Formsanté

2013 güzellik takvimi

ocak-2013-estetik-resim-1

fModada olduğu gibi estetik dünyasında da trendler değişiyor. Yeni içerik ve uygulama yöntemleriyle maksimum güzellik sunmayı hedefleyen 2013 estetik trendlerini sizin için araştırdık. Yeni yılda estetik cerrahiye yön verecek olan “Altın Harmoni” kuralını da uzmanına sorduk.

Teknolojik gelişmelerle birlikte estetik sektöründeki uygulamalar da sürekli yenileniyor. Ameliyatsız ve ameliyatlı estetik yöntemlerinde bu yıl hangi uygulamaların öne çıkacağını M-Onep Etiler Kliniği’nden Dermatolog Dr. Ömür Tekeli ve Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Murat Özdemir formsanté okurları için anlattı.

CİLT BAKIMINDA MEDİKAL ÜRÜNLERİN PAYI ÇOĞALACAK
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de artık kadınlar hem gıda hem de kozmetik ürün alırken ürünün etiketine dikkat ediyor. Dr. Ömür Tekeli, 2013’te içeriklerin önem kazanacağını söylüyor. Dr. Tekeli, bir içeceğin veya yiyeceğin bitkisel içerikli olmasının, onun illa yararlı olduğu anlamına gelmediğini belirtiyor: “İçerikler önem kazanacak ve cilt ürünlerini kokusuna, ambalajına göre değil, içeriklerine bakarak kullanacağız. Biz doktorlar da tedavilerimizi destekler nitelikte ürünlerle hastalarımızı desteklemiş olacağız.”

CİLT GERME İÇİN AMELİYATSIZ YÖNTEMLER YÜKSELİŞTE
Estetik cerrahinin en başarılı operasyonlarından biri olarak gösterilen cilt germe ameliyatı, yeni teknolojiler sayesinde ileri yaşlara öteleniyor. Dr. Ömür Tekeli, 2013’te de monopolar radyofrekans teknolojisi ile tek seansta cildi daha gerginleştirip sıkılaştıracak Thermage gibi uygulamaların artacağını söylüyor ve ekliyor: “Bunun dışında aslında leke tedavisi, gözenek sıkılaştırma gibi alanlarda kullandığımız lazerlerin cilt yenilemedeki etkilerini de tecrübe ettiğimiz için, farklı dozlarda anti-aging amaçlı kullanıyor olacağız.”

BOTOKS KULLANIMI TAHMİNLERİN ÜZERİNDE ARTACAK
Uzmanlar botoksun, hem estetik cerrahların hem de dermatologların gözde uygulaması olmaya devam edeceğini belirtiyor. Dr. Tekeli, 2013’te en ciddi yükselişin yine botoks kullanımında olacağını beklediklerini söylüyor. Amerikan Estetik Plastik Cerrahi Derneği’nin geçtiğimiz aylarda yapılan toplantısında botoks kullanımındaki artışın bir önceki yıla oranla yüzde 1247 olduğu belirtildi.

SAÇLARA PRP DESTEĞİ
Dr. Ömür Tekeli, anti-aging amaçlı uygulanan PRP’nin saç köklerini uyarmak, yeni saç çıkışını desteklemek ve var olan kökleri güçlendirmek için kullanılacağını anlatıyor. Yüksek E vitamini içeriğiyle son yılların gözde bakım ürünü argan yağı maskeleriyle de desteklenen saç güçlendirici PRP bakımında, stres, sık sık kilo alıp vermek, düzensiz beslenmek ve kuaför uygulamaları dolayısıyla güçsüzleşen saçlar için bakım desteği sunuluyor.

SOĞUTARAK İNCELTEN SİSTEM
Bölgesel incelmede soğutarak incelten sistem Zeltiq, kısa süreli ve dinlenme gerektirmeyen bir uygulama olarak yükselişini sürdüreceğe benziyor. Vücuda zararı olabilecek ya da faydasının gözlenemediği birçok radyo frekans uygulaması kullanılmayacak.

