Diğer
    Ana SayfaPozitifSır kitap: İlahi Nizam ve Kainat

    Sır kitap: İlahi Nizam ve Kainat

    -

     

    13112013 pozitif2Türkiye’de ruhçuluk akımının gelişmesinde öncülük etti

    Bedri Ruhselman, henüz çocukluk yıllarındayken ruh konusuna ilgi duymuş ve ailesinden gizli kitaplar okumaya başlamıştı. İstanbullu bir ailenin oğlu olarak 1898 yılında Fındıklı’da dünyaya gelen Bedri Ruhselman Çerkesler’in Şapsığ boyundandı. Gençliğinde müzikle meşgul olan ve yurt dışından davetler alan Ruhselman’ın bir keman virtüözü olduğunda dahi bu merakı devam ediyordu. Müzik alanındaki başarısı onun bir prensesin himayesiyle Meister Schule/Prag’a gitmesine vesile olmuş ve orada bulunduğu yıllarda -deneysel ruhçuluk da denilen- “Spiritizm”in kurucusu Allen Kardec’in kitapları ile tanıştı. Aynı zamanda bir tıp hekimi olan Ruhselman ruhçuluğun birtakım deneylerle geliştirilebileceğine inanıyordu. Türkiye’ye döndüğünde deneysel ruhçuluk alanındaki çalışmalarına devam etmiş; bulduğu/ geliştirdiği yeni kavramlar ile yeni deneysel ruhçuluk anlamına gelen “Experimental Neo-Spiritüalizm”i ortaya koydu. 1946 yılında ruh, dünya, uzay, bitki, hayvan, insan, yaşam gibi konuları açıkladığı “Ruh ve Kainat” kitaplarını üç cilt olarak yayımladı, ardından ölüm sonrası bu hayattan göçen “ruhlarla diyaloglar”ı aktardığı “Ruhlar Arasında” (1949) kitabını da yine İstanbul’da yazdı. Ruhselman, 1950 yılının mart ayında, ülkemizin ilk spiritüel derneği olan ve günümüze kadar varlığını sürdüren Metapsişik Tetkikler ve İlmi Araştırmalar Derneği’ni (MTİA) kurarak bu alana bir imza daha attı. Spiritüel yayıncılığın öncüsü olan Ruh ve Madde Yayınları bu cemiyete bağlı olmakla birlikte, ilkler arasında sayabileceğimiz diğer bazı yayınevlerinin patronlarının yolunun da bu cemiyetten geçtiğini belirtmekte fayda var. Bu arada Ruhselman “Allah” (1950) eserini yazdıktan sonra, cemiyet IFS (International Spiritualist Federation) üyesi oldu. 1951’de Stockholm’de düzenlenen Uluslararası Spiritüalizm Kongresi’ne gönderdiği, medyumluğun ve ruhlarla irtibatın neo–spiritüalist görüşle açıklanmasını konu alan ve İngilizce olarak hazırladığı 61 sayfalık rapor, kongrede hayranlık uyandırdı ve büyük bir yankı yaptı. Rapor daha sonra, Türkçe olarak, “Medyumluk” (1952) adıyla kitap olarak yayınlandı. Eserde medyumluk türleri, yöntemleri, tehlikeleri ve operatörün önemi denenmiş örneklerle ve izahatlarla sunuldu.

    Ruhselman, üniversitelerin ruhçuluk üzerine araştırmalar yapmasını ve bu konuda derslerin verilmesinin gereğini anlattığı yazısını da Milli Eğitim Bakanlığı’na yollamıştı. Üniversite kürsüsünde konular bir süre anlatılmaya devam etse de, kalıcı bir sonuca varılamamıştı. Çalışmalarına ara vermeden devam ederken, nefis denetlemesi, iç muhakeme gibi konuların ele alındığı “Mukadderat ve İcabat” (1952) eserini de aynı sene tamamlayıp yayınladı. Altı yıl gibi kısa bir sürede yazılan bu yedi kitap Türkiye’de ruhçuluğun ana kaynağını oluşturdu ve ilk başvurulan bilgi haline geldi.

     

    - Advertisement -

     

    “İlahi Nizam ve Kainat” nasıl hazırlandı?

    Celselerin tüm zorluklarını, püf noktalarını, ayırt edici unsurlarını ve dikkat edilmesi gerekenleri çok iyi bilen Ruhselman, operatörlük yaparak çeşitli medyumlarla, ruhsal celseler düzenledi. Nihayetinde bir arkadaşı onu genç ve oldukça meraklı olan Atilla Güyer ile tanıştırınca aradığını bulmuştu. Daha önceki çalışma arkadaşlarına verdiği eğitimleri bu yetenekli gence verme gereği duymadı ve vakit kaybetmeden onunla çalışmaya başladı. Tarih 1 Eylül 1958’i gösterdiğinde “Büyük Vazife Planı”ndan Önder Tebliğleri alınmaya başlamıştı bile; “İlahi Nizam ve Kainat” kitabı bu tebliğlerle var olacaktı!

    1959 temmuz ayına kadar, tam 10 ay boyunca, Bedri Ruhselman operatörlüğünde ve Atilla Güyer medyumluğunda bu tebliğlerin alınması devam etti. Hiç ara vermeden, günde 20 saat çalışıp sadece dört saat uyudu Ruhselman. Atilla Güyer arkadaşlarına daha sonra şöyle anlatmıştı: “Kitaptaki bilgiler, benim aracılığım ile ‘Önder’ ismi verilen yüksek idareci bir plan tarafından verildi. Bu verilen tebliğlerin Bedri Bey tarafından önce anlaşılmasına yardım edildi. Sualler sorulmasına izin verildi. Yapılan açıklamalarla konular vuzuha eriştirildi. Konunun planı verildi ve bu plan gereğince Bedri Bey’in konuyu kaleme alması sağlandı. Kaleme alınan bölümler Büyük Vazife Planı’na okundu ve tasvibi alındı. Böylece derleme faaliyeti tamamlandı.”

    Tebliğ kaynağı onlara tüm bu bilgilerin bir kitapta toplanması gerektiğini, kitabı Bedri Ruhselman’ın derlemesini bildirmiş ve kitapla ilgili bazı detayları da aktarmıştı:

    * Kitabın üzerinde muhakkak Bedri Ruhselman ismi yazılacaktı.

    Ruhselman kendini kitabın yazarı olarak kabul etmiyordu ama Plan ona “derleyen/ düzenleyen” sıfatı ile yazmasını bildirmişti.

    * Kitap tamamlandıktan sonra üç kopya olarak çoğaltılacaktı.

    Talimat gereğince Hüsrev Bilgioğlu kitabın iki kopyasını daktilo etmişti.

    * Emanetçileri olacak olan Atilla Güyer, Metin Sakik ve Hüsrev Bilgioğlu adına her bir kopya saklanacaktı. “Sizler bu iş için seçildiniz” denilmişti.

    * İnsanlık hazır olmadığı için “zamanı geldiğinde” kitap açılacaktı.

    Bedri Ruhselman’ın şöyle talimat verdiği söylenir: “Üçünüz ortak bir işaret almayı bekleyin. Lakin, içinizden iki kişinin vefat etmesi halinde, geriye kalan üçüncü kişi beklemeden kitabı çıkartmalıdır.”

    İlahi Nizam ve Kainat kitabı 2 Nisan 2013 günü raflarda yerini aldı.



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz