Formsanté

Diyetisyenler bahara nasıl hazırlanıyor?

nisan-2013-yuzlesme-resim-1

Herkesin baharı karşılama yöntemi farklı… Kimi gardırobunu yeniliyor, kimi evini köşe bucak temizliyor. Bazıları ise önce bedenini ve zihnini temizlemeyi tercih ediyor. Beden ve ruh sağlığını düşünen formsanté kadınlarına rehberlik edebilmek için biz de işin uzmanlarına baharda nasıl yenilendiklerini sorduk.

nisan-2013-yuzlesme-resim-2Beslenme ve Diyet Uzmanı SAFİYE TAŞ Universal Ege Sağlık Hastanesi
Bahçemde bedenimi ve zihnimi dinlendiriyorum

“Kış boyunca kapalı ortamlarda bulunmak beni bedensel ve ruhsal olarak olumsuz etkiliyor. Bahar gelmeye başladıkça sabah gün ışığının odama girmesi, kuşların cıvıl cıvıl seslerinin odamı doldurması, güne daha dinç, daha pozitif başlamamı sağlıyor. Doğa beni rahatlatıyor ve bedenimi tüm olumsuzluklardan arındırıyor. Ancak metropol hayatında doğayla sürekli iç içe olmak mümkün olmadığından, en azından evde olduğum vakitlerde ağaçlar ve çiçeklerle ilgilenebilmek için bahçeli bir evde yaşıyorum. Kışın pencereden izlemekle yetinebildiğim bu bahçe, baharın gelmesiyle akşamları kitap okuyarak vücudumu ve zihnimi dinlendirdiğim bir alan oluveriyor. Hafta sonu gündüzleri ise bahçeyle ilgilenmek, kışın hareketsizliğini üzerimden atmamı sağlıyor. Ağaçları, çiçekleri budamak, toprakla ilgilenmek negatif enerjimi atıyor; bu sayede baharı dinamik bir şekilde karşılıyorum. Hafta sonu mutlaka deniz görmeliyim, güneşin suya yansıması kışın en özlem duyduğum şeylerden biri…

Havaların ısınması ile bu özlemimi gidermeye başlıyorum. Hafta içi gündüz bilgisayar, telefon ve diğer elektronik eşyalardan uzak durmam pek mümkün olmadığı için yaz-kış, akşamları bilgisayar başında çok vakit geçirmiyorum. Hafta sonları ise, iş bitiminde telefonlarımı kapatıp, önce sahilde yaklaşık bir saatlik yürüyüş yapıyorum. Bu beni radyasyondan olduğu kadar, stresten de uzaklaştırıyor. Yürüyüş sonrası mevsim sebze ve meyvelerinin ağırlıklı olduğu, yoğurt, çavdar ekmeği, mantar, bitter çikolata, tavuk veya balıktan oluşan düzenli alışveriş listemi tamamlıyorum. Sonrası yine beni hep rahatlatan yemek pişirme eylemi… Benim günlük yaşam enerjim mutfaktan, besinlerle ilgilenmekten geliyor. Bahar geldiğinde salatalar ve sebze yemekleri vazgeçilmezlerim oluyor. Güne zinde başlamak için haftada en az iki gün mutlaka sabah kahvaltımda bu salataya yer veriyorum. Salatayı orta boy kırmızı elma, bir küçük boy havuç, altı-yedi yaprak roka, dereotu, üçdört dal maydanoz, altı-yedi adet çeri domates, bir tatlı kaşığı elma sirkesi, çeyrek limonun suyu, bir çay kaşığı soya sosu, bir tatlı kaşığı zeytinyağı ile hazırlıyorum. Salatanın içerdiği her besinin antioksidan özelliği var. Böylece toksinleri atmanıza yardımcı oluyor.”

nisan-2013-yuzlesme-resim-3Uzman Diyetisyen YEŞİM ÇELİK Memorial Şişli Hastanesi
Aşırı karbonhidrat tüketmekten kaçınıyorum

