Sıfıra yakın rakamlarla seyreden hava sıcaklıklarının, sert esen rüzgarların ve hava kirliliğinin yanı sıra aşırı sıcak iç mekanlar da cildin nemini yok ediyor. Yüzden vücuda, saçlardan tırnaklara suya hasret kalan bölgelerin bakım önerilerini işin uzmanlarına sorduk.
Deri Hastalıkları Uzmanı
Doç. Dr. ALEV EKEN
Nemlendiricimi kıyafetim gibi düşünüyorum
“Kış aylarının soğuk, kirli, isli, kuru, rüzgarlı havası cildimizin karşı koyması gereken ‘sabotaj faktörleri’ oluyor. Bu olumsuz iklim koşullarının etkisi ile cildimiz nemini kaybediyor, kuruyor, hassaslaşıyor, ışıltısını kaybediyor ve yaşlanıyor. Cilt bakımımda ‘temizle, nemlendir, koru’ kuralını her zaman uyguluyorum. Sabah akşam özellikle yumuşak temizleyiciler ile cildimi temizliyor, su içeriği fazla yoğun nemlendiriciler, antioksidan içerikli serum ve maskeler kullanıyorum. Nemlendiricimi kıyafetim gibi düşünüyorum. Cildimin o günkü ihtiyacına, hava şartlarına, sosyal hayatıma ve aktiviteme göre değiştirebiliyorum. Dışarıdan sürülen yüzeysel ürünlerin geçici çözümler olduğunu, cildin gözeneklerinden geçerek beklenen etkiyi göstermeleri, cildi neme doyurmaları ve korumalarının çok olası olmadığını düşünüyorum. Özellikle kuru ve nemsiz kış aylarında, ayda bir, soğuk ve kirli havaya maruz kalan cilt bölgelerime (yüz, eller, boyun, dekolte) küçük iğnelerle cilt yüzeyinin altına özel olarak formüle edilmiş hyalüronik asit enjekte (mezolifting) ediyorum. Bu işlem cildimi koruyor, nem veriyor ve canlandırıyor. Aynı işlemi saç diplerime de uyguluyorum. Gün içinde de makyajımın üzerinden mineral destekli, antioksidan içerikli termal sular sıkarak cildimi sık sık nemlendiriyorum.
Ayrıca cildimin ve saçlarımın nasıl görünmesini istiyorsam o şekilde beslenmeye, sağlıklı yaşamaya dikkat ediyorum. Omega 3 yağ ve serbest yağ asitlerinden zengin gıdalarla (ceviz, badem, kabuklu yemişler, tahıllar) besleniyorum. Günde 1000 mg Omega 3 ve 250 mg resveratrol besin takviyesi kullanıyorum. Hava kirliliğinin oluşturduğu, yaşlanma sürecinin kilit oyuncuları serbest radikallerin zararlı etkilerinden korunmak için, antioksidan seviyeleri yüksek olan taze meyve (nar, portakal, kivi, kırmızı elma, bal kabağı, ananas vb) ve sebze (ıspanak, kırmızı pancar, havuç, kırmızıbiber ve diğer yeşil yapraklı sebzeler, domates suyu vb) tüketiyorum.”
Dermatoloji Uzmanı Dr. ŞENAY SARITAŞ
Emsey Hospital
Saçım ve tırnaklarım için biotin desteği alıyorum
“Güzel ve alımlı görünmenin sırrı sağlıklı bir cilde sahip olmaktan geçiyor. Cildimizde sorun oluşmasını beklemeden önlemler almak ve cilde özen göstermek her zaman en mükemmel tedavi oluyor. Sağlıklı bir cilde sahip olmanın başta gelen unsurları ise sağlıklı beslenme, düzenli uyku, stressiz yaşam ve cildin doğru temizlenmesi… Tabii ki sigara ve alkolden uzak durmak gerektiğini söylemeden geçemem.
Özellikle şu günlerde içinde bulunduğumuz kış mevsimi dolayısıyla, ciltte kuruluk artıyor, bu da egzamaya yatkınlığı yükseltiyor. Kış mevsiminde cildi nemlendirici losyonlarla kurumalara ve çatlamalara karşı korumak gerekiyor. Ben kış aylarında deri bariyerini koruyucu ve nemlendirici losyon kullanıyorum. Nasıl ki yazın güneşin zararlı etkilerinden korunmak için güneş koruyucular kullanıyorsak, kışın özellikle karlı havalarda da güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmiyorum. İdeal bir güneş koruyucu; en az 30 koruma faktörlü nemlendirici özelliği, ultraviyole A ve B’ye karşı koruyuculuğu olan, alerji ve komedon yapıcı etkisi olmayan koruyuculardır.
Cildimi sabah ve akşam ılık su ile Ph 5,5 olan sabun ve temizleyici jel yardımıyla temizliyorum. Su, toksik maddelerin atılması, cildin yenilenmesi ve nem dengesinin sağlanması açısından önem taşıyor. Ben de sabahları aç karnına su içiyorum ve gün içinde bol su tüketmeyi ihmal etmiyorum.
Kış aylarında tırnaklarda da kırılmalar sık gözleniyor. Biotin, saç derisi ve tırnak için en önemli bir vitamin… Bu nedenle her gün biotin tableti alıyorum, saçlarımın daha doğal, parlak ve sağlıklı olması için biotin içeren solüsyon ile masaj yapıyorum. Tırnakların kırılganlığını ortadan kaldırmak ve güçlendirmek için biotin içeren tırnak kremini düzenli olarak uyguluyorum.
Beslenmeye de büyük önem veriyorum. Özellikle A vitamininden zengin gıdalar olan yeşil yapraklı sebzeler, havuç, yumurta, süt, sarı meyveler, balık, lahana ile kalsiyum açısından zengin olan üzüm, incir, süt ve süt ürünleri, soya fasulyesi, ceviz, fıstık, brokoli, kuru baklagiller, kurutulmuş meyveleri tercih ediyorum.
Kış mevsiminde artan hava kirliliği ve soğuk hava, cildimizde nem dengesinde bozukluğa, cildin soluk ve cansız görünmesine neden oluyor. Belirli aralarla uygulanan peeling yöntemi ile cildimizin canlı görünüme kavuşması, gençleştirilmesi, kısacası canlı ve diri bir görünüme kavuşması sağlanmış oluyor. Bu konuda ben de dermatolog arkadaşıma başvuruyorum.”
Devamı diğer sayfada
Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. ÜMİT UKŞAL
Universal Alman Hastanesi-Avrupa Pediatrik Dermatoloji Derneği Başkanı
50 koruma faktörlü krem kullanıyorum
“Kışın genel olarak cilt ve saç kuruluğunda artış ile kepeklenme olabiliyor. Benim cilt yapım genetik olarak fazla sorun çıkartmayan bir cilt tipi olduğu için şanslıyım. Cilt temizliğinde kışın sıvı bebek sabunları ile sabahları parfüm ve boya içermeyen nemlendiriciler kullanıyorum. Cildim karma olduğu için çok ince tanecikli toz peeling’i haftada iki-üç gece yapıyorum. Peeling sonrası krem kullanmıyor ve cildimin temiz kalmasını tercih ediyorum. Kışın karlı ortam olursa 50 koruma faktörlü krem kullanıyorum. Güneşe karşı oluşan leke veya başka sorunum olmadığı için güneş kremini yaz tatili dışında tercih etmiyorum. Ellerimi çok sık yıkadığım ve içi pudralı muayene eldiveni kullandığım için zaman zaman el kremi kullanıyorum. Tırnaklarım sürekli kısa olduğu için manikür ve pedikür yaptırmıyorum. Tırnaklarımı düz ve kısa kesiyorum. Beslenmede yaz-kış ayrımı yapmadan dengeli beslenmeye her zaman özen gösteriyorum. Salata, taze meyve, zeytinyağlı sebze yemekleri, ızgara veya haşlama beyaz et ağırlıklı besleniyorum. Mutlaka kahvaltı yapıyorum. Kahvaltıda simit, beyaz peynir ve domates seviyorum. Besin desteği veya vitamin kullanmıyorum. Şeker kullanmıyor, tatlı yemiyorum.”
