Diğer
    Ana SayfaPsikolojiErgenlere söylenmemesi gereken sözler: Anne babalar ne yapmalı, nasıl davranmalı?

    Ergenlere söylenmemesi gereken sözler: Anne babalar ne yapmalı, nasıl davranmalı?

    -

    Ergenlik hayatın en zorlu dönemlerinden. Araştırmalar ergenliğin 20’li yaşların ortalarına kadar sürdüğünü söylüyor. Vücutta akan deli kanın doğru yönlendirilmesi ne kadar önemli bir bilsek!

    Yazı: Irmak Yaşar

    Ergenlik dönemi değişimlerin olduğu bir süreç. Bu dönemin zorluklarını fark etmek, bunlara açık olmak ebeveynler için çok önemli. Uzman Psikolog Ayben Ertem, ergenlere nasıl davranılması gerektiği, bu süreçte ebeveynlerin de hem kendi hayatlarını hem de çocuklarının hayatlarını nasıl kolaylaştıracaklarını anlamamıza yol gösteriyor.

    “Ergenlerin hayatlarının bu dönemi beyin ve vücut değişimlerinin gerçekleştiği, bunu anlamaya çalıştıkları, hayata bakış açılarını yeni fark ettikleri, diğer insanlarla iletişimlerinde farklılıklar, dönüm noktaları, yaşadıkları, karar verme ve sorumluluk almayı öğrenmeye çabaladıkları bir süreç. Bunlar daha dün çocuk olarak sayılan bir birey için oldukça fazla ve bu yüzden de içsel dengelerini muhafaza etmeleri çok kolay olmuyor. Zaman zaman duygu durumlarında gel gitler oluyor. Ergenlik döneminde sinirsel devrelerin faaliyetinde bir artış oluyor.

    Dopamin dediğimiz bir kimyasalın salgısı erken ergenlik döneminden itibaren artış gösteriyor ve bu da riskli davranışlarda artış anlamına geliyor. Çünkü dopamin salgısında artış, keyif veren şeyleri tekrar tekrar yapma isteği yaratıyor. Bir yandan da ön beyin tam gelişmedi yani kendini kontrol etme, planlama vb henüz yok. Bundan dolayı ebeveynler bu davranışları gördükleri zaman bir de isyanlı ergenlerle çatışma içine girebiliyorlar. Onlar da haklı. ‘Birdenbire ne oldu benim çocuğuma’ diye düşünüyorlar. Gelişimlerindeki bu noktaları bilirlerse çatışmak yerine açık iletişimi tercih edebilirler.”

    - Advertisement -

    ERGENLİK DÖNEMİ NE KADAR SÜRER?

    Ergenlik ne kadar sürer? Bu süreçte hangi hataların yapılma olasılığı var?

    Ergenlik 11-12 yaşlarından başlayıp yeni çalışmalara göre 20’li yaşların ortalarına kadar devam eden bir süreç. Beyin gelişimindeki değişimden kaynaklanan bu süreç zorlu geçebilir. Sınırları zorlamaları, macera yaşama istekleri kolay olmasa da bir yandan karakter gelişimi açısından da önemli bir dönem. Ergenlik döneminde hem ergenlerin hem de ebeveynlerin sıklıkla yaptığı hatalar var. İlki ergenlerin “Ben artık çocuk değilim bana karışma” demeleri. Ebeveynler tarafında da “Artık çocuk değil kendi kararlarını verebilir karışmayalım” demeleri. Her ne kadar çocukluktan ve ebeveyn bağımlılığından çıksalar da ergenler hala ebeveynlerine bağlılar, yalnızca iletişimin şekli değişiyor. Daha açık iletişim, daha yol gösterici bir ebeveynlik, daha karşılıklı dinlemeye ve orta yolu bulmaya yönelik bir iletişim ergenlerin de riskli hatalar yapmasını en aza indiriyor. Tabii ki hatalar yapacaklar ve hatalarından öğrenecekler ama “riskli” hatalardan korumak orada ebeveynin görevi.

    Ailede bireysel sınırlar neden önemli? Hem ebeveyn hem de ergen cephesinde nelere dikkat etmek gerekir?
    Bireysel sınırlar sana nasıl davranılmasını istediğine dair ana hatları belirliyor aslında. Ebeveynler açısından bakacak olursak bir ebeveyn “Bana saygı duyacaksın” dediğinde aslında aynı saygıyı kendisi de ergene göstermeli. Sağlıklı ilişkiler kurmakta önemli bir faktördür sınırlar. Bir ergenin otonomi kazanması ve öz değerliliği, öz kontrolü için de sınırların olması elzemdir. Sınırlar bizi güvende hissettirir, rahat hissettirir ve duygusal olarak da insanlara güven duymamızı, önemsendiğimizi, ilgilenildiğimizi hisettirir. Sınırları ailenin her bireyi için hazırlanmış bir rehber gibi düşünün. Diğerinin isteklerine saygı göstermeyi, uygun davranışları ve sorumlulukları içerir. Sınırlar açık, net, mantıklı ve tutarlı olmalı; uyulmadığında da sonuçları olmalı. Her aileninki farklı olsa da ev içinde birbiriyle nasıl konuşulacağı, evde iş paylaşımı, telefon ve internet kullanımı vb sayılabilir.

