Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. M. Fatih Evcimik, “Yaz farenjiti ve koronavirüs, ateş, kuru öksürük, halsizlik gibi benzer şikayetlerle seyrettiği için birbirine karıştırılıyor. Ancak iki hastalık arasında bariz farklar da var” açıklamasında bulundu. Peki, yaz faranjiti ile koronavirüs arasındaki farklar nelerdir?
‘HER BOĞAZ AĞRISI KORONAVİRÜS DEĞİLDİR’
Hastada göğüs ağrısı, tat duyusunda azalma varsa mutlaka koronavirüs açısından değerlendirilmeli” dedi.
Koronavirüs ile akut farenjitin birbirine karıştırıldığına dikkat çeken Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. M. Fatih Evcimik “Yaz aylarında havaların ısınmasıyla sıklıkla klimaya maruziyet ve aşırı soğuk içeceklerin sık tüketilmesi yaz farenjitine neden oluyor. Yaz farenjitinin belirtilerinden ateş, boğaz ağrısı, kuru öksürük, halsizlik, baş ağrısı koronavürüs ile aynı seyreden en sık karşılaştığımız belirtilerdir. Bu nedenle iki hastalık son dönemde çok karıştırılıyor” açıklamasını yaptı.
Koronavirüs enfeksiyonunun oluşturduğu şikayetlerin kişiden kişiye farklılık gösterebildiğini aktaran Evcimik, “Sıklıkla ateş, kuru öksürük ve halsizlik görülüyor. Daha nadir olarak boğaz ağrısı, baş ağrısı, nefes darlığı, koku ve tat almada azalma, ishal ve konjuktivit gibi belirtilerle de karşılaşabiliyoruz” diye konuştu.
YAZ FARENJİTİ VE COVİD-19 ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR?
Öncelikle nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi daha çok alt solunum yolu problemi düşündüren şikayetler varsa mutlaka hekime başvurup koronavirüs açısından değerlendirilmesi tavsiyesinde bulunan Evcimik, “Basit şikayetler dediğimiz halsizlik, kuru öksürük, ateş durumunda hastanın öncesinde soğuğa maruziyet öyküsü varsa (klima veya soğuk içecek gibi) bu rahatsızlıklar yaz farenjitinden kaynaklanabilir” bilgisini verdi.
MASKE TAKILIYKEN BURUNDAN NEFES ALIN
Özellikle maske kullanımı ile insanların ağız solunumuna yöneldiğini söyleyen Evcimik, “Bu durum boğazda kurumaya ve farenjit oluşumuna neden oluyor. N95 maske kullanımında bu problem daha yoğun hissediliyor. Maske kullanımı esnasında da burun solunuma devam edip buna alışkanlık haline getirmeliyiz” uyarılarında bulundu.
Süper taşıyıcı dediğimiz hiçbir belirti vermeyen korona pozitif hastalarda bu tip şikayetlerin görülebileceğini dile getiren Evcimik, “Eğer önceden kişi koronavirüs hastası ile temas ettiyse veya hastanın hipertansiyon, kalp yetmezliği, kronik akciğer rahatsızlıkları gibi ek hastalıkları varsa mutlaka koronavirüs testi yaptırmalı. Yaş olarak 65 yaş üstü olanlar dahil hafif şikayetler olsa da koronavirüs tehlikesi sebebiyle doktora başvurularak araştırma yapılması gerekiyor” değerlendirmelerinde bulundu.
15 DAKİKA GÜNEŞLENİN, MEYVE TÜKETİN
Yaz aylarında kalabalık ortamlardan mümkün olduğu kadar uzak durulması gerektiğini vurgulayan Evcimik, sözlerini şöyle sonlandırdı;
“Bu yaz diğer yazlardan daha dikkatli olmamız gerekiyor. Minimum temas, sosyal mesafe, maske kullanımına dikkat ederek, kapalı alanlarda da uzun süre kalmamalıyız. Ayrıca D vitamini açısından 15 ila 20 dakika güneş maruziyeti, bağışıklık sistemini güçlendiren mevsim meyvelerinin tüketilmesi hem yaz farenjiti hem de koronavirüs enfeksiyonundan korunma açısından faydalıdır.