorsak zaten cahillik uykusundayız demektir. Genel olarak her şey iyi gibi görünebilir ama içerde yolunda gitmeyen bir şeyler vardır. Bu nedenle sembolleri olumsuz olarak değerlendirmemek, onun rehberliğine izin vermek gerekiyor.”

    Rüyaların olumsuz yorumlanmasının da hatalı olduğunu vurgulayan Zeynep Felix, “Rüyayı kimseye anlatmamak tembihlenir çünkü rüyaların tamamı kişinin kendisi için mesajdır. Rüyanızda sıkıntılı bir şey gördüyseniz ve anlattığınız kişi bu sıkıntıyı çoğaltacak yorumlar yapıyorsa siz o olumsuz duyguyu taşımaya başlıyorsunuz. Başınıza bir şey gelecek endişesi ile yaşarken ayağınızı taşa çarpsanız rüyanızın çıktığını düşünüyorsunuz. Aynı sembolü tekrar gördüğünüzde yine endişeleniyorsunuz. Yani evrene olumsuz mesajlar atıyorsunuz. Bu nedenle rüyalarınızı hayra yorun ve kendiniz anlamlandırın diyorum” diyor.

    - Advertisement -

    Rüyaların yorumlarını saplantı haline getirmemek gerekiyor. Rüya Uzmanı Zeynep Felix, “O sırada en güçlü olasılık neyse onu görüyoruz. Ancak atılan adımlar değiştikçe olasılık da değişir. Ne rüyaları ne astrolojiyi saplantılı bir biçimde kesin gerçekleşecek gibi düşünmemek gerekiyor. Onlar bizim için dönüştürülebilecek şeyleri ifade ediyor” diyor. Zeynep Felix, bu konuya şu örneği veriyor; “Bir doktor rüyasında hastasının kan kaybından öleceğini görüyor. Bir hafta sonra acilen girdiği bir ameliyatta rüyasını hatırlıyor çünkü tıpkı rüyasındaki gibi tüm ekip yeşil önlüklü iken bir kişi mavi önlüklü… Doktor yapması gerekeni yapıyor, kanamayı durduruyor ve hastayı kurtarıyor. Bu nedenle rüyaları saplantı haline getirmemek, harfi harfine gerçekleşeceğini düşünmemek lazım…”

    Astroloji demişken… Rüyalarda astrolojiden de yararlanılıyor hatta bir rüyanın astrolojik haritasını çıkarmak da mümkün. Belli ay fazlarında, özellikle yeni ay ve dolunayda rüyalar çok yoğunlaşıyor. Eski bilgilerde “Tanrıçanın Kazanı” olarak geçen ayın bu fazlarında özellikle kadınlara ortak semboller geliyor. Tasarım ve yaratıcılıkla ilgili rüyalar en fazla dolunay fazında görülüyor.

     

    Herkes sezgisel rüya görebilir mi?

    Rüya Uzmanı Zeynep Felix, bu soruya şöyle yanıt veriyor: “Biz aslında her şeyi biliyoruz ama önümüzde olan şeyi bazen göremiyoruz. Dışarıdan birinin seslendirmesine ihtiyaç duyuyoruz. Hepimiz sezgisel güce sahibiz. Eski bir deyim vardır, Tanrı insanlarla rüyalarda konuşur diye… Rüya ne kadar berraksa o rüyanın sezgisel olma potansiyeli o kadar yüksek oluyor. Nasıl ki bir insan aşık olunca ‘Acaba aşık mıyım?’ demiyorsa, nasıl ki bir anne çocuğuna olan sevgisinden kuşku duymuyorsa sezgiler ve rüyalar da aynı şekilde net oluyor.” Zeynep Felix, kendini geliştirmek isteyen kişilerin potansiyelinin önce rüyalarında ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Rüyalarda tekrarlayan figürleri anlamlandırarak bu travmayla başa çıktıktan sonra kişinin kendi gerçeklerini görmesi ve kendini dönüştürmeyi başarması gerekiyor. Zeynep Felix, kişinin bunu başarmasına olanak sağlayabilmek için genellikle üç aydan fazla danışmanlık kabul etmediğini de vurguluyor ve bu sürece şöyle bir örnek veriyor: “Siz kitap yazmak istiyorsunuzdur ancak kimse size inanmıyordur. Her gece rüyanızda kitap yazarsınız, bitirirsiniz. Ve sonunda evren bunun karşılığında karşınıza mutlaka bir şey çıkartır. O rüyaya inandığınız için olur bunlar… Bu saplantılı bir şey değildir. Yanına alarak ilerlemektir. Çünkü hepimizin böyle bir kapısı vardır. Önemli olan bunu fark etmektir.”

