Sevilen oyuncu ve seslendirme sanatçısı Neslihan Yeldan özel hayatındaki doğallığı kendi çıkardığı kozmetik markasına da yansıtıyor. “Kendim kullanmadığım hiçbir şeyi üretmem” diyen sanatçı ile güzellik dünyası yolculuğunu konuştuk.
Hazırlayan: Nilgün Yıldız Konakcı
Kendi markanızı yaratma serüveninizi anlatır mısınız?
Her şey ilginç bir tanışmayla başladı. Bir eşarp firmasının hediye yolladığı ipek fularlara sosyal medyamda teşekkür etmem sonrası onların satışlarının artması markamı kurmama sebep oldu. Sonrasında markaya fularlar tasarladım, satışlar çok iyi gitti ve kıyafetler de ekledim. Bir kıyafet üretiminin dünyaya verdiği zarar ve tüketim çılgınlığı beni bir yandan rahatsız ediyordu. Bu arada bir parfüm çıkarmıştım; en çok o ilgi görüyor ve satıyordu. Kendime daha minimal bir gardırop düzenlerken tekstilden yavaştan uzaklaşmaya başladım, markama da bir güzellik balmı ekledim. Stoklar öyle hızlı tükendi ki insanlara sürdürülebilir ve şifalı ürünler sunan bir marka olmaya ve daha çok ilgimi çeken kozmetiğe geçmeye karar verdim.
Güzellik dünyasına ilginiz geçmişten mi geliyor?
Sanırım 16 yaşımda ilk parfümümü aldığımdan beri kozmetik dünyasını seviyorum. O mavi, üzerinde çiçekler olan şişe dolabımın en güzel köşesinde pırıl pırıl parlardı ya da bana öyle gelirdi. Parfüm ve makyaj malzemesi tutkum çok hızlı gelişti. 18 yaşımda para kazanmaya başlamam, tiyatronun, gösteri dünyasının hayatıma girmesi, ilk kez aşık olmak da buna eklenince sanırım dişi olmanın keyfini de yaşamak için kozmetik dünyasına daldım. Mesleğimin gerekliliği makyaj hep ilgimi çekti; ki şu an doğal bir renkli kozmetik koleksiyonu hazırlığındayız.
Ürünlerinizi diğer ürünlerden ayıran özellikler neler?
Yıllardır doğal beslenmeye, doğru besin takviyeleri ve antiaginge düşkün biri olarak, sentetik kullandığım tek kozmetik çaresiz tutkunu olduğum parfümler, kendi şifa hedefli markamda da bu prensibi sürdürmeliydim. Yüzüme sürmeyeceğim, vücuduma kullanmayacağım hiçbir ürünü markamda yapmam ve satmam. Ben her ürünü önce kendime yapıyorum. Sektör büyük, herkes öne çıkmaya çalışıyor elbette. Ben çok özenle, üzerinde düşünerek, çalışarak, farklı üreticilerle tanışıp, en dürüst ve temiz çalışanları bulmaya çabalayarak niş ve butik ürünler ürettiriyorum. Doğaya ve insana saygı ilk prensibim. Ağır ve emin adımlarla NesBeauty’yi büyüttüğümü söyleyebilirim.
Ürün gamınızda neler yer alıyor?
Hem dişi hem sabunsu bitişli, çok çekici bir parfümle başlayan NesBeauty markamın hikayesi insanları tutkunu eden güzellik balmıyla devam etti. Balmı, aynı temiz içerikte roll on izledi çünkü koltuk altı hassas bir bölge. Çok satan parfümün izlerini süren body spreyi, yüzde 100 doğal saç yağı takip etti. Işıltılı yüzde 99 doğal vücut yağım ise lavanta-ıtır içeriğiyle nemlendiriyor ve uçan böcekleri uzak tutuyor. Türkiye’nin ilk duş yağını çıkarmaktan da gurur duyuyorum. Mis gibi ıtır ve portakal kokusuyla banyoları aromaterapi merkezi yapıyor. Son olarak hayatımda kullandığım en nazik peelingi ben yaptım diyebilirim. Portakallı ve cildinizi mis gibi arındırıp nemli bırakıyor, çizmiyor tahriş etmiyor. Şampuan, saç kremi, doğal kozmetik ve yeni birçok ürün de yolda.
Saç ve cilt bakımı için tavsiyeleriniz neler?
Saçlar için Hint yağı ve badem yağından vazgeçmemenizi öneririm. Avokadoyu ezip, saf zeytinyağıyla karıştırıp nem maskesi de yapabilirsiniz. Yıllarca farklı markalarda kullandığım cildimi ışıldatan içerikler hep doğaldı. Markamdaki güzellik balmını yaparken de bu reçetelerden yola çıktık. Hindistan cevizi yağı, aloe vera ve salatalık gibi ürünlerden biri ya da birkaçını karıştırarak kullanıp maske yapabilirsiniz.
