Çevresel faktörler, günlük yaşamımızda maruz kaldığımız çeşitli etkenlerden kaynaklanır. Bunlar arasında güneş ışığı, hava kirliliği, sigara dumanı, stres, yanlış beslenme gibi unsurlar bulunur. Güneş ışığı, cilt yaşlanmasında ve kırışıklıkların oluşmasında önemli bir faktördür.
Hem çevresel hem genetik faktörlerin cilt üzerinde olumsuz etkileri gözlenebilir. Genetik faktörler nesilden nesile aktarıldığı için etkileri süre gelmektedir. Ancak kişilerin cilt tipi ve sağlık durumuna bağlı olarak yaşanan olumsuzluklar farklı olabilir. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ufuk Askeroğlu, cilt sağlığına etkisi oldukça büyük olan genetik ve çevresel faktörleri sizler için anlatıyor.
SOĞUK HAVA VE RÜZGAR EGZAMAYA DAHİ NEDEN OLABİLİR
Cildi etkileyen çevresel faktörlerin başında; soğuk hava ve rüzgar gelir. Soğuk havaya maruz kalan cilt nemini kaybeder. Yani kışın cildin nem oranı azaldığı için cilt kuruluğu ihtimalinin arttığı gözlemleniyor.
Cilt kuruluğu, vücut ısı kaybını önlemek için kan damarı çaplarının daralması ve soğuk havaların etkisiyle kan dolaşımının azalmasından kaynaklanır. Kuruluk nedeniyle ciltte renk değişikliği, soyulma, koyulaşma, kaşıntı ve iltihaplanma (kızarıklık gibi) gibi cilt sorunlarına neden olabilir.
Kuru cilt tahrişe neden olabileceğinden cilt daha yaşlı bir görünüm alabilir. Ayrıca kuru cilt, gerekli özen gösterilmediği takdirde egzamayı tetikleyebilir.
GÜNEŞTEN DOĞRU KORUNULMAZSA CİLT KANSERİNE YOL AÇABİLİR
Güneş ışığı, uzun süreler boyunca tehlikeli seviyelerde güneş ışığına maruz kaldığında ve güneş kremi gibi kimyasal bileşenlerle etkileşime girdiğinde cilt kanserine neden olabilir.
Tehlikeli dönemlerde güneşe sürekli maruz kalma, bazal hücreli ve skuamöz hücreli cilt kanserleri ile uzun vadeli bağlantılı olmuştur; yanıklara yol açan aralıklı ancak özellikle yoğun güneşe maruz kalmanın melanom gelişimine katkıda bulunduğu düşünülmektedir.
UV ışınlarına maruz kalmak; ciltteki elastin ve kollajeni yok ederek sarkmalara ve kırışıklıklara yol açar. Ancak bir yandan güneş ışığı cildimiz için çok ihtiyaç duyulan bir çevresel faktördür. Çünkü cilt, D vitamini ihtiyacının çoğunu güneş ışığından karşılar. UV hasarını artıran faktörlerden biri kullanılan kimyasal makyajdır.
KİRLİ HAVAYA MARUZ KALMAK YAŞLANMA SÜRECİNİ HIZLANDIRIR
Kirli hava, polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH’lar) adı verilen kimyasallar içerir; bunlar: Ciltte ve vücutta serbest radikaller oluşturur. Bu serbest radikaller cilt hücrelerinin yapısına ve cildin DNA’sına zarar verir. Hava kirliliği gibi çevresel faktörler; birçok hastalığa ve ayrıca erken yaşlanmaya ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Cildin yaşlanmasına ek olarak, hava kirliliği daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Havadaki kir; akne, mat ve kuru cilt, egzama ve cilt alerjileri gibi sorunlara neden olabilen küçük moleküler parçacıklar içerir.
ÇEVRESEL FAKTÖRLERDEN KORUNMAK MÜMKÜN MÜ?
Cildinizi çevresel faktörlerden korumanın en etkili yolu; kimyasal içermeyen, temiz içerikli kozmetikler kullanmak için adımlar atmaktır. Kimyasallar güneş ışığının veya kirli havanın etkileriyle etkileşime girdiğinde cildimiz normalden çok daha hızlı etkilenir. Bu nedenle kişisel bakım ürünlerini seçerken her zaman içeriklerine dikkat etmeli ve bu doğrultuda özen göstermeliyiz. Cildimizi koruyan ve bariyer görevi gören temizleyici içerikli kozmetikleri tercih etmeliyiz.