     

    Rüyaları hatırlamamak

    Rüya Uzmanı Zeynep Felix Ergen Pekmen, rüya görmemenin mümkün olmadığını söylüyor. “Herkes rüya görür” derken, hatırlayamamanın çok çeşitli nedenleri olduğunu belirtiyor. Kendini dinlendirmeyi başaramayan, zihnini boşaltamayan, sürekli ve çeşitli ilaç kullanan, kronik hastalıkları olan kişiler rüyalarını hatırlamakta zorlanıyor. Uykuya geçmeden önce kitap okuyan ya da film izleyenler ise rüyada aynı konuları görmeye devam ediyor. Uykuya geçmeden önce en az 15 dakika beyni boşaltmayı öneren Zeynep Felix, “Herkes meditasyon yapamaz ama herkes zihnini rahatlatabilir. 24 saat içinde sadece kendinize iyi gelecek, sizi rahatlatacak bir şey yapmıyorsanız zaten bir anlamı yok. Gerçek anlamda topraklanmak için biraz bencil olmak, ayaklarınızı uzatıp bir parça çikolatayı ağzınıza atmanın keyfine varabilmek lazım” diyor.

     

    Rüyaların şifası nasıl işliyor?

    Tek bir rüya üzerinden çıkarım yapılmıyor, rüyalar belli bir süre takip ediliyor. Bireysel rüya sembollerinin yanı sıra herkes için geçerli olan kapı, anahtar gibi arketip düzeyindeki evrensel sembollere de bakılıyor. Bu sembollerin rehberliğinde sorunun temeline ulaşılıyor. Ancak önemli olan travmayı ortaya çıkarmak değil, danışana dönüşüm sürecinde eşlik edebilmek… Bu süreçte imgelemler, astrolojik destekler ile nefes ve beden çalışmalarından faydalanılıyor. Örneğin kendine güvenle ilgili problem yaşayan bir kadına “Seni ne mutlu ediyor?” diye sorduğunuzda “Dans etmek” diyebiliyor. Zeynep Felix Ergen Pekmen’in anlattığı yaşanmış bir hikayede, bilinçaltında sadece kötü kadınlar dans eder kodlaması bulunan ve hep geri plana itilmiş bu kadın, önce rüyalarında dans etmeye başlıyor. Ardından bir dans kursuna başlıyor ve iki senenin sonunda şu anda İspanya’da bir Flamenko grubu ile çalışıyor. İyi bir kariyeri varken her şeyi bırakıp kendine yeni bir hayat kuran kişilerin de aslında rüyalarını gerçekleştirdiğini söyleyen Zeynep Felix, “Araştırılsa bu kişilerin de önce bu değişimin rüyalarını gördüğünü anlarız. Ne yapsalar mutlu olacaklarını ve bunun önündeki engelleri rüyalarında görürler önce. Değişimin mümkün olduğunu rüyada görmek kodların kırılmasını da sağlar. Bunu fark edince hayatta da değişim mümkün olur” diyor. Bir danışanın kariyerle ilgili bir seçim aşamasında sürekli uçmakla ilgili rüyalar gördüğünü anlatan Pekmen, gerçek hayatta uçmaya karşılık olarak bungee jumping yaparak blokajı kıran danışanın sonrasında kendi değişikliğini gerçekleştirmeyi başardığını, onu mutlu edecek seçimi yaptığını söylüyor.

     

    Yaprak ÇETİNKAYA



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz