Diğer
    Ana SayfaSağlıkSorunsuz tatil için 7 önlem

    Sorunsuz tatil için 7 önlem

    -

    Bütün bir yıl boyunca özlemle beklediğiniz tatil geldi. Yoğun geçen iş yaşamının stresini atmanız, biraz dinlenmeniz için güneş, deniz, kumsal ve mehtaplı geceler sizi bekliyor. Ama aynı zamanda güneş yanıkları, uçuklar ve mide ağrıları da… Paniğe gerek yok! Hastalıklardan korunmanız için size uygulaması basit ama etkili bir paket hazırladık. Sağlığınız bozulmasın, tatilinize gölge düşmesin diye!

    Nihayet tatile çıkıyorsunuz. Koca bir senenin
    stresini, yorgunluğunu geride bırakacak,evinize hem ruhen hem de bedenen yenilenmiş bir şekilde
    döneceksiniz. Deniz, kumsal ve güneş tüm cazibesiyle size göz kırpıyor. Kimbilir, belki asla unutamayacağınız bir aşk hikâyesi de. Tek isteğiniz gündüz kendinizi denizin serin sularına bırakmak, güneşle kucaklaşmak, geceleri ise kumsalda saatlerce dans etmek… Sağlıklı bir görünümün işareti sayılan bronz bir tene kavuşmak da fena olmaz hani! Yüreğiniz şimdiden kıpır kıpır… Tatlı bir telaş içinde tatil hazırlıklarına başladınız bile. Şu sıralar duymak
    istediğiniz son söz herhalde aksilik! Ancak unutmayın ki hastalıklar tatile çıkmayı sevmiyor ve sizi en mutlu anınızda da yakalayabiliyor. Dolayısıyla,"Yaşasın tatil" çığlıklarıyla kumsal yerine doktora
    koşmak istemiyorsanız, bu önerilerimizi mutlaka dikkate alın!

    Tatilinize gölge düşürmeyecek 7 önlem

    1. Regl takviminizi kontrol edin

    Bugünlerde tüm arkadaşlarınız tatil planlarından söz ediyor. Kimi nasıl bronzlaşacağından, kimi nasıl eğleneceğinden ya da neler giyeceğinden. Siz ise arkadaşlarınızın aksine bu tatilde kendinizi her zamankinden mutsuz ve şansız hissediyorsunuz. Çünkü, bir yıl boyunca özlemle beklediğiniz tatilde regl
    olacaksınız. O çok sevdiğiniz beyaz pantolonu gönül rahatlığıyla giyemeyecek, bronz bir tene kavuşamayacak ve kendinizi denizin serin sularına bırakamayacaksınız. Kendinizi sıkıntıya sokmanıza hiç gerek yok aslında. Ne de olsa, bu istenmeyen durumu
    engellemeniz çok basit. Nasıl mı? Doğum kontrol hapı kullanıyorsanız, jinekoloğunuz büyük bir olasılıkla haplarınızı hiç ara vermeden almaya devam etmenizi
    tavsiye edecek. Eğer bu hapları kullanmıyorsanız, yine doktorunuzun önerileri doğrultusunda reglinizin gecikmesini sağlayan başka bir yöntemden yararlanabilirsiniz. Ancak, siz siz olun, sağlığınızı riske atmamak için mutlaka önce jinekoloğunuza danışın.

    2 – Bol bol sıvı tüketin

    Tatilde de her gün en az 2 litre su içmeye özen gösterin. Su, sindirimi kolaylaştırıyor, vücudunuzun toksinlerden arınmasına, dolayısıyla kendinizi daha dinç ve zinde hissetmenize yardımcı oluyor. İhtiyacınız olan su miktarını karşılayamazsanız vücudunuzda aşırı elktrolit kaybı gerçekleşiyor ki bu da; tansiyon düşüklüğü, günlük performansta azalma, bitkinlik ve yorgunluk gibi pek çok sorunu beraberinde getiriyor. Uzmanlara göre; tatilde tüketilmesi en uygun içeceklerden biri de, maden suyu. Terlemeye
    karşı birebir çözüm olarak sunulan bu sıvının yanında yine de en az 2 litre su tüketmeniz gerektiğini unutmayın. Bu arada sade maden sularından hoşlanmıyorsanız meyvelilerini tüketebilirsiniz. Peki,
    ya çaylara ne dersiniz? Serinlemek ve vücudunuzun su kaybını önlemek için bitki çayları için. Özellikle nane çayı, serinlemek için mükemmel bir seçim. Ayrıca
    bu çaylarla vücudunuzdaki toksik maddelerin dışarı atılmasına da yardımcı olursunuz. Ayrıca, gün içinde tüketeceğiniz 2 bardak taze meyve suyu, günlük vitamin ve mineral gereksiniminizin önemli bir bölümünü
    karşılayarak enerji ihtiyacınıza yardımcı olacak. Ancak, bilhassa diyabet, damar sertliği ve şişmanlık sorununuz varsa, meyve suyunu günde 1 bardaktan fazla tüketmeyin.

