Hormonlar, vücudumuzun gizli patronları aslında. Dış görünüşümüzden, organlarımızın çalışmasından, ruhsal dengemizden, güzelliğimizden, hatta kilolarımızdan bile onlar sorumlu. Ancak az veya çok salgılandıklarında, bize yarar yerine zarar verebiliyorlar. Yaşamsal önem taşıyan bu hormonlar hakkında merak ettiğiniz her şey bu haberde!
| |
Östrojen, progesteron, insülin, serotonin ve daha niceleri… Formda, sağlıklı, genç ve mutlu olmamızı hormonlara borçluyuz. Hormonlar, yaşantımızı sorunsuz bir şekilde sürdürebilmemiz için orkestra ahengi içinde hiç yorulmadan çalışıyorlar. Çoğumuzun adını bile duymadığı Somatotropini (STH) ele alalım mesela. Hipofiz bezinden salgılanan bu hormon; kasları ve kemikleri güçlendiriyor, osteoporoz ile kalp krizinden koruyor, vücudun doğal savunma sistemini ayakta tutuyor. Korkmak, heyecanlanmak ve sevinmek gibi insani duygularımızda da yine hormonlar devreye giriyor. Sinir hücreleri arasında iletişim kuran serotonin, uykuyu düzenliyor ve moralimizin yüksek olmasını sağlıyor. Aslında hormonların fiziksel ve ruhsal sağlığımız üzerindeki etkileri saymakla bitmiyor. Ancak, günün 24 saati uyum içinde çalışan bu hormonlar, eksik veya fazla salgılandığında ise bu kez dengemiz altüst oluyor, hayatımız adeta işkenceye dönüşüyor. Hatta birkaç hormonun yokluğu veya eksikliği, yaşamsal tehlikeye girmemize bile yol açabiliyor. Biz de kadınlarda yaşamsal önem taşıyan hormonları mercek altına aldık. Florence Nightingale Hastanesi'nden Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can ile Memorial Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Selman Laçin'in katkılarıyla hazırladığımız hormonlarla ilgili her şey bu dosyamızda!
Devamı 2006 Şubat syımızda…