Kış mevsiminde kuruyan hava, alerjinin artması, stres ve yorgunluğa bağlı bağışıklığın düşmesi ile sinüzit artış gösteriyor. Baş ağrısı, burun tıkanıklığı, koku alma bozukluğu, burundan gelen yeşil akıntı gibi şikayetlerle kendini gösteren sinüzitin en önemli nedeninin soğuk algınlığı olduğunu söyleyen Liv Hospital Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Özge Çağlar “Özellikle kış aylarında soğukta ya da klimalı ortamda fazla bulunmak sinüzit riskini artırıyor. Burun içi kemik-kıkırdak eğriliği, çok fazla nezle olanlarda ve alerjik yapıya sahip kişilerde sinüzit çok sık görülüyor. Saçlar ıslak dışarı çıkmak soğuk algınlığı riskini, dolaylı yoldan sinüzit oluşumunu da artırıyor” uyarısında bulunuyor. Bu mevsimde soğuktan korunmak, ortamı nemlendirmek, bol bol su içmek ve dinlenmek de önemli.
7-9 saat…
“Sağlıklı olmanın ana şartlarından biri de vücudun kendini yenilemesine imkan tanımak” diyen Doç. Dr. İsmet Tamer, yeterli ve kaliteli bir uyku süresinin yedi-dokuz saat olduğunu söylüyor. İyi bir uyku, bağışıklık sistemini kuvvetlendirirken, uyku eksikliği ise bağışıklık sistemi hücrelerinin düzgün işlev görmesine engel olabiliyor.
Eksik enerji = Düşük direnç
Kış aylarında havanın soğuması ile birlikte virüslerin çoğalması, kapalı ve kalabalık ortamlarda daha fazla vakit geçirilmesi, beslenme ve uyku düzeninin bozulması gibi sebeplerle hastalıklar da artabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Uz. Dr. Yavuz Öztürker, nem oranının azalmasıyla birlikte virüslerin çok daha hızlı çoğaldığını söylüyor. Soğuk ve kuru havalarda insanların solunum yollarının daha kuru, ortam havalandırmasının yetersiz olması, kapalı ve kalabalık ortamlarda daha çok kalmak, güneş ışığının azalmasına bağlı oluşan D vitaminindeki azalmanın bağışıklık sistemini zayıflatıp, beslenme düzenindeki bozulmaların da enfeksiyonlara yatkınlığı artırdığını belirten Dr. Öztürker, “Kış aylarında soğuk havaya uyum sağlamak için vücut daha fazla enerji harcıyor. Bu enerji ihtiyacı karşılanmadığında vücudun direnci düşmeye başlıyor ve enfeksiyonlara yatkın hale geliyor” diyor.
Merhaba biz diş dostuyuz
Diş Dostu Derneği, merkezi İsviçre’de bulunan ilk ve tek ağız ve diş sağlığı sivil toplum örgütü. Logosu, üzerinde bulunduğu ürünlerin test edilmiş olduğunu ve ağız ve diş sağlığına zarar vermediğini anlatıyor. Gönüllü Diş Dostu onaylı hekimler ile şemsiyesi altında buluşarak, halkı bilinçlendirmek için çalışıyor. Yani bu logoyu gördüğünüz yerlerde diş sağlığınız güvende oluyor.
Formsanté 2015 – Aralık sayısı