Dermatolog EYLEM ACAR
Esteworld Plastik Cerrahi Hastaneleri
Kışın enzim peeling yaptırıyorum
“Kışın birçok insanın yaşadığı gibi ben de cildimde ve saçlarımda kuruluk problemi yaşıyorum. Zaten kuru olan cildim, kışın soğuk havanın ve ısıtıcıların etkisiyle daha fazla kuruyor. Cildimi sabah akşam mutlaka temizliyorum. Temizleyicilerin nemlendirici etkisi olan, kurutmayan ürünler olmasına özen gösteriyorum. Temizleyicilerden sonra mutlaka nemlendirici sürüyorum. Daha yoğun, besleyici özelliği daha fazla olan hyalüronik asit ile E vitami içeren bir ürünü tercih ediyorum. Ayrıca peeling uygulamaları için kış mevsimi çok uygun olduğundan, mümkün olduğunca enzim peeling’leri uyguluyorum. Leke oluşumunu da önlediği için bu mevsimde yapılması gerekiyor. Yüzüme vitamin ve hyalüronik asit enjeksiyonları yapıyorum. Hem cildin bağışıklığını artırıyor hem de nemlendirici etkisinden faydalanıyorum. Kış mevsiminde SPF 30 olan ürünleri tercih ediyorum. Saçlarım için kuru saçlara özel şampuanı ve nemlendiricili saç kremi kullanıyorum. Tırnak ve el bakımımı da ihmal etmiyorum. Özel bir tırnak balsamı kullanıyorum ama anti-aging içerikli yüz kremlerini de ellerime mümkün olduğunca sürmeye çalışıyorum. Beslenmemde ise bol su içmeye gayret ederek, Omega 3 içeren balık, ceviz, fındık gibi besinleri kış mevsiminde biraz daha fazla tüketmeye çalışıyorum.”
Dermatoloji Uzm. Dr. SADİYE KESKİN
Medicana International Hospital
Yağ bazlı nemlendirici tercih ediyorum
“Kışın en çok görülen sorun cilt kurumaları ve çatlamaları oluyor. Dudaklarda ve özellikle el sırtında oluşan çatlamalar büyük dert… Özellikle soğuksıcak değişikliğinin fazla olmasından dolayı kılcal damar çatlamaları ve yüzde kızarıklıklar ile yanmalarda artışlar görülüyor. Gerek hastalık sıklığının artması gerekse beslenme düzeninin bozulmasından dolayı saç derisinde ise kire benzer şekilde kuruma görülüyor. Ben de kış aylarında cildin kuruma özelliği daha fazla olduğundan, cildi daha çok tahriş edecek yıkama jeli kullanımını azaltıyorum. Onun yerine cildi tahriş etmeyen nemlendiricili yıkama köpükleri ve yağ bazlı nemlendiricileri (gliserin, vazelin gibi) tercih ediyorum. Kışın cilt pul pul dökülüyorsa, bunu fondöten ile kapatmayı denemek yerine düzenli olarak peeling yapmak gerekiyor. Bu aylarda ben seçimlerimi peeling, zeytin içerikli bir gece kremi, nemlendirici içeren leke önleyici anti-aging etkili güneş koruma faktörlü fondöten ve etkili bitkisel kremlerden yana kullanıyorum. El sırtlarında kuruma ve egzamatize oluşumlar, ayak tabanlarında çatlamalar ve nasırlaşmalar, tırnaklarda ise oynamaları önlemek amacıyla nemlendirici, antioksidan ve multivitamin ürünler kullanıp dengeli beslenmeye özen gösteriyorum. Omega 3 desteği de cilt bakımının etkisini artırıyor.”
✎ Yaprak ÇETİNKAYA
Formsanté Dergisi Şubat 2013 Sayısı