    Ergen çocuklarımızı yetiştirirken sakin ve sabırlı olmak neden önemli?
    Ergenlik beyin gelişimindeki değişim süreci olduğu için dürtüsel davranışlar görülebilir. Son çalışmalara göre ön beyin 26-27 yaşlarına kadar tam gelişimini tamamlamıyor. Kendini kontrol etme, sabretme bütün bunlar ön beynin işlevi. Bir yandan beyin gelişirken bir yandan sabırlı davranmak- dopamin de işin içindeykenergenler için daha zor. Gelişimini tamamlamış yetişkin beyni sabretmeyi, sakin olmayı becerebilir. Bir ergen karşı geldiğinde “Sen bana nasıl karşı gelirsin” diye değil de onun beyni daha gelişiyor diye düşünürek daha açık iletişimle ikna etmeye çalışmak gerekir. Eğer yapacakları şeyin tehlikeli bir sonucu olacağını düşünmüyorsanız bırakın kendisi yaşasın ve görsün. Sonuçlarını gördüğünde öğrenecek ve aynı şeyi tekrar edip etmeyeceğine kendisi karar vermiş olacak. Daha önce de söylediğim gibi bu, karakter gelişimi açısından da faydalı.

    ERGENLERE SÖYLENMEMESİ GEREKEN SÖZLER

    Ergenlere söylenmemesi gereken sözler var mı?

    Söyledikleri ne olursa olsun, size çok saçma ve olmayacak bir şey gibi gelse de dinleyin, hemen tepki vermeyin. İşleri çıkmaza sokacak bazı kelimeler/cümleler var tabii. Mesela saçmalama/amma saçmaladın, hayatımda duyduğum en saçma şey, bunu bana söylediğine inanamıyorum sen aklını mı kaçırdın? Bazen de ergenler bir soru sorar, mesela “Bunu niye yapıyorum? Ya da niye hep ben yapmak zorundayım” gibi ve siz de çünkü “Yapmak zorundasın ya da çünkü ben söylüyorum” şeklinde cevap verirsiniz. Ergen öğrenmek ister
    siz “patronvari” bir cevap verirseniz “yapmayacağım o zaman” şeklinde bir cevaba ve çatışmaya da yol açmış olursunuz. Gitmek istedikleri bir yer olduğunda da “gidemezsin o kadar” şeklinde bir cevap da çatışmaya sürükleyecek bir cevaptır. Bunun yerine daha sakin ve iletişime açık, yine kuralların ve sorumlulukların olduğu bir konuşmayı tercih edin.

    Kuşak çatışması konusunda ebeveynlerin nasıl davranması gerekir?
    Kuşak çatışması dediğimiz aslında yaş farkından çok zihinsel farklılıklardan kaynaklanan bir çatışma oluyor çoğu zaman. Ergenler “ben artık büyüdüm bana karışma istediğimi yaparım” derken ebeveynler de “bizim zamanımızda böyle miydi anne-babamız ne derse onu yapardık” diye bir gerginlik yaşıyor. Aslında burada hem ebeveynler hem de ergenler olaylara birbirlerinin bakış açısından bakarsa -ki bu da çatışmadan bir iletişimle mümkün” o zaman kuşak çatışması olmaktan çıkar. Ergenler belli ki biraz daha bağımsızlık istiyor. Mesela ebeveynler belki de kendi zamanlarında bu kadar olmayan güvenlik endişelerinden bahsedebilirler. Teknoloji de aynı şekilde. Kendi zamanlarında bu kadar yaygın olmayan teknolojiyi bir yandan anlamaya çalışıp bir yandan da ergenleri tamamen dışlamadan uygun sınırlar koyarak ve konuşarak çözebilirler. Ergenlik ebeveynlerden uzaklaşma daha çok arkadaşlarla, dış dünyayla daha fazla olmak istenilen zamanlar. Aslında bu normal bir süreç. Bazen ebeveynler çocuğumu tamamen kaybettim diye düşünebiliyor ve daha fazla ceza yoluna gidiyor. Ceza vermek çok uzun bir zaman önce etkili bir yöntem olmaktan çıktı, o yüzden daha çok ergenin beynini sakinleştirmeye ve sizin rehberliğinizi dinler hale getirmeye çalışmak önemli. Ergenlerin en büyük sıkıntısı “anlaşılamamak”.

