Kadınların büyük bir çoğunluğu ya dudağından memnun değildir ya da burnundan. Kimi baseninden kurtulmak ister kimi de göbeğinden. Bu şikayetler o kadar tanıdıktır ki… Fakat bunun dışında bir de kenarda köşede kalmış çoğu zaman ilginç gelen ama detaylarla neredeyse tüm görünüşü değiştiren estetik operasyonlar vardır. Küçük bir dokunuşla kadınları mutlu etmeyi başaran detay estetiklerle tanışmaya hazır mısınız?
DİZ ESTETİĞİ
Dizler kadınlarda stratejik öneme sahip bölgelerden bir tanesi. Genel bir bakışta bacak bölgesinde ilk göze çarpan nokta, ortadaki yerleşimi nedeni ile dizler oluyor. Giyilen kısa elbise ve eteklerle bazı ayakkabı tasarımları dizlerin bu fonksiyonunu daha da ön plana çıkarıyor. Prof. Dr. Ferit Demirkan, “Dizlerin yapısal estetik sorunları arasında ortopedik sebeplere dayalı eğrilikler, dizin hemen üstü veya altındaki aşırı incelmeler ve asimetriler sayılabilir. Bu tür durumlarda kamuflaj cerrahisi denilen enjeksiyon teknikleri uygulanabiliyor. Vücudun farklı yerlerinden alınan yağ dokusu, gerekirse kök hücreye dönüşme potansiyeli olan hücrelerle zenginleştirilerek bacaklar arzu edilen şekle ulaşıncaya kadar bir veya iki seans uygulanabiliyor. Yüzde uygulanan dolgu maddelerinin daha kalın ve uzun etkili bir versiyonu da aynı amaçla kullanılabiliyor, ancak bu maddeyi belli aralıklarla tekrar etmek gerekiyor” diyor. Kadınların çok büyük bir kısmının şikayetçi olduğu konu ise diz çevresindeki yağlanma ve kalınlaşmalar 
oluyor. Bunun iki sebebi bulunuyor; birincisi vücut tipi lenfoid yapıda olan kadınlar, kiloları basenden başlayarak ayak bileklerine kadar olan bölgeden alıyorlar. Bu kadınlarda vücudun üst kısmı şaşırtıcı şekilde ince görünebiliyor. Ancak bütün uyluk, diz çevresi ve baldır genişliyor. Bazen lenfatik hastalıklarla da karışabilecek bu durumun çaresi liposuction ameliyatı oluyor. Klasik liposuction’ın yanısıra diz kapağı ve ayak bileği çevresinde lazer liposuction ile daha da iyi sonuçlar alınabiliyor. Hastanın yaşı 40’ın altındaysa ve sigara içmiyorsa cildin liposuction sonrası kendini toparlaması kolay oluyor. Ayrıca LPG cihazları da bu konuda yardımcı olabiliyor. Diz çevresindeki kalınlaşmaların ikinci sebebi ise uyluk bölgesi cildinin yaşla beraber esneyip içerdiği yağlı tabakalarla beraber aşağı düşmesi oluyor. Prof. Dr. Ferit Demirkan, “Diz cildi, diz kapağına daha yapışık olduğu için uyluk sarkması diz çevresinde duruyor ancak dizin görüntüsünü de değiştiriyor. Bu durumun nispeten hafif olduğu kişilerde lazer veya radyofrekans ile uyluk cildini sıkılaştırabilecek işlemler bir miktar liposuction ve LPG ilavesi ile faydalı olabiliyor. Ancak ilerlemiş vakalarda bunlara ilaveten bir uyluk germe ameliyatı da gerekiyor. Uyluk germe ameliyatında diğerlerinden farklı olarak deri çıkarıldığı için bir yara izi kalması kaçınılmaz oluyor. Bu yara izi duruma göre sadece bacak iç yüzünde kalabileceği gibi, kasıklardan başlayarak popo altına kadar uzaması da gerekebiliyor” diyor. Dizlerle ilgili başka bir sıkıntı cilt yüzeyindeki lekeler ve kırmızı damarlanmalar olabiliyor. Bu sorunlar uygun dalga boyunca yüzeysel lazer uygulamaları ile giderilebiliyor. Devamı diğer sayfada
ELLER