    - Advertisement -

    3 – Sebze meyve ağırlıklı beslenin

    Bir yanda yakıcı güneş, bir yanda davetkâr deniz… Bu manzara iştahınızı kabarttı, değil mi? Aman dikkat, siz yine de yemeklerinizi fazla abartmamaya özen gösterin. Çünkü, mide ve bağırsak sorunları yaşayarak
    tatilinizi mahvetmeniz işten değil. Özellikle
    otellerde açık büfenin cazibesine kapılarak fazla miktarda üstelik hiç de alışık olmadığınız yemekleri tüketmeniz, bu sorununuzun başlıca nedeni kuşkusuz.
    Oysa tatili sağlıklı geçirmek için yediklerinize özen göstermeli, bol bol meyve ve sebze yemelisiniz. Böylece vücudunuz için gereken vitaminleri, oligo elementleri, mineralleri ve amino asitleri almış olursunuz. Haklısınız, mantarlı bifteklere, mezelere, çikolatalı pastalara ya da suflelere ?hayır? demek hiç
    de kolay değil. Zaten biz de bu tür besinleri tatilde asla yememeniz gerektiğini de söylemiyoruz. Ancak doyasıya değil, tadımlık yemenizde ısrar ediyoruz. Ne de olsa; azı karar çoğu zarar! Sofranızda nelere
    öncelik vermeniz gerektiğine gelince… Karpuz, kavun, armut, şeftali, elma, domates, salatalık, yoğurt, bal istediğinizi seçebilirsiniz. Bu meyve sebzeler sadece
    lezzetli değil, aynı zamanda sizi içten koruyan bir güneş kalkanı görevi de görüyorlar. Güneş ışığı gibi bazı etkenler, hücreleri zedeleyen agresif etkili oksijen molekülleri olan serbest radikallerin üretimini artırıyor. Ayrıca vücutta üretilen C ve E vitaminleri de UV ışınları yüzünden yıkılıyor. A,C, E
    vitaminleri ve selenyum ise; serbest radikalleri kontrol altına alıyor. Ayrıca, bulunduğumuz bölgenin suyu da ishal gibi sağlığınız üzerinde olumsuz etki
    yapabiliyor. İşte bu noktada, musluk suyundan ve bu sudan yapılan buzlardan kaçınarak sağlığınızı koruyabilirsiniz.

    4 – Cildinizi güneşten koruyun

    Sırf bronz bir görünüme kavuşmak uğruna erken yaşlanmak, güneş yanıklarıyla savaşmak ya da cilt kanseri olmak istemezsiniz değil mi? O halde, bu
    önerilerimizi mutlaka uygulayın: Cildinizi güneşten korumanın en etkili yolu, güneş kremleri hiç kuşkusuz! Cildinizi güneşin zararlı etkilerinden korumak için en
    az 30 koruma faktörlü bir ürünü tercih ediniz.
    Cildiniz güneşe alıştıkça koruma faktörü oranını yavaş yavaş düşürebilirsiniz. Cildin, kimyasal UV filtrelerini tamamen emebilmesi için en az yarım saate geçmesi gerekiyor. Dolayısıyla mutlaka güneşe çıkmadan önce kremlenmeye özen gösterin. Bu uygulamayı gün içinde, özellikle deniz ya da havuzdan çıktıktan sonra birçok kez yapmayı da ihmal etmeyin. Dikkat etmeniz
    gereken bir başka nokta da; güneşlenme saatleri. Güneş ışınlarının en dik geldiği 11.00 – 15.00 saatleri arasında kesinlikle güneşlenmeyin. Uzmanlar, sağlıklı
    güneşlenmek için en ideal zamanın sabah ve akşam saatleri olduğuna dikkat çekiyorlar. Beyaz tenliyseniz ilk gün en fazla 15 dakika güneşlenin. Buğday tenliyseniz 20 -30 dakika, esmer tenliyseniz 40 dakika güneşin altında kalabilirsiniz. Sonraki günler bu süreyi yavaş yavaş artırabilirsiniz. Yanıkların
    daha çabuk oluşabileceği omuz ve sırt bölgenizi korumak amacıyla da, kumsalda tişört veya benzeri rahat kıyafetler giymenizde yarar var. Ayrıca, güneşten gözlerimiz de hasar görüyor. Alınabilecek tek
    önlem ise, doğru seçilmiş gözlüklerle güneşten korunmak. Doktorlar, gözlerinizi güneşin zararlı etkilerinden korumak için uygun güneş gözlüğünü seçmek, bunun yanı sıra göz çevresinde meydana gelebilecek hasarları ortadan kaldırmak için çeşitli kozmetik ürünlerinden de yararlanmanız gerektiğine dikkat çekiyorlar. Güneş çarpmasına karşı sokağa şapkasız çıkmamanız gerektiğini hatırlatmamıza bile
    gerek yok herhalde?