    Ergen çocukların enerjilerini atmalarını ve daha sakin, dengeli olmalarını sağlamak için neler yapılabilir?
    Spor, fiziksel egzersiz enerjilerini atmaları, zihin sağlıklarını korumaları için en sağlıklı yöntemlerden bir tanesi. Meditasyon, yoga, mindfulness, nefes egzersizlerinden faydalanabilirler. Uykularını iyi almaları bir başka önemli faktör. Çünkü bu süreçte “ben artık büyüdüm geç yatabilirim” diye düşünseler de hâlâ uykularını yeterince almaları önemli. Amerika’da yapılan bir çalışmada uykularını yeterince alamayan ergenlerin depresif hissettiklerini, istenmeyen davranışlar ve alışkanlıklar geliştirmelerinin erken ergenlik döneminde başladığını buldu. Uykularını yeterince alamadıklarında zor duygularla baş etmek de daha zor oluyor. Bu yüzden ebeveynlerin bu durumu önemsemesi ve onlara erken uykuya geçmeleri için zemin hazırlaması gerekli. Bunlardan biri teknolojiyle bağlarının uykudan en az bir saat önce kesilmesi. Bir diğeri hafta içi ve haftasonu yatma saatlerini değiştirmeyecek şekilde bir program uygulamak çünkü haftasonu geç yattıklarında pazartesi o düzene tekrar geçmek zor oluyor.

    Aile olmak neden önemli? Ergenlerin kişiliğini oluşturmaya katkısı olur mu?
    Bir çocuğun hayatındaki ilk ilişkisi ebeveynleriyle ve varsa kardeşleriyle kurduğu ilişkidir. Sağlıklı ya da değil bu ilişki ileride kuracağı ilişkiler için bir zemin oluşturur. İleride kuracağı ilişkilerin çoğu bilinçli değil bilinçaltından olacak ve çoğunlukla da kendi ailesiyle kurduğu ilişkilere benzer ilişkiler sergileyecektir. Aile dinamikleri kendini tekrar eder o yüzden aile içinde kurulan ilişkiler önemli. Hayat zorlu olduğunda insanlar güvenebilecekleri, sırtlarını yaslayabilecekleri birilerine ihtiyaç duyarlar. Eğer güveniyorlarsa bu ilk aile olur. Bu da bilinçli bir seçim değildir otomatiktir. Anlaşılmak, önemsenmek, sevilmek temel ihtiyaçtır. Ailelerin çocukları için bunu sağlaması önemli.

    Ergen için ailenin desteği neden önemli? İlerleyen yaşamına etkisi ne yönde olur?
    Sevildiğini, anlaşıldığını, önemsendiğini hisseden ergen başı derde girse de ilk olarak ebeveynlerine gider ve onlardan destek ister. Burada güvenli bir bağlanma söz konusudur ve zorluklarla karşılaşsa da bilir ki ebeveynleri onu korur ve destekler. Ait hissetmek önemli. Birbirleriyle bağlantıda olan ve bağlantıda kalan ailelerde aitlik vardır. Yapılan çalışmalara göre yakın ilişkileri olan ailelerin çocuklarının ileride daha sağlıklı ilişkiler kurduğu görülmüştür. 2016’da yayınlanan uzun dönemli bir çalışmada daha güçlü bağları olan evlerde büyüyen erkek çocukların ileride daha güçlü ilişkiler kurduğu ve duygu regülasyonunu daha iyi sağladıkları gözlemlenmiş.

    Ergenlik döneminde çocukların değişimlerine ayak uydurmak için anne ve babaların birbiriyle nasıl iletişim kurması gerekir?
    Ebeveynlerin önce kendi içsel süreçleriyle iyi bir iletişim kurmaları yani büyüseler bile kendi içlerinde de bir çocuk ve ergenin parçası olduğunu ve onu da anlamaları gerektiğini fark etmeleri sonra da birbirleriyle açık iletişim ve paralel kararlar aldıkları bir ilişki sürdürmeleri beklenir. İster birlikte olsunlar ister ayrı bir konuda hem fikir olmak çocuğun tutarlılığı görmesi ve ileride kendi hayatına uygulaması açısından değerli. Ebeveynler arasındaki ilişki çocuğun üçüncü ebeveynidir der ünlü bir oyun terapisti. Yetişkin olanların ergenler için her zaman güvenli bir alan sunması önemlidir. Ergen böylece hata da yapsa her zaman sığınabileceği güvenli bir liman olduğunu bilir.

    İLGİLİ İÇERİKLER



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz