Diğer
    Ana SayfaGüzellikTürkiye'nin estetik raporu açıklandı!

    Türkiye’nin estetik raporu açıklandı!

    -

    03012014 estetik5Meme küçültme üst sıralardayken 2011‘de meme büyütme ameliyatları daha yukarı çıktı. Bu değişimin nedeni sizce nedir?

    ISAPS istatistiklerinde meme dikleştirme ve meme küçültme işlemleri ayrı başlıklar olarak verilmiş. Aslında ikisini tek bir başlıkta toplamak daha doğru bir yaklaşım. Çünkü kadınlar sadece meme büyüklüğünden değil, sarkıklığından da şikayet ediyor. Her meme küçültme ameliyatı, aynı zamanda meme dikleştirme ameliyatıdır. Bu şekilde bakarsak, meme küçültme/ dikleştirme ameliyatlarının sayısının meme büyütme ile hemen hemen aynı olduğunu görüyoruz. Küçültme ameliyatları azalmış değil ancak büyütme ameliyatlarının sayısı arttı.

     

    Minimal girişimlerde ise dünyada ve Türkiyede en çok yaptırılan işlem botoks. En çok kimler, ne amaçla yaptırıyor?

    Botoks ya da daha doğru ismi ile nörotoksin uygulamaları tüm dünyada en fazla yapılan estetik girişim. En çok yüzde oluşan mimik çizgilerini azaltmak amacı ile kullanılsa da, çok farklı uygulama alanları mevcut. Bunlar arasında aşırı terlemelerin önlenmesi, migren tedavisi, yara izlerinin azaltılması, çenenin inceltilip yüz şeklinin ovalleştirilmesi, microbotox uygulamaları ile ince kırışıklıkların giderilmesi, derideki gözeneklerin küçültülmesi, boyundaki sarkmaların azaltılması ve dekolte estetiği sayılabilir. Yüz kırışıkları için botoks yaptıran hastaların önemli bir bölümü orta yaş ve üzerindeki kadın hastalar. Ancak diğer uygulamalar için farklı yaş gruplarından hastalar da başvuruyor; erkek hastaların sayısı da giderek artıyor. Botoksun en büyük sorunu yanlış uygulamalar. Doğru yerlere uygun dozlarda uygulanmadığında mimiklerini kaybetmiş donuk yüzlere, kötücül bir ifadeye yol açıyor. İyi bir sonuç alabilmek için hem bilgili ve deneyimli, hem de estetik algısı yüksek bir hekim tarafından yapılması gerekiyor.

    - Advertisement -

     

    Kesisiz işlemlerin cerrahi operasyonlara olan oranı da her geçen yıl artıyor. Kadınlar estetik cerrahiyi tercih etmemeye mi başladı? Sizce bunun sebebi nedir?

    Tüm dünyada cerrahi dışı estetik işlemlerde büyük bir artış yaşanıyor. Bu da ameliyat sayılarının toplam içerisindeki oranının düşmesine yol açıyor. Ancak gerçekte ameliyat sayılarında bir düşme değil, artış söz konusu. Bu artış, cerrahi dışı işlemlerdekine göre daha yavaş.

    Ameliyatsız işlemlerin kolay uygulanabilir olmaları ve kısa iyileşme süreleri birçok hasta tarafından tercih edilmelerini sağlıyor. Sonuçları öngörülebilir, daha az şişliğe ve morarmaya neden olurlar, etkileri hemen gözlenebilir, anestezi ve hastane ortamı gerektirmezler, hedeflenen bölgeye doğrudan etki ederler, ameliyatlara göre maliyetleri daha düşüktür.

    Yeni teknolojilerle üretilen dolgu maddelerinin sorunları ve riskleri oldukça azalmış durumda. Ancak yine de, ameliyat gerektiren hastalara ısrarla botoks ve dolgu yapmaya devam etmek, doğal olmayan görünümlere, şişmiş suratlara, ifadesiz yüzlere ve kötücül bakışlara yol açıyor. Ameliyatsız yöntemler doğru uygulandıklarında, kimsenin anlayamayacağı doğal sonuçlar veriyor. İşlemler sonrasında hastaların duyacağı iltifat Ne kadar değişmişsin değil, Ne kadar güzel görünüyorsun olmalı.

     

    Gelecek beş yıl içinde bu tercihlerin nasıl şekilleneceğini düşünüyorsunuz?

    Botoks ve dolgular gibi kesisiz yöntemlerin yükselişi hızlanacak. Bunlara yeni askı teknikleri ya da cilt gençleştirme işlemleri gibi yeni yöntemler de eklenecek. Kök hücre uygulamalarının çok önem kazanacağını düşünüyorum. Cildin yenilenmesini sağlayan kök hücre ve fibroblast kültürü işlemleri de yaygınlaşacak. Yeni geliştirilen ve selüliti tedavi edebilen Vaser sistemleri sayesinde yağ aldırma cerrahisine olan ilgi de yükselecek. Son yıllarda burun cerrahisi ile çok başarılı sonuçlar alınıyor. Bu da ameliyattan çekinenlerin daha çok ameliyat olmalarını sağlayacak. Meme protezlerinde alınan sonuçların giderek düzeltilmesi, bu ameliyatların da sayısını artıracak. Yağ enjeksiyonlarının da hızlı yükselişini sürdüreceğini düşünüyorum. Ülkemizde çok az yapılan yüz germe işlemlerinin de önümüzdeki yıllarda artacağı inancındayım. Sonuç olarak cerrahi teknikler iyi kullanılıp başarılı sonuçlar alındıkça, hasta konforu ve güvenliği gözetildikçe, yeni teknolojiler takip edilip yetkin bir şekilde uygulandıkça estetik girişimlere olan ilgi de artacak.



    Önceki İçerik
    Sonraki İçerik

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz