Sağlıklı bir yaşam sürmek için daha fazla hareket etmeniz gerektiğini artık kabullendiniz. Evinizde bu çalışma için bir yer de açtınız ancak bu boşluğu neyle dolduracağınıza karar veremiyorsunuz; bir yürüyüş bandı mı almalısınız yoksa kondisyon bisikleti mi? Önce bedeninizin verdiği sinyalleri dinleyin, doktorunuza danışın ve eklemlerinizin, kaslarınızın, kalbinizin bunları kullanmaya uygun olup olmadığını öğrenin. Ardından Intelligence Fitness Eğitmeni ve Spor Teknik Danışmanı Mustafa Çilek’in önerilerine kulak verin.
Koşu bandı mı?
Eklemlere en az yük ile yürüme olanağını sağlayan koşu bantları, teknolojinin gelişmesi ile televizyon izleme ve internete girme özellikleriyle dikkat çekiyor. Ayrıca antrenman programları ve nabzınızı kontrol ederek seviye belirlemesi ile kişiye özel yürüyüş yapma olanağını sunuyor. Kapalı alanlarda yürümeyi veya koşmayı en konforlu hale getirebilmek için bant ve bandın üstünü sardığı zemin kullanılıyor. Yokuş yukarı koşma ya da yürüme olanağını bir tuşa basarak yapabiliyorsunuz. Kısaca koşu bantları için “Yürüyüşün Ferrari’si” diyebiliriz. Doktoru tarafından yürüme bandı yasaklanmış biri değilseniz ve dışarıda egzersiz yapma olanağınız yoksa hareket etmeniz için size çok yardımı dokunabilir. Koşu bandı daha çok kalp ve dolaşım sistemi üzerinde etkili oluyor. Kalp atımı doğru aralıkta (özel bir durum yoksa başlangıçta yüzde 55-65 aralığı) egzersiz yaparsanız zamanla daha az yorulmaya başlarsınız ve vücudunuz daha fazla toparlanır. Bu da performansınızı artırır. Öncelikle yürüyerek, ardından eğimli ve koşarak antrenman yapmanız vücudu adapte edeceğinden güvenli bir strateji olacaktır. Başlangıçta 30 dakika ile başlayıp sonra yavaş yavaş zorluk derecesini artırarak devam edebilirsiniz.
Kondisyon bisikleti mi?
Yatay ve dikey olarak üretilen kondisyon bisikletleri prensip olarak bisikleti model alıyor. Doğada ya da dışarıda pedal çevirmeyi, konforlu ve güvenli olarak salonda yapmak için üretilen kondisyon bisikletleri, bel sorunu olanlar için yatay bisikletle daha da güvenli hareket etme olanağı sunuyor. Pedal dirençlerini kontrol ederek yokuş yukarı pedal çevirme olanağının yanı sıra kalp atım ölçerleri ile kişisel antrenman yapma ve çeşitli antrenman tekniklerini de barındırıyor. Kondisyon bisikletleri, internete bağlanma veya sevdiğiniz bir filmi izleme hatta kitap okuma olanakları sunuyor. Kalp dolaşım sistemini geliştirmeye odaklı olan kondisyon bisikletleri, doğru nabız aralığı ile yürüme bandında da olduğu gibi daha az efor ile daha çok iş yapmayı ve vücudu çabuk toparlamayı hedefliyor. Başlangıçta 30 dakika ile sonra yavaş yavaş artırarak kullanılabiliyor. Hem yatay hem dikey hem de yürüme bandı ile kombineli kardiyo çalışmaları daha iyi sonuç veriyor. Doktorunuz yasaklamadığı sürece öncelikle az dirençle ve yavaş pedal ile başlayıp, pedal çevirme sayınızı arttırmak daha faydalı olabilir.
Sonuç
Koşu bantlarını ve kondisyon bisikletlerini herhangi bir özel durum olmadığı sürece herkes kullanabiliyor. Her ne olursa olsun bedenimiz hareket etmek için tasarlanmıştır; onu aşamalı olarak her ekipman ve makine ile çalıştırabiliriz. Belki başlarken makineler güvenli olabilir ancak doğal ortamlarda yapılan koşu ve yürüyüşler her zaman birinci sırada olmalı.
✎ Yaprak ÇETİNKAYA
Formsanté Dergisi Temmuz 2013 sayısı