Diğer
    Ana SayfaPozitifAret Vartanyan: "Sadece inandıkların gerçek olur"

    Aret Vartanyan: “Sadece inandıkların gerçek olur”

    -

     

    11042014 aretvartanyan3Dergimizin adı Pozitif. Herkes pozitif düşünebilmek için çaba sarf etmek zorunda. Neden sizce?

    İnsanın yapısında var negatif düşünmek. Büyük şehirde yaşayan bir insanın kafasından bir günde yaklaşık 80-90 bin düşünce geçiyor. Bunun yüzde 80’i negatif oluyor. Hayatta çuvalladığımız dört yer var. Birincisi başka insanların ne dediğini düşünmek… Çünkü o zaman insanların adına düşünmeye çalışıyoruz. Herkes dünyaya kendi gözlerinden bakıyor. Ben sizin ne düşündüğünüzü tahmin edemem, sadece yorum yapabilirim ve yanılırım. O yüzden başka insanların ne düşündüğü aslında benim yargılarımdır. Bir diğeri hayatı da yorumlayarak yaşamak… Neyin iyi, neyin kötü olduğunu da bilmiyoruz aslında. Serseri mayın gibi, her şey iyi olduğunda oh ne güzel, istemediğim bir şey olduğunda çok kötü… Nereden biliyorsun? Belki çok kötü görünen bir olay aslında senin için çok iyi olacak. Gece üçte telefon çalıyor ve “Eyvah kim öldü?” diye açıyoruz. Oysa orada olan tek şey telefonun çalması, ahizeyi kaldırana kadar sadece yorum yapıyoruz. İşte biz oturduğumuz yerde hayatı böyle yorumlamaya çalışıyoruz. Üçüncüsü her şeyde garanti arıyoruz ama hayatta hiçbir şeyin garantisi yok. Ve dört, bizde olmayanı arıyoruz. Sevemiyorsak çok fazla sevgi arıyoruz. Huzur istiyoruz ama biz huzur verebiliyor muyuz insanlara?

     

    İnandığınız için hayatınızda her şeyin hızlı ilerlediğini söylüyorsunuz. Pozitif düşüncenin gücüne inanıyorsunuz diyebilir miyiz? 

    - Advertisement -

    Yine Paganizm’e, Şamanizm’e geliyoruz, kuantuma geliyoruz. “Secret” kitabı bunların içini boşalttı sadece. Her şey bir ve tektir ama atladığımız şey kendimizi yaşamdan ayrı görmek, yaşadığımızı sanmak, yaşıyormuş gibi yapmak…

     

    Siz gerçekten yaşıyor musunuz şimdi?

    Bilmem. Ben yaşamı şöyle görüyorum; yaşam nefes almaktan ibaret değil. Ben niyetimi görüyorum. Facebook terimi ile insanları “poke” etmek yani dürtmek için yaşıyorum. Ben kendimi ifade etme aracı olarak yazmayı görmüştüm zaten ve bunu çırılçıplak yapıyorum. Hayatını kollarını açarak da yaşamayı seçebilirsin, kavuşturarak da. Ama kendini ne kadar çok, her şeyini kabul ederek ortaya koyarsan o kadar güçlüsün. Öfke, kıskançlık gibi negatif duygular aslında kendimizle olan kavgamızın nedeni. Her şey bir ve tektir ve En-El Hak’tan yola çıkarsak eğer bütün şifreler bende var zaten. Bize hep şunu öğrettiler, istemek başarının yarısı. 35 yıllık hayatımda duyduğum en büyük palavralardan birisi. İstemek hiçbir şeydir, sadece inandığın her şey gerçek olur. İnanmak ise emin olmaktır. Bugün bir kahve sipariş verdiğimizde gelip gelmeyeceğini düşünmüyoruz bile. Ama kendi hayatımızla ilgili her şeyden endişe ediyoruz çünkü inanmıyoruz. Her gün yaşadıklarımdan yola çıkarak şunu söylüyorum;  çözülemeyecek problem yok. Biz kendimizle kavga ettiğimiz için, kendi kaybolmuşluğumuz nedeniyle mutsuzuz. Yaşam Atölyesi’nin mottosu şu: Sen değişmeden hiçbir şey değişmez! 

     

    İstiklal Caddesi’nde yürürken neler görüyorsunuz?

    Acı çekiyorum adeta, içim yanıyor. İnsanlardan önce binalara bakın. Eski dükkanları, esnaf kültürünü düşünün. Yozlaşma bu kadar yaşanabilir. “Bir Nefes İstanbul” kitabında bunu anlatmaya çalıştım. Benim çocukluğumda Paskalyalar’da Müslüman, Rum, Yahudi birleşir mumlarını yakar yürürdü. Kadir Gecesi’nde de aynı kadro yedi cami gezerdi. Çocukluğum İstanbul’un son demleriydi ve Aret’i, Agop’u o kadar sorgulamazdı kimse. Şimdi Aret dediğim zaman “Nerelisin? Türkçe’yi çok iyi konuşuyorsun” diyorlar. İstanbul’un bir fahişe gibi görülmesine dayanamıyorum. Herkes “Memleket neresi?” diye soruyor. 20 yıldır burada yaşıyor ve hala bana memleketimi soruyor. İstanbul doğumlu olduğumu söylüyorum, hala memleket neresi diye soruyor. “Nasıl olsa benim memleketim değil” düşüncesi ile hoyrat kullanılacak bir şehir olarak görülüyor ve o yüzden de bu hale getirdik işte.  



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz