Türkiye’nin tescilli güzellerinden biri olan Hande Subaşı, güzelliğinin yanında oyunculuk ve sunuculuktaki yeteneğiyle de kendini ispatlamayı başarıyor. Her zaman doğallıktan yana olduğunu söyleyen ve bunu hayatının her alanına taşımaya çalışan Subaşı ile yaşama dair birçok şey konuştuk.
Her gün farklı insanlarla vakit geçirmekten hoşlanmıyorum. Belirli insanlarla çok sık görüşüyorum.
Şu sıralar neler yapıyorsunuz?
Bu aralar yoğun bir tempoda çalışmıyorum, bu sayede kendime daha fazla vakit ayırıyorum. Şu an kesinleşen bir proje yok. Gelen teklifleri değerlendiriyorum, içime sinen, güzel bir proje olunca çalışmaya başlayacağım.
Bu dönemde yapmak isteyip yapamadığınız şeylere de vakit ayırabiliyor musunuz?
En azından biraz daha kafama göre gezebiliyorum. Yurt dışına ve şehir dışına daha rahat çıkabiliyorum. Çünkü çalışırken istediğiniz yerlere istediğiniz zamanlarda gitmek pek mümkün olmuyor. Sadece 1-2 günlük kaçamaklar yapabiliyorsunuz. Dizi olduğunda ise hiçbir yere kıpırdayamadığım için bu dönem benim için bir hediye sayılır.
Bazen sağlıksız besleniyorum
Nasıl besleniyorsunuz?
Aslında hep aynı tarzda besleniyorum. Beslenme konusunda çok özel birşey yapmıyorum. Her şeyden yiyorum. Üç, beş gün üst üste sağlıksız beslendiğimde vücut kendini gösteriyor, bu dönemden sonra biraz daha dikkatli olmaya çalışıyorum. 3-4 gün sebze tüketmediysem bunun farkına varıp, ona dikkat ediyorum. Daha çok sebze ve meyve ağırlıklı besleniyorum. Kırmızı et ve balık tüketiyorum. Suyu çok bol içmeye çalışıyorum. Hamur işi, kızartma, fast food tarzı beslenmeden de çok uzak duramıyorum.
Kilo sorunu yaşadığınız oldu mu?
Yıllardır kilom aynı, sadece 7-8 yıl önce 4-5 kilo daha zayıftım. Yaşım ilerledikçe kilom da yavaş yavaş arttı ama çok kilo alıp verme gibi sorunlar hiç yaşamadım. Çok uzun zamandır kilom en fazla 1-2 birim oynuyor.
Sporda disiplinli değilim
Spor yapıyor musunuz?
Uzun zamandır spor yapamıyorum ama yürüyüşü çok seviyorum. Mümkün olduğu kadar yüzmeye çalışıyorum. Yazı yüzerek geçiriyorum. Geçen yıl ilk defa pilatese başladım. Spor yapma konusunda disiplinli değilim çünkü ya tatilde ya da yoğun olabiliyorum. Bu dönemlerde sporu doğal olarak aksatıyorum. Fakat düzenli spor yapmak bedenimde ve psikolojimde büyük değişiklikler yaratıyor. Devamı diğer sayfada
Doğal insanları seviyorum
Durgun, içine kapanık biri misiniz?
Genel itibariyle sakin biriyim. Deli dolu bir tip değilim ama dışarıdan çok soğuk biri gibi algılayabiliyorlar. Çoğunlukla insanlar beni yakından tanıdığında ‘yanlış tanımışız’ diyebiliyor. Sevdiğim, tanıdığım insanların yanında daha eğlenceliyim. Ama genel olarak çocukluğumdan beri sakin biriyim.
Nasıl insanlarla daha kolay iletişim kurarsınız?
Art niyet sezmemem lazım. Ne bana ne de başkalarına karşı arkadan konuşan, kin besleyen insanlarla yakın olmaktan hoşlanmıyorum. Doğal insanlarla olmaktan hoşlanıyorum. Sevecen, iletişim kuran kişilerle olmayı seviyorum. Enerjisi yüksek kişilerle olmak kendi hayatınıza da yansıyor. Az ve öz arkadaşlıklarım var.
