Formsanté

KÜÇÜK dokunuşlar BÜYÜK değişimler

agustos-2012-estetik-resim-1

Hep göbeğimizdeki fazlalıktan ya da yüzümüzdeki kırışıklıklardan şikayet edecek değiliz ya. Bazen kimsenin görmediği halde her aynaya baktığımızda gözümüze batan o ufak kusurla yaşamak da zor olabiliyor. Bu durumda ise devreye küçük ve farklı müdahaleler giriyor.

Bel gamzesi estetiği
Daha çekici bir vücuda sahip olmak isteyenlerin tercihi olan bel gamzesi estetiği ince kanüllerle yapılıyor.

Zayıflamada yeni bir yöntem
Soğuk hava dalgaları acı çekmeden fazlalıklardan kurtulmanıza yardımcı oluyor.

Kaş kaldırma
Genç bir görünüm için yapılan kaş kaldırma işleminde bazen botoks bazen de cerrahi müdahaleden yardım alınıyor.

Gıdı toparlama
Sarkan gıdıyı toparlamak için cerrahi müdahale istemeyenlerin yardımına ameliyatsız uygulamalar yetişiyor.

Burun ucu operasyonu
Daha güzel bir buruna sahip olmak için bazen küçük bir burun ucu operasyonu yeterli olabiliyor.

agustos-2012-estetik-resim-2❑ Bel gamzesi estetiği
Belde gamze için de estetik yaptırılır mı demeyin! Son yıllarda çok tercih edilen yöntemlerden biri de bel bölgesindeki gamzeler. Uzmanlar özellikle son yıllarda moda olan düşük bel pantolonlar ve mini bikini modelleri nedeniyle bu gamzelere olan ilginin arttığını belirtiyorlar. Venüs gamzesi olarak isimlendirilen bel gamzelerinin daha çok 18-30 yaş arasındaki kadınlar tarafından tercih edildiğini söyleyen Op. Dr. Hasan Fındık, “Venüs gamzesi hem erkekte hem de kadınlarda görülen hemen poponun üst kısımlarında bulunan iki gamzedir. Venüs gamzesi çekici olarak algılanıyor. Bele yapılan bu uygulama çoğunlukla genç kızlar tarafından tercih ediliyor” diyor.
Bele yapılan gamze estetiği her bir taraf için 20 dakika yani toplam 40 dakika süren bir işlem. Op. Dr. Fındık, “Gamzelerin simetrik olarak iki taraflı yapılma zorunluluğu bulunmuyor” diyor. Bu uygulama için gamzelerin yapılacağı bölgeye kürdan büyüklüğünde iğnelerle giriliyor ve deri altındaki yağa yönelik milimetrik büyüklükte bir liposuction işlemi gerçekleştiriliyor. Operasyondan sonra hasta kolaylıkla gündelik yaşamına dönebiliyor.

