Yeni Trend: Evde Hipnoz

ESİN ALTUĞ EĞRİLMEZ

"Masmavi bir gökyüzü altında, bir sahil ya da göl kenarında, elma ağaçlarının altında, bir hamakta uzanırken, denizin dalgaları yada kuş sesleri eşliğinde; "kendime güvenim tam", "öfkeli değil sakinim", "huzursuz değil dinginim", "derin nefes alıyorum". CD çalarımdan gelen telkinleri dinlerken mışıl mışıl uykuya dalıyorum…" Evde hipnoz programını uygulayanlar yaşadıklarını bu cümlelerle özetliyorlar.

Gerçekten de, panik atak, sosyal fobi, başarısızlık korkusu, öfkeyi kontrol edememe gibi psikolojik kökenli rahatsızlıkların tedavisinde hipnoz uygulamaları gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Yeni trend ise. uygulanan programa bağlı CD ve DVD'lerle evde terapiye devam etmek. Biz de bu trendi araştırdık, uygulayanlara neler yaşadıklarını sorduk.

Hem bilinci hem bilinçaltını eğitmek için…
"Bir Günde Panik Atağa Son" ve "Bir Günde Sigara Bırakma" gibi hipnoz terapi programlarının uygulayıcısı Hipnoterapist Dr. Ofelya Cabral, zamanında kendisinin de bir panik atak hastası olduğunu ve bu yöntemle sağlığına kavuştuğunu söylüyor. Dr. Cabral'a göre bu program özellikle İngiltere ve ABD'de 12 yıldır yaygın olarak kullanılıyor ve 100 hastadan ortalama 95'inde başarı sağlanıyor; Cabral " Çoğu terapi programı ya sadece zihni yada sadece bilinçaltını eğitiyor. Bu da tek kanatla uçmak gibi bir şey. Biz hem bilinç hem de bilinçaltıyla çalışıyoruz" diyor.

Dr. Cabral özellikle, tedavi edilmeyen depresyon, anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıkların panik atağa dönüşebileceğini vurguluyor. Erken tedavi sürecinde ise hipnoterapinin oldukça başarılı sonuçlar verdiğini belirtiyor.

21 gün boyunca dinleniyor…

Hipnoz bilinçli dikkatimizin bir noktada toplanması anlamına geliyor. Meğer çok sevdiğimiz bir müziği dinlerken, bir konuyu öğrenmeye çalışırken, arkadaşımızı can kulağınızla dinlerken aslında hipnozdaymışız! Hipnoz gün içinde girip girip çıktığımız bir halmiş… Hipnoterapi de, hipnozun tedavide kullanılması anlamına geliyor. Yaşamımızı olumlu yada olumsuz etkileyen kişilik özelliklerimiz, tercihlerimiz, hayata bakış tarzımız kısaca bizi biz yapan her şey bilinçaltımızda arşivlenmiş durumda ve yaşamımızda karşılaştığımız pek çok sorunun kaynağı bilinçaltında. Yani sorunu kalıcı olarak çözmek için bilinçaltı programlarını değiştirmek, bunu yapabilmek için "bilinçaltının dilini" konuşmamız gerekiyor.
Dr. Cabral, bilinçaltının dilinin alfa dalgası olduğunu, hipnozdayken de, beynimizin alfa dalgasında çalıştığını anlatıyor. Müzik ve yumuşak bir ses tonuyla yapılan imgelemeler ile gevşeyerek bu dalga boyuna ulaşıyor, ihtiyacımız olan telkinler bu CD'ler vasıtasıyla bilinçaltımıza yerleşiyormuş. Cabral'a göre CD'ler farklı şekillerde kullanılabiliyor. Kişi probleminden eminse ihtiyacı olan CD'yi seçip, seansa katılmadan dinleyebiliyor. Bir diğer seçenek ise, programı hipnoterapist eşliğinde uygulamak. Ayrıca hipnoterapiste devam eden hastalar için de terapiyi desteklemek amacıyla CD'ler kullanılıyor. Sonuçların kalıcı olması için hipnoz CD'lerini 21 gün boyunca her gün bir kez dinlemeniz tavsiye ediliyor.

Haberin devamı 2009 Mart sayımızda…