Güzellik sizin için ne anlam ifade ediyor?
Doğuştan bir mükafat mı denir bilemiyorum ama benim için değişken bir durum. Her gün kendimden memnun olarak uyanmıyorum ya da aynaya her baktığımda kendimi güzel bulmuyorum. Benim de zaman zaman kendimi beğenmediğim oluyor ama genelde güzel olduğumu düşünüyorlar (gülüyor). Güzellik göreceli bir kavram ama karşınızda çok güzel bir kadın olsa da konuşması, bakışı, davranışı kafanızda yarattığınız o düşünceyi bir anda yerle bir edebiliyor. O yüzden bu duruma iç güzellik deniliyorsa iç güzelik önemli. Kadın biraz daha doğal olmalı. Ben de öyle olmaya çalışıyorum. Bir insanın en doğal hali en güzel halidir diye düşünüyorum.
Aynaya baktığınızda beğendiğiniz ya da beğenmediğiniz yerleriniz var mı?
Aslında günden güne değişiyor. Özellikle birşey yok ama burnumu çok sevmiyorum çünkü lise yıllarında burnuma bir darbe aldım ve şeklinin değiştiğini düşünüyorum. Burnumdaki kemik sivrilmeye başladı. Ama hem doğallıktan yana olduğum için hem de ameliyat değişikliğine çok açık olamadığım için burnumu yaptırmayı hiçbir zaman düşünmedim. Bazen ne yaparsam yapayım kendimi hiç beğenmeyebiliyorum. Bazen de en paspal, yataktan yeni kalkmış halimi bile sevebiliyorum.
Cilt bakımında nelere dikkat ediyorsunuz?
Cildim için özel bir maske uygulamıyorum. Yıllardır en çok dikkat ettiğim şey temizlik. İş dışında az makyaj yapmaya ya da hiç yapmamaya özen gösteriyorum. Makyajdan hemen sonra yüzümü temizliyorum. Doktorumun verdiği dermokozmetik ürünleri sabah ve akşam uyguluyorum. Göz çevresi için kırışıklık giderici, C vitamini içeren bir ürün kullanıyorum. Bu bakımlara erken yaşta başlamak gerektiğine inanıyorum.
Her gün kendimden memnun olarak uyanmıyorum ya da aynaya her baktığımda kendimi güzel bulmuyorum. Devamı diğer sayfada
Saçlarınıza nasıl bakıyorsunuz?
Saçlarımı son bir yıldır boyatıyorum çünkü beyazlarım çok fazla. Olabildiğince rengini değiştirmeden, kendi saç rengimde boya kullanıyorum.
Vücudunuz için yaptığınız özel uygulamalar var mı?
Düzenli şekilde kese yapıyorum ve cildim çok kuru olduğu için duştan sonra mutlaka nemlendiriyorum.
Yakınlarda evlilik planı var mı?
Evliliğe sıcak bakan biriyim ama plan yapmakla olmuyor. Birlikte olduğunuz kişiyle ortak alınan bir karar. Olacağı zaman kendiliğinden oluyor zaten. Ne siz ne de o, ne kadar program yaparsanız yapın, olmayacaksa olmuyor. Ben de doğru zamanı bekliyorum.
Nişanlandığınız doğru mu?
Hayır, böyle bir şey yok. Galiba biraz da uzun ilişkiler yaşamamdan dolayı bana ne zaman biriyle olsam nişanlandı gözüyle bakıyorlar. Hep evliliği düşünüyorum dediğim için de genelde hep nişanlanmışım gibi düşünülüyor (gülüyor). Ama böyle bir şey yok.
Çok hareketli, sürekli konuşan bir erkeği hiçbir zaman hayal etmedim. Erkek dediğin biraz daha ağır olmalı.
Sizi etkileyecek erkek ne tür özelliklere sahip olmalı?
Tek bir şey yok. Kafanızda kurgulamakla olmuyor çünkü hayat böyle bir şey değil. Biraz daha kendim gibi olan insanlar çekici geliyor. Huy ve karakter de önemli. Çok hareketli, sürekli konuşan bir erkeği hiçbir zaman hayal etmedim. Erkek dediğin biraz daha ağır olmalı benim için. Nerde ne yapması gerektiğini bilen, kendine güvenen, doğal, samimi biri olmalı. Aslında bu sadece erkek arkadaş için geçerli değil. Normal arkadaşlıklarımda da böyle insanlarla birlikte olmayı seviyorum.