❑ Burun ucu operasyonu
En çok tercih edilen estetik operasyonların başında yer alan burun estetiğinde artık mükemmel küçük burunlar yerine yüzün geneliyle uyumlu, ameliyat olduğu anlaşılmayan doğal burunlar tercih ediliyor. 20’li yaşlarda burun estetiği için başvuranlarda daha küçük ve kalkık burunlar tercih edilse de, belli bir yaş üstündeki kadınlara burun ucuna yapılan küçük operasyonlar öneriliyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Çağrı Sade, “Burun ucu operasyonu lokal anestezi ile sedasyon altında yapılıyor. Bu işlem yaklaşık iki saat sürüyor. Dışarıdan hiçbir iz görünmüyor. Burun ucunun çok sivri, eğik, kalın, sarkık, normalden daha geniş olması gibi durumların tümünde uygulanan basit bir operasyon. Burnun uç kısmındaki kıkırdaklar bazı kişilerde birbirinden ayrı ve büyük olabiliyor. Tıpta bu duruma Bulböz Burun (Bullbous Nose) adı veriliyor. Karşıdan bakıldığında burun ucu ortadan ayrıkmış gibi görünüyor. Burun ucuna yapılan müdahaleden sonra değişiklik hemen fark edilebiliyor. Burnun başka bir yerine dokunmadan sadece uç kısmındaki kıkırdak dokuya yapılan küçük bir müdahale oluyor” diyor.
Burun kanatlarının aşırı büyük olması, burun deliklerinin de çok geniş gözükmesine neden oluyor. Ayrıca burun kanatlarında asimetri varsa, hasta bu operasyona uygun anlamına geliyor. Op. Dr. Akın Demiralay, “Eğer burun ucu aşağı doğruysa ve bu eğim normal sınırlarının dışındaysa, hastanın nefes almasında sıkıntıya da neden oluyor. Bu durumda da yine Tip Plasty yani burun ucu kıkırdaklarının yeniden şekillendirilme işlemi en uygun yöntem oluyor. Açık burun ameliyatı denilen basit bir teknikle yapılan bu işlem, yaklaşık olarak 20-25 dakika sürüyor ve sınırlı uyuşturma ile ameliyathane koşullarında gerçekleştiriliyor. Bu teknik burun ve dudak açısını ayarlamak için de en ideal yöntem. İşlemden sonra alçı ve tampon koymak gerekmiyor. Böylece operasyon sonrasında hasta nefes almada sıkıntı yaşamıyor. Yüzde morarma olmuyor, burunda oluşabilecek ödem de birkaç gün içerisinde azalıyor. Operasyondan hemen sonra hastalar evine dönebiliyor” diyor.

Devamı diğer sayfada

❑ Gıdı toparlama
Özellikle gıdı ve çene ile ilgili sıkıntısı olan hastalara en az müdahaleyle kalıcı sonuçlar sağlamak da mümkün. Maximus uygulaması da bunlardan biri. Medikal Estetik Uzmanı Dr. Pınar Karagülle, “Çok düşük enerjiyle, dermal ısıtma sağlayarak cilde anında etki etmeyi amaçlayan bir yöntem. Maximus TriPollar uygulaması, yüz, boyun (gıdı sarkmaları) dışında, kollar (sarkma, selülit), bacaklar (özellikle bacak içi gevşemelerinde) ve karında da cildi sıkılaştırmaya yardımcı oluyor. Bu nedenle sarkmalar için de kullanılabiliyor” diyor.
Haftada bir defa uygulanan bu uygulama 6-8 seanstan oluşuyor. Her seans bölgeye göre 5 ile 45 dakika arasında sürüyor. Bu yöntem her cilt tipine uygulanabiliyor. Tedavinin hemen sonrasında geçici bir kızarıklık ve ciltte sıcaklık hissi oluşuyor. Bu his yaklaşık bir saat sonra kayboluyor. Uygulama sonrası hemen gündelik yaşama dönülebiliyor.