“Mevsim değişiklikleri döneminde herkeste olduğu gibi halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları, uyku isteği, hafıza kaybı, mutsuzluk, stres gibi şikayetleri maalesef ben de yaşıyorum. Bu olumsuz etkileri yaşamamak için bu dönemde çok fazla karbonhidrat (şeker) içeren yiyeceklerden, pilav ve makarna tüketmekten kaçınıyorum. Daha çok lif içeren yiyecekler yemeye özen gösteriyorum. Günde iki porsiyon meyve tüketiyorum. Ekmek olarak da hep tam tahıllı olanları tercih ediyorum. Güne mutlaka kahvaltı ederek başlıyorum. Ancak haftada iki gün standardın dışına çıkıyorum. Armudu rendeleyip, yulaf ve müsli ile karıştırıyorum, biraz süt biraz da kuru üzüm ekliyorum. Bu karışım bağırsaklarım için çok faydalı, hem de güne daha zinde ve enerjik başlamamı sağlıyor. Probiyotik özellikteki yiyecek ve içecekleri düzenli tüketmeye bu dönemde daha çok dikkat ediyorum. Yatmadan bir-iki saat önce bir bardak kefir veya bir adet probiyotik yoğurt tüketiyorum. Bu daha iyi uyumama yardımcı oluyor ve bağışıklık sistemimi güçlendiriyor. Enerji vermesi için mutlaka günde bir kez üç kayısı, iki hurma, küçük bir avuç kuru üzüm veya kuru dut tüketiyorum. Bu şekilde hem vücudumun tatlı ihtiyacını karşılıyorum hem de kan şekerimin hızla yükselmesi sonucu tekrar yemek yeme isteğimin oluşmasını engelliyorum. Miktarını da geçmediğim için kilo problemi yaşamıyorum. Haftada bir kez kilo kontrolümü yapmayı da ihmal etmiyorum. En az 1,5-2 litre sıvı almaya özen gösteriyorum. İki-üç gün; dört yemek kaşığı yoğurdun içerisine bir adet kırmızı taze biber, 1/2 demet maydanoz ve dereotu, üç adet dövülmüş ceviz, kekik ve nane ekleyip bir öğünde tüketiyorum. Arada bir bu tür besinleri tüketmek yavaşlayan metabolizmayı hızlandırıyor. Beslenme bir yaşam şekli ve doğru zamanda doğru besinleri doğru ölçülerde tüketmek hem formda hem de zinde kalmamızı sağlıyor.”

Devamı diğer sayfada

nisan-2013-yuzlesme-resim-4Diyetisyen AYÇA ILICA MURAT Amerikan Hastanesi
İyot kokusu kendimi iyi hissettiriyor
“Baharın gelip doğanın renklenmesi benim soframı da renklendiriyor. Kış aylarının kurubaklagillerinin etli ve salçalı yemekleri yerini renkli sebzelere, zeytinyağlı yemeklere bırakıyor. Ege Bölgesi’ndeki dostlarımızdan gelen enginarlar, taze fasulye, kabak, patlıcan ve semizotu bu aylarda vazgeçilmezlerim… Kış boyunca yeterince yediğimiz portakalın, muzun ve elmanın artık yavaş yavaş yerini çağla, erik, çilek, kiraz ve yenidünya alıyor. Kışın en favori içeceği salep ve bozaydı benim için ama artık naneli limonata… Şerbetli ve çikolatalı ağır tatlılar yerine serinlik hissi veren sorbeler, dondurulmuş yoğurtlar ve tabii ki yaz meyveli dondurmalar geliyor. Çalışma saatlerinin dışında doğanın uyanışını kaçırmamak için hafta sonları İstanbul yakınlarındaki sakin, doğası harika yerlerde vakit geçirmeye çalışıyorum. Küçük bir kızım var ve temiz hava bizden çok onun için önemli. Polonezköy bu anlamda iyi bir seçenek. Denize yakın yerlerde de vakit geçirmek benim için çok keyifli. Özellikle güneşin yüzünü gösterdiği şu günlerde biraz iyot kokusu kendimi iyi hissetmemi sağlıyor. Bu sene kendime yeni bir hedef koydum, daha önceki yıllar sadece sahilde yürüyüş yapıyordum ama bu sene bisiklete de binmek istiyorum.”

