Yeni bir sezona uyanan Akdeniz’de güneş kavurmaya başlamadan ve plajlar tıka basa dolmadan gitmeniz için 6 gizli rota belirledik. Seçim sizin; ister deniz sezonunu açın, ister tarihin derinliklerine dalın…
Henüz okullar kapanmadığı ve hava sıcaklıkları fazla artmadığı için Akdeniz’in kıyı şeridinde turistlerin hasretle beklendiği ay; mayıs… Turizmcilerin bu hevesli bekleyişi, yüksek sezonda tatil yapmaktan kaçınanların sakin tatil ihtiyacı ile birleşince tadına doyulamaz mayıs tatilleri yaşamak da mümkün oluyor. Kafanızı dinleyip huzur bulacağınız bir mayıs tatili için bavulları toplamaya başlayın, ardından Akdeniz’in gizli cennet bahçelerini keşfedin.
PORTEKİZ-ALGARVE
Portekiz’in en güney ucunda yer alan Algarve bölgesi adını, “Batı Endülüs” anlamına gelen Arapça “el Garb el Endülüs”ten alıyor. Dört mevsim güneşli olmasının yanı sıra plajları ile de büyüleyen Algarve, 16 beldeden oluşuyor. Tenha koylar, muhteşem tepeler ve Atlantik okyanusunun yıkadığı yüzlerce kumsalın yanı sıra iç bölgelerde turizmin henüz dokunmadığı köyler yer alıyor. Portakal bahçeleri ve badem ağaçlarının görüntüsü, beyaz boyalı geleneksel evlerle kontrast oluşturuyor. Turistik kasabaların içinde en popüler olanlar Albuferia, Lagos, Villamoura, Alvor ve Tavira… En büyük şehir ise havalimanının da yer aldığı Faro. Yumuşak iklim koşulları Algarve Bölgesi’nde tüm açık hava sporlarının yapılmasını mümkün kılıyor. Su sporları, birinci sınıf golf kulüpleri, tenis ve binicilik bunlardan bazıları… Ayrıca doğa yürüyüşü parkurları, yunus gözleme ve kuş koruma alanları, her yaştan çocuğa hitap eden temalı parklar da seçenekler arasında yer alıyor. Yılda 3 bin saat güneş gören bu bölgeyi keşfetmek için bir araç kiralamanız öneriliyor. Algarve halkının yemeğe düşkün olmasının da etkisi ile bu bölgede yemek saatleri keyfe dönüşüyor. En güzel yemeği yemek için turistik kıyılardan biraz uzaklaşıp yerli halkın tercih ettiği restoranları keşfetmeniz gerekiyor. Tatildesiniz diye öğle yemeğini es geçmeyi düşünmeyin çünkü yöre halkı öğle yemeğine özel önem veriyor ve bu keyif yaklaşık 2 saat sürüyor. Yemekle adeta bir aşk ilişkisi yaşayan Portekizliler çoğunlukla et ve balığı tercih ediyor.
Nerede konaklamalı?
Marina Club Lagos Resort, konuklarına Meia
plajında lüks bir tatil sunuyor. 2 kişilik oda fiyatı:
90 Euro
www.marinaclub.pt
İSPANYA-SAN SEBASTIAN
İspanya’nın bu küçük kenti konuklarına muhteşem manzaralar, güneşli kumsallar, sıcakkanlı insanlar, bol seçenekli eğlenceler, zengin kültürel aktiviteler, dünyaca ünlü yemekler ve İspanyol ezgileri sunuyor. İspanya’nın kuzeyindeki Bask bölgesinde yer alan San Sebastian, modern hayat ile eski dünya ambiyansını bir arada bulunduruyor. Bölgenin üç ünlü plajı var; sakin Ondaretta, arkadaş canlısı Playa de Gros ve popüler Playa de la Concha. Şehrin etkileyici tarihi bölgesinde kafeteryalar, barlar ve lezzetli tapasların tadını çıkarabileceğiniz restoranlar yer alıyor. Santa Maria Kilisesi, San Vincente Kilisesi ve San Telmo Müzesi bu bölgede mutlaka uğranması gereken duraklar. Manzaranın tadına doymak ve bol bol fotoğraf çekmek isteyenlere ise Urgull ve Igueldo dağlarından körfezi seyretmeleri öneriliyor. Buen Pastor Katedrali’nin 75 metrelik kulesi de günün her saatinde farklı renklerle eşsiz manzaralar sunuyor. Şehrin tarihi meydanında sabah erken saatte sakin bir yürüyüş yapıp bir kahvaltı molası verebilirsiniz. Aynı meydan akşam saatlerinde ise eğlencenin merkezi oluyor. Burada yer alan kafeteryalarda özel şaraplardan içip, Bask bölgesinde pintxos adı verilen atıştırmalıkların tadına bakabilirsiniz. Önemli bir denizcilik geçmişi olan bu şehirde Denizcilik Müzesi’ni ve akvaryumu da unutmamak gerekiyor.