Yaşla birlikte ellerdeki kırışıklıkları gidermek de giderek zorlaşıyor. Fakat bu sorundan kurtulmak için her yeni gün farklı bir yöntem ortaya çıkıyor. Bu yeni yöntemlerden biri de Endopeel. Kırışıklıklar ve yüz hatlarındaki bozukluklar için geliştirilen bu yöntem, ellerde de uygulanıyor. Ellerin, yaşın gizlenemediği organ olduğunu söyleyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Sacit Karademir, bu nedenle el estetiğinin son dönemde önem kazandığını söylüyor. Karademir, “El estetiği önemli bir konu çünkü insanın yaşını ele veren bir organı. Yaşlandıkça ciltte lekeler oluşuyor cildin altında damarlar belirginleşiyor ve cildin altındaki yağ dokusu eridiği için cilt inceliyor ve oluklar oluşuyor. İlk başta elin yaşlanması önemsenmiyor ama eğer vücutla orantısız olarak yaşlanmışsa ya da hasta diğer yerlerini gençleştirmişse o zaman elin yaşlılığı göze batıyor. Vücudun diğer görünmeyen bölgeleri ameliyatla ya da liposuctionla tedavi edilip gençleştirilirken elin tedavi yöntemleri sınırlı. Çünkü bir cerrahi girişim yok. Elleri gençleştirmek için kullanılan yöntemler arasında endopeel yer alıyor” diyor. Endopeel yöntemi uygulanırken ilk olarak uygulanacak bölge işaretleniyor. Sonra ince iğne uçlu şırınga ile hem bu alanların tam orta noktasına hem de lifting yapılması hedeflenen yöne doğru iki kere enjeksiyon yapılıyor. Direkt kas içine enjekte ediliyor. Her bir noktaya yaklaşık 0.05 ml’lik enjeksiyonlar yapılıyor. Uygulamanın hemen 10 dakika sonrasında fark görülebiliyor. Yöntem aynı zamanda boyun, elmacık kemikleri, kaş, göz çevresi, dudak, dekolte germe, selülit tedavisi, kasık germe, popo kaldırmada da kullanılabiliyor.
DİŞ ESTETİĞİ
Vücudun birçok bölgesine uygulanabilen botoks artık diş eti kusurlarında da kullanıyor. Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, diş etlerinin renk ve seviyesinin sağlıklı bir gülüş için önemli kriterlerden olduğunu belirtiyor. Kışlaoğlu, “Estetik bir gülümsemenin yalnızca beyaz, düzgün dişlerle değil, bu dişlere uyumlu diş etleri ile mümkün ve estetik diş eti uygulamalarına ‘pembe estetik’ deniyor” diyor. Sağlıklı diş etinin açık pembe renkte, dişe ve kemiğe sıkıca yapışmış olup, portakal kabuğuna benzer parlak ama pütürlü bir görünümü olduğunu vurgulayan Kışlaoğlu, diş eti bölgesinde en çok karşılaşılan sorunun, gereğinden fazla görünen ya da asimetrik diş eti seviyeleri olduğunu belirtiyor. Estetik diş hekimliği uygulamalarından olan Gingivoplasti ile diş etlerini düzeltmek mümkün. Bu yöntemde, lokal anestezi uygulanarak lazerle fazlalık olan bölge çıkarılıyor. Diş Hekimi Kışlaoğlu, cerrahi uygulamaya rağmen gülümseme sırasında diş etlerinin görünmesi durumunda burun deliğinin altındaki iki noktaya botoks uygulandığını, böylece ifade değişikliği olmaksızın üst dudağın bir miktar düşüp diş etlerinin görünmediğini belirtiyor. Devamı diğer sayfada
AYAK BİLEĞİ
Kalın ayak bileği de en az kalın bacaklar kadar rahatsız edici olabiliyor. Birçok kadın ayak bileğinin kalın olması nedeniyle etek giymekten çekiniyor. Bu da hem sosyal hayatı zorlaştırıyor hem de kadınların kendine olan güvenini sarsıyor. Oysa ayak bileğini inceltmenin de çeşitli yöntemleri bulunuyor. Bu yöntemlerden biri de slim lipo yöntemiyle yapılan ayak bileği inceltme yöntemi. Superplast Estetik Cerrahi Kompleksi’nden Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Levent Taşçı, “Lazer teknolojisi damar, sinir, tendon gibi yapılara zarar vermediğinden slim-lipo operasyonu ile komplikasyon riski yok denecek kadar azalıyor. Böylece çoğu cerrahın korkulu rüyası olan özellikle ayak bileği bölgesindeki yağ dokusu rahatlıkla eritilerek alınıyor” diyor. Slimlipo’yu diğer yöntemlerden ayıran en önemli özelliği yağ dokusu alınan bölgedeki cildi de gerginleştirebiliyor olması. Genel anestezi kullanılmadan yapılan bu işlemden sonra gündelik yaşama kolayca dönülebiliyor. Operasyondan sonra morarma, şişme, ödem olmuyor. Yöntem ayrıca kalçalar, bacak önleri-arkaları ve diz içleri için de kullanılabiliyor. Kalın bilekler, çizme giymeyi engelleyen baldırlar, bacakların tüm görüntüsünü bozan diz içleri ve bacak içleri lazer lipoliz yardımıyla yok edilebiliyor.
KEPÇE KULAK
Görüntü açısından bazılarını rahatsız eden kepçe kulak sorununda, kulağın baş ile yaptığı açı normalden daha geniş oluyor. Kepçe kulak probleminde kulaklar normale oranla öne doğru daha açık duruyor. Kepçe kulak, halk arasında, çocuğun anne karnındaki bozuk duruşu ya da uyku esnasındaki yanlış yatışından dolayı olduğu düşünülse de pek gerçeği yansıtmıyor. Diğer taraftan kulak kepçesi içindeki kıkırdak kıvrımlarının belirgin olmaması, kulak kepçesinin iç yüzeyinin kıvrımsız, bir bakıma kaşık gibi görünmesine de yol açarak kulak estetiği açısından hoş olmayan bir görünüm oluşturabiliyor. Magicplast’dan Op. Dr. Mustafa Ali Yanık, “Kulak şekli, bebeklik döneminden itibaren gelişmeye başlıyor ve 5-6 yaşına kadar gelişimini tamamlıyor. Bu yaşlardan itibaren çocuklar okulla birlikte sosyal bir hayatın da içine girmiş oluyorlar. Yeni bir ortamda, yeni bir arkadaş çevresi edindikleri için ilişki içinde oldukları insanlar da artıyor. Kepçe kulak problemi olan çocuklar, girdikleri yeni çevrede, arkadaşlarının kepçe kulaklarıyla ilgili eleştirilerinden, alay edilmesinden, kepçe kulaklarını konu alan esprilerin yapılmasından ruhsal olarak etkileniyorlar. Hatta bu etkilenme sonucunda ileriki yıllarda erkeklerde saçları kısa kestirememe, kadınlarda saçlarını hep açık bırakıp toplamama şeklinde estetik kaygılar ve aşağılık kompleksi gelişebiliyor” diyor. Kepçe kulak ameliyatı diğer bir deyişle otoplasti ameliyatı, çocukluk çağındaki kişilerde genel anestezi altında yapılıyor. Daha ileriki yaşlarda genel anestezi verilmeden, sadece kulak uyuşturularak lokal anestezi yöntemiyle de yapılabiliyor.
Estetik kulak ameliyatı, kulak kepçesinin arka yüzünden yapılıyor. Bu yüzden, iz kalma ve izin görünme olasılığı en düşük olan ameliyatlardan. Ameliyat, her bir kulak için yaklaşık yarım saat sürüyor. Kepçe kulak estetiği ameliyatında, kulak kıkırdaklarının olması gereken kıvrım hatları inceltilerek ya da zayıflatılarak kıvrılması kolay hale getiriliyor, kıkırdaklara uygulanan kalıcı iç dikişler ile kıkırdak kıvrımları oluşturularak yeniden şekillendiriliyor ve yine iç dikişler ile kulak kepçesi arkaya doğru yatırılıyor. Kepçe kulak ameliyatı lokal anestezi ile yapıldığında ise ameliyatın bitiminden hemen sonra hasta evine dönebiliyor. Uyuşturucu ilacın etkisi yaklaşık 3-4 saat sürüyor, etkisi geçmeye başladığında hafif bir ağrı hissediliyor. Kepçe kulak estetiği ameliyatı bittiğinde kulaklar bandajla sarılıyor. Bu bandaj, üç gün sarılı kalıyor. Üç gün sonraki kontrol sırasında bandajlar açılıyor. Bandajlar açıldıktan sonra aynı gün banyo yapılabiliyor. Her ameliyatta olduğu gibi kepçe kulak estetiği ameliyatı sonrasında da kulaklarda morarma ve şişme oluyor, yaklaşık bir hafta içinde bu sorunlar azalarak kayboluyor. Kepçe kulak estetiği sonrası üç ay boyunca kulağı çekme, öne doğru kıvırma ve katlama gibi hareketlerden korunmak gerekiyor.
İPLE KEPÇE KULAK ESTETİĞİ
İple kepçe kulak estetiği ameliyatı oldukça yeni bir uygulama alanı. Mantık olarak yüz bölgesinde uygulanan iple askı yöntemlerine benziyor. Op. Dr. Mustafa Ali Yanık, “İple askı yöntemi ile otoplasti ameliyatı lokal anestezi altında yapılıyor. Ameliyat esnasında ağrı-sızı hissedilmiyor. Ortalama ameliyat süresi 15-20 dakika oluyor. İple askı yöntemi özellikle kaliteli ve hastada reaksiyon oluşturma riski olmayan malzemelerle yapılıyor” diyor.
Nilgün Yıldız
Formsante Dergisi Ekim 2011 Sayısı