nisan-2013-yuzlesme-resim-5Beslenme ve Diyet Uzmanı GİZEM KESERVURAN Medical Park Göztepe Hastanesi
Beş günlük beslenme kürü yapıyorum

“Günlük yaşamımda, hava durumu değişikliklerinden olumsuz etkilenebiliyorum. İşte bahar yorgunluğu diye adlandırdığımız bu durumu rahat atlatabilmek, enerjimi artırmak için gün içinde iki-üç fincan yeşil çayımı mutlaka içiyorum. Onun dışında akşamları gün aşırı hazırladığım bir çay karışımım var; yedi günlük kür şeklinde uyguluyorum… Bir poşet mate/yeşil çay, bir tatlı kaşığı tane karabiber, iki-üç ince dilim taze zencefil, beş yaprak taze nane, dört adet defne yaprağı, çeyrek kabuk tarçın, üç dilim portakal kabuğu, dört-beş adet tane karanfili bir litre sıcak suda demleyip iki-üç fincan içiyorum. Bağışıklık sistemimi güçlendirmek adına her gün bir adet kivi yiyorum. Yoğurt ve kefir tüketimimi artırıyorum. Bir süreliğine filtre kahve, siyah çay gibi içeceklerden uzak duruyorum. Ayrıca beş günlük beslenme kürü yapıyorum, bir hafta ara verip ikinci kürü uyguluyorum. Bu kürde sabah kahvaltımı tam tahıllı ekmek, keçi peyniri ve yeşil çay ile yaptıktan sonra öğle öğününde sadece yoğurtlu sebze salatayı (havuç, semizotu, patlıcan, biber, kereviz gibi), bol baharat ve toz zencefil ile tüketiyorum. Öğleden sonra ara öğünde bir adet kivi ve bir adet yeşil elma yiyorum. Akşam yemeğinde ise balık ızgara veya bonfile ızgara ile yanında sadece sebze garnitür tüketiyorum. Haftanın beş günü hayatımda egzersiz yüzme-koşucycling- pilates var.”

nisan-2013-yuzlesme-resim-6Uzman Diyetisyen NAZLI ACAR Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Üç günlük detoks yapıyorum
“Üç gün gibi kısa bir sürede toksinlerimden arınarak bahara ‘merhaba’ demenin keyfini yaşıyorum. Toksinlerden arınmak için öncelikle; en az 2,5 litre su içiyorum, sigara ve alkol kullanmıyorum, bol oksijen almak için pazar günleri açık havada yürüyüş yapıyorum, detoks günlerimde et ve kahve tüketmiyorum, renk renk sebze ve meyve tüketiyorum. Yeşil çay olmazsa olmazlarımdan… Bahar mevsimi boyunca her ayın ilk üç günü detoks yaparak yeni aya yenilenerek başlıyorum. Üç günlük detoks diyetimde probiyotik yoğurt, kefir, haşlama sebze, meyve, yağsız mevsim salata, tam buğday ekmeği, çiğ badem gibi gıdalar tüketiyorum. Bir de detoks içeceğim ve çorbam var. İçeceğimi üç salatalık, bir havuç, 100 gram ıspanak, bir yeşil elma, bir kırmızıbiber, bir limon ile hazırlıyorum. Çorbayı ise iki adet kabak, iki diş sarımsak, bir kuru soğan, bir adet havuç, bir adet domates, iki yemek kaşığı yeşil mercimek, maydanoz, dereotu, az tuz ve iki su bardağı su ile pişiriyorum. Kimyon-karabiber ile tatlandırıyorum.”

Yaprak ÇETİNKAYA

Formsanté Dergisi Nisan 2013 Sayısı

Exit mobile version