Nerede konaklamalı?
Sinema temalı Astoria7, San Sebastian Film Festivali teması ile dekore edilen farklı bir konsepte sahip. Odaların her birinin şehri ziyaret etmiş olan bir oyuncu veya yönetmene ithaf edilerek dekore edildiği otelde çift kişilik oda fiyatı:
124 Euro.
www.astoria7hotel.com
FRANSA-DIJON
Fransa’nın doğusundaki Burgonya bölgesinde yer alan tarihi şehir Dijon, tarih, sanat ve mimariye meraklı olanlar için adeta bir hazine… Ortaçağa ait yapıların en iyi korunduğu şehirlerden biri olan Dijon’u sadece yayalara ayrılmış sokaklarda yürüyerek gezebilme imkanı, şehirle aranızda daha sıcak bir bağ kurmanıza da olanak tanıyor. Turizm bürolarından ücretsiz şehir haritaları edinebilir, haritayı ve sokaklardaki işaretleri takip ederek size en uygun gezi rotasını belirleyebilirsiniz. Fransa mutfağının en iyi örneklerini ve en güzel şaraplarını sunan Dijon’un iddialı olduğu bir diğer konu da dünyaca ünlü hardalı. Müzeler bakımından çok zengin olan şehirde biftek ve hardal müzeleri de bulunuyor. Dijon’un mutlaka görmeniz gereken tarihi mekanı ise Dük Sarayı. 14. ve 15. yüzyıllarda düklerin yaşadığı saray, şimdi zengin bir sanat müzesi olarak hizmet veriyor. Dük Sarayı’na gitmişken kulesinden şehri izlemeyi de ihmal etmeyin. Dijon’dan ayrılırken hardal dükkanlarından sevdiklerinize hediye almayı unutmayın.
Nerede konaklamalı? Hotel Kyriad Gare, şehir merkezinde tüm tarihi mekanlara yakın olduğu için şehri daha kolay keşfetme olanağı sağlıyor. İki kişilik oda fiyatı:
80 Euro
www.kyriaddijon.com
İTALYA-PORTOFINO
Adını görünce hemen aklınızdan “I found my love in Portofino” dizelerinin dökülmesine neden olan aşk şehri; Portofino. İtalya’nın Akdeniz kıyı şeridinde bulunan liman kenti Portofino’da otellere ve plajlara yürüyerek gitmek mümkün. Meraklıları için bir motosiklet kiralamak da iyi bir seçenek. Portofino’da mutlaka görülmesi gerekenler listesi kabarık ancak rotanız öncelikle liman ve kumsallar olmalı. Muhteşem manzaraların sizi tembelleştirmesine izin vermeyin ve gününüzü buralarda tüketmeyin. Öncelikle 17. yüzyılda Cenevizliler tarafından inşa edilmiş olan Castello Brown Kalesi’ne tırmanabilirsiniz. Beldenin hemen yukarısındaki tepede konumlanan kalenin harika bir bahçesi var. Bu bahçe, Portofino’yu kuş bakışı izlemek ve fotoğraf çekmek için ideal bir mekan. Sonraki rotalarınız ise San Giorgio Kilisesi ve Feneri ile St. Martin Kilisesi olmalı. Dünyaca ünlü isimlerin de tatil tercihleri arasında yer alan Portofino’da liman çevresinde dizili onlarca restoranda İtalyan mutfağının tüm lezzetlerini bulmak mümkün. Ancak yemek saatlerinizi İtalya’ya göre ayarlamayı unutmayın; öğle yemeği 14.00- 16.00 arasında, akşam yemekleri ise 20.00’den önce başlamıyor. Özel şarapların yanı sıra, kahvelerin ve İtalyan dondurmalarının tadına bakmayı da unutmayın. Daracık sokaklarda yan yana dizilmiş küçük butikler ve sanat galerileri sizin için yeterli olmazsa, daha fazla alışveriş seçeneği için feribotla komşu belde Santa Margharita’ya geçebilirsiniz.