Alışveriş yapmayı seviyor musunuz?
Alışveriş yapmayı eskisi gibi sevmiyorum. Öğrencilik yıllarımda daha çok seviyordum. Farklı bir ülkede değişik neler görebilirim diye gezmeyi seviyorum. Özellikle son yıllarda ihtiyacım olduğu zaman alışverişe çıkıyorum. İncik boncuk bakmayı seviyorum. Yazlık kasabalarda kermes gibi kurulan tezgahları karıştırmak hoşuma gidiyor. İstanbul’da mağaza mağaza dolaşmayı, çok kalabalık, gürültülü yerlerde alışveriş yapmayı sevmiyorum. Sakin bir ortamda alışveriş yapmayı tercih ediyorum.
Bir kadın bakımlı olmalı, temiz olmalı ama onun dışında makyajı, saçı da doğal olmalı.
Dolabınızda vazgeçemedikleriniz var mı?
Vazgeçemediklerim arasında basic bluz, tişört ve pantolon var. Özellikle bir marka yok. Günlük giyimde Zara, Mango, Bershka gibi mağazaları seçiyorum. Yabancı markalar olduğu için bacak boyuma ve bedenime bu mağazalardan rahatlıkla pantolon bulabiliyorum. Kot pantolonda beğendiğim bir kalıp olunca ihtiyacım olsun, olmasın mutlaka alıyorum. Özel gecelere de tasarımcılardan giyinmeyi tercih ediyorum. Alışverişe çıktığımda da genelde evdeki kıyafetlerime benzer şeyler alıp, dönüyorum. Yeniliklere açık bir kişi değilim. Devamı diğer sayfada
Çok güzel yemek yapıyorum
Modayı takip ediyor musunuz?
Modayı çok takip ettiğimi söyleyemem. Eskiden bir şey moda olduğunda hep o tarz giyilirdi ama artık öyle bir zorunluluk kalmadı. Moda diye istemediğiniz bir şeyi giyinmek zorunda değilsiniz. Karışık giyiniyorum yani kısacası kafama göre giyiniyorum.
Yemek yapıyor musunuz?
Bir şey canım çektiğinde, saat kaç olursa olsun hiç üşenmem ve pişiririm. En güzel şehriyeli pilavı yapıyorum. Sebze yemeğini de güzel hazırlıyorum. Poğaça, kek de yapıyorum. Kısır çok severim ve güzel yaparım. Sık sık zeytinyağlı dolma pişiririm.
Kendinizi mutsuz hissettiğinizde ne yaparsınız?
O gün hiç dışarı çıkmayıp, evde vakit geçirmek kendimi kötü hissettiğimde iyi gelebiliyor. Boş boş yatmak, bir şeyler izlemek gibi. Suyu çok seviyorum ve eğer mümkünse böyle zamanlarda deniz kenarında olmaya çalışıyorum.
Uyku düzeniniz nasıl?
Uyku konusunda düzenli değilim. Erken setim varsa zaten o dönemlerde çok halim kalmıyor ve eve gidince hemen uyumak istiyorum. Ama ertesi gün işim yoksa geç vakte kadar oturmayı seviyorum. Çok erken uyuyan ve sabah erkenden güne başlayan biri değilim.
Tanınmak hayatınızı ne yönde etkiledi?
Çok izole bir hayat yaşamıyorum. İnsanlar bu halimi görmesinler diye düşünüp programımı bozmuyorum. Ama bazen çok da rahat olamıyorsunuz. Keyfiniz olmadığında birilerinin gelip sizinle konuşmaya çalışması zor oluyor. Fakat uçlarda yaşamadığım için normal hayatıma devam ediyorum.
Röportaj: Nilgün Yıldız Fotoğraflar: Murat Sargın Styling: Cristina Cosentino
Makyaj: Laura Mercier makyözü Şiar Selçuk Saç: MM Bahçecik Kuaför – Hasan Aktaş
Formsante Dergisi Şubat 2012 Sayısı