Doğumsal kusurlar, çocuk için kabus olabiliyor. Çünkü kepçe kulaklar, dudak ve damar yarıkları hem vücut fonksiyonlarında önlerine bir engel olarak çıkıyor, hem de arkadaş grubunda sorun yaratabiliyor. Beraberinde ciddi psikolojik sorunlar da ortaya çıkabiliyor. Bu kusurların cerrahi çözümleri var elbette. Etkili sonuç içinse doğru zamanlama çok önemli.
| |  |
Bakmayın küçük olduklarına. Çocuklar da güzel görünmeye, beğenilmeye en az yetişkinler kadar meraklı. Vücutlarında fark ettikleri küçük bir kusur bile, minik dünyalarında fırtınalar koparabiliyor. Hele hele yakın çevreleri, arkadaşları "kepçe kulak", "parmaksız" diye lakap takarsa! Dudak-damak yarıkları ve kulak şekil bozuklukları, genital bozukluklar gibi sorunlar, çocuklarda en sık görülen doğumsal kusurlar. Bunların yanı sıra el ayak gelişim kusurları içinde özellikle yapışık parmak, kısa parmak veya parmağın olmaması gibi problemler de çocukların aynalara küsmesine neden olabiliyor.
Çocuk, özellikle 3-4 yaşına geldiğinde vücudundaki farklılığı algılayınca kendini arkadaşlarıyla kıyaslamaya başlıyor. Okula başladığı dönemde yapı olarak farklı görülen ve dikkat çeken uzuvları arkadaşları tarafından da acımasızca eleştirilince, ya iç dünyasına kapanıyor ya da saldırgan bir tavır sergilemeye başlıyor. Bu problemler çocuğun ciddi psikolojik travma geçirmesine de yol açabiliyor. Psikolojik sorunların önüne geçebilmek için ailelerin çocuklarını desteklemeleri, uzuvdaki bu farklılıkların düzelebileceğini anlatmaları gerekiyor. Bu konuda güçlük çeken ebeveynler ise bir uzmandan yardım almalılar. Aslında bu sorunları büyütmeye, çocukların iç dünyalarını karartmaya hiç gerek yok! Çünkü doğumsal kusurların hemen hepsi, günümüzde başarıyla tedavi edilebiliyor. Çocuklarda zorunlu cerrahi müdahalelerin ne zaman ve nasıl yapılmasını gerektiğini merak ettik ve sorularımızı estetik plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanlarına yönelttik. Öğrendik ki, tedavide doğru zamanlama, multidisipliner bir yaklaşım ve ameliyat sonrası bakım büyük önem taşıyormuş!
Devamı 2006 Mayıs sayımızda…