Nerede konaklamalı?
Portofino’nun küçük limanı üzerinde bulunan birkaç otelden biri olan Albergo Nazionale’de çift kişilik oda fiyatı:
200 Euro
ww.nazionaleportofino.com
HIRVATİSTAN-SPLIT
Hırvatistan’nın başkent Zagrep’ten sonra en büyük ikinci şehri olan Split, 1700 yıl öncesine uzanan tarihiyle bölgenin en yaşlı şehri olmasıyla da tanınıyor. Tarihi kalıntıları ile Dünya Kültür Miras Listesi’ne giren şehrin tarihi merkezinin en çarpıcı yapısı Roma İmparatoru Diocletianus’un M.S. 295’te inşa ettirmeye başladığı Diocletian Sarayı. Split’in kültürel ve tarihi yapılarının çoğu Diocletian Sarayı’nın yüksek surlarının içinde yer alıyor. Bunların içerisinde müzeler, ulusal tiyatrolar, arkeolojik kalıntılar, eski kiliseler ve çarşılar bulunuyor. Split’ten feribot ile Solta, Brac, Hvar ve Vis gibi doğal güzellikleri ile büyüleyen adalara gitmek de mümkün. Kendi havaalanı da bulunan ve yazın turistlerin akınına uğrayan Brac adasının özelliği, nesiller boyunca birçok ünlü heykeltıraşa malzeme olmuş taşlarının oldukça parlak ve yumuşak, özel bir yapıda olması. 500 yıllık yerleşimin olduğu Havar adası ise taş sokakları, begonvilleri ile tam bir Akdeniz adası. Split’in mutfağında İtalyan etkisi hakim. En ünlü yemekler ise kalamar veya karides ile hazırlanan risotto. Bir diğer özel yemek Cevapi ise soğan ve özel bir peynir eşliğinde servis edilen köftelerden oluşuyor.
Nerede konaklamalı?
Diocletaian Sarayı’na bir dakika mesafedeki Hotel Marmont’ta iki kişilik oda fiyatı:
130 Euro
www.marmonthotel.com
YUNANİSTAN-PARGA
Muhteşem Yüzyıl dizisi ile birlikte adını yeniden hatırladığımız Sadrazam İbrahim Paşa’nın doğduğu yer olan Parga, bu sene Türkiye’den çok fazla turist çekecek gibi görünüyor. Parga, Yunanistan’ın kuzeybatısındaki Preveze kentine bağlı bir sahil kasabası. Doğal güzellikleri, eşsiz kumsalları, zeytinlikleri ile Yunanistan’ın Epirus bölgesinin mücevheri olarak tanımlanıyor. Kasabanın dar sokaklarının her iki tarafına dizilmiş tavernalar, kasabaya kuşbakışı bakan Parga Kalesi ve Valtos plajı turistlerin ilgisini çeken mekanların başında yer alıyor. Parga’dan çevre kıyılara tekne yolculukları da düzenleniyor. Kasabaya 25 dakika mesafedeki Nekromanteio antik kalıntıları tarih meraklıları için mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor. Ana karaya bağlı olmasına karşın şehir yerleşimi ve mimarisi nedeniyle bir ada olduğu izlenimi veren kasabada çok sayıda plaj ve deniz sporlarını tercih edenler için seçenekler de bulunuyor. Zeytinlik manzarası ile gözleri okşayan Parga’nın yöresel zeytinyağı ise damakları tatlandırıyor. Parga’dan ayrılırken sevdiklerinize çok özel zeytinyağlı sabunlar ve zeytin ağaçlarından oyulmuş hediyelik eşyalar götürebilirsiniz.
Nerede konaklamalı?
Valtos plajına bakan Parga Princess Butik Otel, Paxi ve Antipaxi adalarının olağanüstü manzaralarını da sunuyor. Çift kişilik oda gecelik:
80 Euro
www.parga-princess-hotel.gr
Formsante Dergisi Mayıs 2011 Sayısı