Devamı diğer sayfada

YENİ İÇERİK VE UYGULAMA YÖNTEMLERİ İLE MAKSİMUM GÜZELLİK
Ameliyatsız estetikte botoksla birlikte en sık kullanılan yöntem olan dolguların yepyeni içeriklerle kullanım alanları genişlerken; ödem, morluk gibi etkilerin en aza indirgenmesi amaçlanıyor. Dr. Tekeli, dudak kontürünü belirginleştirme, Nasolabial çizgiler denilen burun kenarlarından dudaklara inen kırışıklıklar ile derin kırışıklıkların doldurulması dışında birçok yeni kullanım alanı keşfedilen dolguları anlatıyor:
Kaşa şekil vermek: Kaşın altına koyulabilecek küçük miktarlar, bakışlarda derinlik sağlama konusunda başarılı sonuçlar verebiliyor.
Elmacık kemiklerini belirginleştirmek: Sıklıkla uygulanan, kişinin güzelliğini daha ilgi çekici hale getirmek için yapılabilecek ya da hızlı zayıflamalarda çok genç yaşlarda bile ortaya çıkabilen elmacık kemiklerindeki erimelerde bu yönteme başvuruluyor. Yüz, sonucun en hızlı olarak alındığı bölgelerden biri olarak kabul ediliyor.
Göz çevresindeki kırışıklıklar: Botoksun yeterli gelmediği ve tedavisi için geç kalınmış göz çevresi kırışıklıklarında çok küçük miktarlarda uygulanan dolgular, göz çevresindeki ince derinin neminde ve kalitesinde belirgin artış sağlıyor.
Akne izleri: Vaktiyle derin izler bırakmış ve belirginleşmiş çukurların içlerinin, tek tek doldurulması hedefleniyor.
Yüzdeki asimetrinin giderilmesi: Kaza veya travma sonucu oluşan deformitelere karşı yüz, diğer yarısıyla simetrik olacak biçimde doldurulabiliyor.

ocak-2013-estetik-resim-2MONA LISA TABLOSUNDA ALTIN ORAN
Mona Lisa tablosunun boyunun enine oranı Altın Oran’ı veriyor. Mona Lisa’nın yüzünün etrafına bir dikdörtgen çizdiğinizde ortaya çıkan dörtkenar bir altın dikdörtgendir. Op. Dr. Özdemir, bu dikdörtgeni, göz hizasında çizeceğiniz bir çizgiyle ikiye ayırdığınızda yine bir Altın Oran elde edeceğinizi anlatıyor. Leonardo Da Vinci’nin bu sanat eserinde matematiği kullanarak eserine daha derin bir anlam kattığını belirten Op. Dr. Özdemir, güzellik kavramını matematiksel kalıplarla anlatıyor: “Doğada her şey bir sayısal değere karşılık gelir. Matematiğin eski kuramcıları da doğanın işleyiş yasalarını, varoluş ve nedenleri açıklamak için sayıları kullandı. Buldukları kimi evrensel kodları ise Altın Oran, Altın Sarmal, Phi sayısı, Fibonacci Dizilimi gibi sayıların dizilim kalıplarıyla açıkladılar. Örümcek ağlarının örgüsü Arşimed Spirali’ne; papatyaların büyümesi, ışığın yansıması Fibonacci Dizilimi’ne; salyangoz kabuğu, kozalak biçimi Altın Sarmal’a örnektir. Bu matematiksel kalıplar, insan bedeninde ideal oranı hesaplamak için de kullanılmıştır. Eski Mısır rölyefleri, Antik Yunan ve Roma sanat eserlerinde oldukça belirgin olan bu uyum prensibi, 1,618 olan Phi sayısına dayanır. Bu sayının bulunduğu orantı, tüm çağlarda mimari ve plastik sanatlarda harmoni ile estetiğin belirtisi olarak kabul edilmiştir. Bir sanat eseri ya da doğada izlemekten hoşlandığımız ve uzun süre izlediğimizde dahi bıkkınlık yaratmayan güzelliklerin temelinde ‘Altın Harmoni’nin izleri vardır.”

ocak-2013-estetik-resim-3“ALTIN HARMONİ” YAKLAŞIMIYLA MONA LISA GÜLÜMSEMESİ
Güzelliğin gizli kuralı oran ve uyumun ön planda olduğu “Altın Harmoni” yaklaşımının 2013’te estetik cerrahiye yön vereceği öngörülüyor. Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Orhan Murat Özdemir, “Altın Harmoni”nin yüzde oranları birbirine en uyumlu hale getirecek şekilde bir dizi dokunuş olabileceği gibi, planlanan tek bir işlemin yüzün diğer kısımlarıyla bütünleşecek şekilde yapılmasıyla da sağlanabildiğini anlatıyor.
Op. Dr. Özdemir, “Altın Harmoni; Altın Oran Prensibi’nden ilham alan ancak daha geniş sanatsal ve matematiksel bir anlayışı ifade ediyor. Pitagoras; doğada güzel bulunanın anlamlı sayısal tekrarlar ve orantı sayesinde övgüyü hak ettiğini söylüyordu. Antik çağlardan günümüzdeki teknolojik tasarımlara kadar ilham kaynağı olan Altın Harmoni; günümüzde estetik operasyonların planlanmasında da kullanılıyor” diye anlatıyor.

“Altın Harmoni” yaşlılıkla birlikte bozulmaya başlıyor Op. Dr. Orhan Murat Özdemir, yaşlılık belirtilerinin “Altın Harmoni”yi bozacağını ve bunlarla savaşılması gerektiğini söylüyor. Üstelik kadınların beğenmediği birçok estetik operasyonun ise bu yaşlılık belirtilerinin bir uyum ve oran gözetmeksizin ortadan kaldırılmaya çalışıldığında meydana geldiğini ekliyor. Bir kısım gençleştirilirken vücudun kalanıyla uyum bozuluyor; buna da “Anti Harmoni” deniyor. Estetikte sadece “Altın Harmoni” yasaları değil kişinin karakteri, sosyo-kültürel durumu, yaşam tarzı ile uyumlu bir planlama yapmak gerekiyor.

Devamı diğer sayfada

“Altın Harmoni” ile doğal ve zamansız güzellik
Aslında yüzümüzde beğenmediğimiz yeri tarif ederken bilerek ya da bilmeyerek “Altın Harmoni” oranlarına uygun bir değişim istiyoruz. Op. Dr. Özdemir, “Altın Harmoni”yi “Estetik cerrahinin vardığı nokta bu uyumu yüzümüzde yakalamamıza yardımcı oluyor. Dahası estetik cerrahınız istenen burun ameliyatı, yüz germe, dolgu uygulamalarında ‘Altın Harmoni’ prensibini uygularsa, doğal ve zamansız bir güzellik elde edersiniz. İnsanlar sizi çekici bulur ama bunun nedenini tam olarak da açıklayamaz. Tıpkı yüzünde tek tek her yeri güzel olan kimi insanların bize çekici gelmezken daha mütevazı ölçülerin kombininin (iri olmayan gözler, ince dudaklar gibi) çekici gelmesi gibi” şeklinde açıklıyor.

İnsan bedeninde “Altın Harmoni” her zaman bulunur mu?
Hayır. Özellikle de yüzü “Altın Harmoni” oranlarına sahip kişiler hemen tüm kültürel değerlendirmeleri aşarak güzel kabul ediliyor. Yüzde “Altın Harmoni” estetikte mükemmelin temsili olarak gösteriliyor. Jessica Alba, Charlize Theron, Megan Fox, Rihanna, Adriana Lima, Liz Hurley gibi ünlülerde bu oran bulunuyor.

ocak-2013-estetik-resim-4ADIM ADIM “ALTIN HARMONİ”
BURUN: Yüzde estetiği belirleyen organ. Yüzün diğer organlarına ve tamamına oranı yüz güzelliğinde önemli yer tutuyor. Alınburun- çene üçgenindeki bölgenin yaklaşık 1/3 oranında birbirine yakın dengede olmasına dikkat ediliyor. Kulak ile burun, aynı paralel eksende ve yaklaşık uzunlukları birbirine yakın olmalı. Aynı şekilde; burnun eni, iki burun kanadı arasındaki mesafeden fazla olmamalı; burun sırtı, kaş kavisi ile uyum içinde paralel olmalı. Bu oranları sağlamak için burun küçültülebiliyor, büyütülebiliyor, ucu kaldırılıp indirilebiliyor veya burun uzatılıp kısaltılabiliyor.
ALIN: Düz bir alnınız var ise yağ enjeksiyonları ile alın konveks bir şekle getirilebiliyor. KAŞLAR: Düşük kaşlar, botoks ya da minik germe operasyonlarıyla kaş ucunun mesafesi artırılarak gözler açığa çıkartılabiliyor.
YANAKLAR: Yaşlı bir yüz ise sarkmış olan yanaklar asılarak kaldırılabiliyor, şişman görünümlü yanaklar daha zayıf görünümlü hale getirilebiliyor.
DUDAKLAR: Anatomik olarak üst dudak hafifçe alt dudağın (1-2 mm) önünde yer alıyor ve alt dudak üst dudağa göre daha kalın oluyor. Bu oran dolgularla güvenli bir şekilde sağlanabiliyor ya da Eros Yayı Estetiği ile hem kalıcı bir dolgunluk hem de kıvrım kazanması hedefleniyor.
ÇENE: Çene geride ise dolgularla desteklenebiliyor. Fazla çıkıntılı ve erkeksi (kadınlar için) ise törpülenebiliyor.
KULAKLAR: Kepçe kulak görünümü basit bir operasyonla giderilebiliyor.

Deran ÇETİNSARAÇ

Formsanté Dergisi Ocak 2013 Sayısı

Exit mobile version