agustos-2012-estetik-resim-3❑ Kaş kaldırma
Özellikle 35 yaş ve sonrasında görülen sorunlardan biri de kaşlarda düşme problemi oluyor. Kaşın pozisyonunu göz kapakları ve saç çizgisine göre değerlendirmek gerekiyor. Rekonstrüktif, Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Alpaslan Topçu, “Kabul edilen oran, kaşgözbebeği arası uzaklığının 2.5 cm, kaş-saç çizgisi arası uzaklığının ise yaklaşık 5 cm olması. İdeal kaş uzunluğu ise burun kenarından göz içi ve göz dışına çizilen düz çizginin kaş üzerinde olan düşüm noktaları oluyor. Kaşın şekli, yıllar içinde moda ile değişkenlik gösteriyor. Kimi zaman çok ince kaş, kimi zaman da daha kalın kaşlar popüler oluyor. Yüze anlam katmak için kaşın pozisyonu ve şekli çok önemli bir yer tutuyor” diyor. Kaş düşüklüğü tedavisinde, düşüklüğün şiddetine göre birçok tedavi yöntemi uygulanabiliyor. Bu yöntemler arasında en çok botoks tercih ediliyor. Kaş düşüklüğünün derecesi ve alına bir müdahale düşünülüp düşünülmemesine göre farklı yöntemler uygulanabiliyor. Eğer hastada az miktar kaş düşüklüğü mevcut ve alına ek bir müdahale düşünülmüyorsa, botoks uygulaması veya kaş altına dolgu uygulanarak 1 cm’ye kadar kaş yükselmesi sağlanabiliyor. Op. Dr. Topçu, “Alın germe gibi cerrahi işlemler ile kaş istenilen pozisyona getirilebiliyor veya sadece kaş düşüklüğü mevcut ise iple kaş askı yöntemi ile kaş pozisyonu ayarlanabiliyor. Bazen kaşın pozisyonu normal olduğu halde, üst göz kapağındaki cilt ve yağ fazlalığından dolayı, kaş göreceli olarak düşük gözükebiliyor. Bu durumda göz kapağı estetiği tek başına yeterli olabiliyor” diyor.
Kaş askı operasyonu, lokal anestezi ile yapılan bir operasyon. Operasyon sonrası erken dönemde iplerin geçtiği yerde bir miktar potluk oluşabiliyor. Bu potluk zamanla azalıyor. Sadece ip ile kaş kaldırmada, hasta çok iyi değerlendirilerek bu yönteme karar verilmesi gerekiyor. Çünkü kaş düşüklüğü nadir olmakla beraber, bu soruna göz kapaklarında sarkma ile alında cilt fazlalığı ve sarkma gibi sorunlar eşlik edebiliyor. Bu durumda operasyon planını sadece kaşa yönelik bir girişimle kısıtlamak, istenmeyen görüntülere neden olabiliyor. Kaş düşüklüğünün yanında alına da müdahale planlanıyorsa; alın germe operasyonu ile kaş yüksekliği artırılabiliyor. Alın germe operasyonu, endoskopik veya klasik olarak iki farklı teknikle yapılabiliyor.

❑ Yeni yöntem
Soğuk hava dalgasıyla zayıflayın

Son yıllarda kadınların ağrısız ve çabuk şekilde fazlalıklardan kurtulma istekleri yeni teknolojilerin doğmasına neden oldu. Bu teknolojilerden biri de soğuk hava dalgasıyla radyofrekans yöntemi olarak tanımlanan New Midas teknolojisi. Bu uygulama hem yüz gençleştirme hem de bölgesel yağ eritmede ve sıkılaştırmada kullanılan bir yöntem. İnfrared ışınları ile birleştirilen soğuk radyofrekans, acı vermeden etkinin daha derine inmesini sağlamaya yardımcı oluyor. Uygulama hakkında bilgi veren Dr. Yasemin Hızarcı “Soğuk radyofrekans işleviyle (-5°C / -25°C) ağrısız, acısız ve hızlı vücut şekillendirme seansları gerçekleştirmek ve ilk seanstan itibaren gözle görülür kalıcı sonuçlar elde etmek hedefleniyor. Ayrıca bu yöntem zayıflama ile birlikte sıkılaşma da sağlıyor. Haftada iki kez 10 seans olarak uygulanıyor” diyor. New Midas’ı diğer selülit ve bölgesel zayıflamada kullanılan tedavi cihazlarından ayrılan en önemli özelliği uygulama alanının daha geniş olması. Soğuk radyofrekans karın, basen gibi bölgelerin yanı sıra gıdı, sutyen çizgisi, sırt, kol ve bacak içleri gibi zor bölgelerde de kullanılabiliyor. Bu yöntem aynı zamanda yüz gençleştirme, sıkılaştırma, kırışıklık azaltma, cilt gençleştirme ile elastikiyet kazandırma, toparlama, geniş gözeneklerin tedavisi, gıdı yok etme gibi sorunlara da uygulanabiliyor. Dr. Yasemin Hızarcı, “Uygulama sonrası yüzde sosyal hayata engel olacak bir durum oluşmuyor. 15–20 dakika süren yöntem cildin durumuna göre haftada bir veya 15 günde bir tekrarlanabiliyor. Yüz gençleştirme ve sıkılaştırmada ise 5–6 seans yeterli oluyor” diyor.

Nilgün YILDIZ

Formsanté Dergisi Ağustos 2012 Sayısı

Exit mobile version