    5 – Sağlıklı ve deliksiz uyuyun

    Deliksiz bir uyku, tatilinizi zinde ve sağlıklı
    geçirmenizi sağlıyor. Ancak siz, artan sıcaklarla birlikte genellikle uykuya yakın saatlerde kola ve bira gibi soğuk içeceklere rağbet ediyorsunuz, değil mi? Oysa uzmanlar, özellikle horlama ve solunum sorunu gibi rahatsızlıklarınız varsa, yatmadan 3 -4 saat öncesinde bu gibi sıvılarla besin alımını durdurmanızı öneriyorlar. Aksi taktirde kan göbek çevresinde toplanıyor ve vücudunuz hâlâ çalışma ihtiyacı hissediyor. Tabii bu da uykunuzu sabote eden en önemli
    nedeni oluşturuyor. Yapılan araştırmalara göre; aşırı çay ile kafein tüketimi vücutta sıvı kaybına yol açıyor ve uyarıcı etkilerinden dolayı rahat bir uyku süreci yaşamanıza engel oluşturuyor. Eğer çaya kahveye düşkünseniz, son yılların trendi bitki çaylarını ve kafeini azaltılmış kahveleri deneyebilirsiniz pekala. Bunların yanı sıra klimalar da ortamdaki doğal havayı kuruttukları için zararlı olabiliyorlar. Genelde
    yatmadan önce odayı klimayla soğutup yatarken kapatmak daha yararlı bir yöntem olarak görülüyor. Ya da yattıktan sonra kısa bir süre daha açık tutabilirsiniz.
    Ayrıca, uyumadan önce ılık bir duş almanızda da yarar var. Bu sayede günün yorgunluğunu üzerinizden atabilir, gözenekleri açılan cildinizin gece boyunca nefes almasını sağlayabilirsiniz. Deliksiz bir uyku
    için uzmanların bir diğer önerisi de, meditasyon ve nefes alma teknikleri gibi rahatlatıcı egzersizler.

    6- Alkol tüketimini abartmayın

    Yakıcı güneşin altında buz gibi soğuk bira içerek
    serinlemek hoş bir fikir gibi gelebilir. Akşam da,
    yemekle birlikte alınan iki kadeh kırmızı şarap hiç de
    fena olmaz doğrusu, değil mi? Ancak uzmanlar,
    sıcaklarda alkol tüketimi konusunda dikkatli olmanız
    gerektiğini vurguluyorlar sık sık. Her mililitre alkol
    vücuttan suyun atılmasına ve dolayısıyla sıvı
    ihtiyacının artmasına neden oluyor. Çünkü alkol,
    vücudun fazla su kaybetmesini engelleyen anti diüretik
    hormonu bloke ediyor.
    Dolayısıyla, özellikle ısının hayli yüksek olduğu
    saatlerde serinlemek amacıyla alkol almanız tansiyon düşüklüğü, hazımsızlık ve uykusuzluk gibi pek çok sağlık soruna yol açabiliyor. Bira, şarap gibi mayalı içkilerden akşam saatlerinde sadece bir kadeh
    içmenizde ise hiçbir sakınca yok.

    7- Yanınıza ilâç almayı unutmayın

    Alerjiler, mide bulantısı, mantar enfeksiyonları,ateş, karın, kulak, ya da sırt ağrısı… Hastalıkların hep kış mevsiminde ortaya çıktığını düşünürüz. Yaz
    mevsiminde ise bizi sadece deniz, güneş ve kumsal gibi güzelliklerin beklediğini. Oysa, hastalık yaz kış demeden, tatilde de kapımızı çalabiliyor. Tatilinizi kumsal yerine yatakta geçirmek istemiyorsanız; kronik bir hastalığınız olsun ya da olmasın, size
    gerekebileceğini düşündüğünüz ilaçları mutlaka yanınıza alın. Gittiğiniz tatil beldesinde eczane veya benzeri bir sağlık kuruluşu bulamayabilirsiniz. Yanınıza neler almanız gerektiğine gelince… Ağrı kesici, ateş düşürücü ve sindirimi rahatlatan ilâçlar
    ve ilk yardım malzemeleri. Ancak, her sorununuzda ilâçlardan medet ummanız da gerekmiyor hiç kuşkusuz. Şifalı bitkilerin gücünden de yararlanabilirsiniz
    pekala. Örneğin, yanınıza sindirimi rahatlatan, ağrıları hafifleten bitki çayları da
    bulundurabilirsiniz. Yanınızda bulundurmanız gereken bir başka önemli malzeme de; sivrisineklere karşı maddeler olmalı. Unutmayın ki, sivrisinekler yazın azıyorlar! Dolayısıyla, sivrisinek kovucu makineler, spreyler ve losyonlar, tatilde yanınıza alacaklarınız listesinde mutlaka bulunsun.



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz