Başak SayanBeş yıl boyunca Yaprak Dökümü dizisinde canlandırdığı Ceyda karakteriyle evimize konuk olan Başak Sayan, şimdilerle hem yeni kitabını yazıyor hem de gelen teklifleri değerlendiriyor. Sigara içmeyen, alkol tüketmeyen, doktor kontrollerini aksatmayan oyuncu tam bir sağlıklı yaşam fanatiği. Başak Sayan ile bakım sırlarından Levi’s Curve ID’den jean seçimine kadar her şeyi konuştuk.
Beş yıl boyunca Yaprak Dökümü ile seyircinin karşısına çıktınız. Dizi bittikten sonra boşluğa düşme hissi oluştu mu?
Beş yıllık bir diziden çıkınca doğal olarak bir boşluk yaşıyorsunuz. Ama bu ara benim hayatımda başka türden bir hareket var. Yeni kitabımı tamamlamaya çalışıyorum. Bir roman yazıyorum ve adı “Bağlanma Korkusu”. Günümüzde yeni bir moda bu. İnsanlar, ilişkilerini derinleştirmekten korkuyorlar. Evlenmekten korkma, bir insana tamamen kendini adamaktan korkma durumu söz konusu. Zaman hızlı akıyor deniliyor ve hızlı akan hayatı yakalamak adına var olan, kendilerine aslında en yakın olabilecek insanı es geçiyorlar. Ama bu durumun bir sonucu da var ve kitap bu sonucu anlatıyor.
“Salt mutluluk ya da mutsuzluk yoktur. Mutlu olduğunuz anlar ve mutsuz olduğunuz anlar vardır.”
Kitabı yazarken kendi deneyimlerinizden mi yola çıktınız?
Tamamen bir kurgu ama bir karakter yaratırken etrafınızdaki insanlardan etkileniyorsunuz. İnsan bilmediği bir şeyi ne canlandırabilir, ne de yazabilir. Ancak bildiğiniz şeyi yazabilirsiniz. Fakat kitapta kimsenin hayat hikayesi anlatılmıyor.
Sizce insanlar neden yalnızlığı tercih ediyor?
İnsanlar yalnızlığı tercih ediyorlar çünkü hayatı kaçırmak istemiyorlar. Hayatı kaçırmak için yaşadıkları ilişkiyi derinleştirmekten korkuyorlar. Ama her şeyin bir zamanı var. Hayatı kaçırmaktan korkmak çok anlamsız.
Aşk sizin için ne anlam ifade ediyor?
Aşkın anlamı dönem dönem değişiyor. 20’nizde, 30’unuzda ya da 40’ınızda farklı bir anlam 32 yaşındayım, aşkın benim için anlamı; güvenebileceğim, yanında kendim olmaktan şekilde kaçmayacağım, aşktan ziyade sevdiğimi hissettiğim ve bana sevgisini dökmese bile hissettiren birisiyle yaşadığım bir şey. “Aşkın farkı yok mu? Bunu birçok kişiyle yaşayabilirsin” derseniz her zaman bir karşılığı olması gerekmiyor. Eğer siz gerçekten birini seviyorsanız, sevginizi bekleyerek vermezsiniz; yani sevginizin karşılığı olmayabilir. Siz bundan bir rahatsızlık duymazsınız.
Evlilik size yakın mı?
Evlilik eskiden bana uzaktı çünkü korkuyordum. Ben özgürlüğümü biraz zor elde etmiş biriyim. Burada yaşamaya başladığım ilk yıllar çok zordu. Bir ilişkiye girersem sanki uğruna savaştığım her şey bir anda gidecek gibi geliyordu. O yüzden yıllarca korktum ve evlilik konusunda türlü manevralar yaptım. Ama şimdi biliyorum ki benim alanıma müdahale etmeden, karşılıklı güvenerek bir şeyler yürüyebilir.
Sağlıklı yaşam sizin için ne anlama geliyor?
Sokakta birine “sağlıklı yaşam” ile ilgili bir şey sorarsanız cevabı “Başak Sayan” olursa hiç şaşırmayın. İçki içmiyorum, sigara kullanmıyorum. Ayda, yılda bir şarap içiyorum ve bir kadehten sonra sarhoş olabiliyorum. Kızartma, yağlı, tuzlu yemekler asla yemiyorum. Bilinçli bir şekilde yapmıyorum ama ben hep böyleydim. Çok fazla et tüketmiyorum, tüketirsem kırmızı et tüketiyorum.
Düzenli olarak spor yapıyor musunuz?
Spor yapıyorum ama kitaptan dolayı üç-dört ay spora ara verdim. Daha önce haftada üç ya da dört gün spor yapıyordum. Yoga yapıyorum. Yoğunluğum bittikten sonra tekrar başlayacağım. Aslında at biniyordum fakat 2008 yılında antrenör hatası nedeniyle bir kaza geçirdim, attan düştüm. Hastaneye kaldırıldım, omzum darmadağın oldu, kemik nakli yapıldı ve o günden sonra at binmeyi bıraktım.
Nasıl besleniyorsunuz?
Kahvaltı yapmadan kimse beni sokağa çıkartamaz. Peyniri çok tüketiyorum. Domatesi çok seviyorum. Meyve şekerinden yapılmış reçelleri tercih ediyorum. Akşam yemeklerini çok yemem, salata gibi hafif şeyler tercih ederim. Uzun, ağır akşam yemekleri yediğimi hiç hatırlamıyorum. Öğünlerimi dengeliyorum. Kilo aldığımı tartıya çıkmadan hissediyorum, 500 gr. bile alsam onu fark edebiliyorum ve hemen frene basıyorum. Kolay kilo alıp, verebiliyorum. Hamur işi yediysem hemen onu kesiyorum ve biraz daha sebze ağırlıklı beslenmeye başlıyorum.
Sebzelerle aranız nasıl?
Çiğ ıspanağı çok fazla tüketiyorum. Çiğ semizotunu da çok yiyorum. Baby ıspanak ve cherry domateslerle salata yapıyorum. Gerekirse içine peynir, zeytinyağı ve nar ekşisi koyuyorum, çok güzel oluyor.
YEMEK YAPMAM İÇİN AŞIK OLMAM GEREKİYOR
Yemek yapıyor musunuz?
Yemeği sadece birisi için yapıyorum. Kendim için yemek yapmıyorum. Benim böyle bir güdüm yok. Genelde hazır ya da dışarıda yiyorum. Eğer aşıksam, yemek yaparım, değilsem yapmam. Ama arkadaşlarım için de yapmam. Onlar bana yapsın (gülüyor). Ben aşık olduğum zaman kendimden çok karşımdaki insanı düşünüyorum. Sabah erkenden kalkıp, hamur açmışlığım bile var.
LEVI’S CURVE ID ÖYLE BİR JEAN Kİ HER YERDE GİYEBİLİYORSUNUZ
Modayı takip ediyor musunuz?
Modayı takip ediyorum ama körü körüne değil. Benim bir tarzım var. Yalın, düz ve sade olmayı seviyorum. Moda olan şeylere ilgim olsa bile alacağım şeyler belli. Bana uygun olmayan şeyleri giyemiyorum.
Levi’s alırken nelere dikkat ediyorsunuz?
Levi’s’tan jean alırken vücudumu iyi sarmasına dikkat ediyorum. Bedenimi iyi göstermesi gerekiyor. Popo, bacaklar iyi görünmeli, kavramalı ve toparlamalı.
Levi’s Curve ID’nizi en çok ne zaman giyiyorsunuz?
Gece dışarı çıkarken de giyiyorum, gündüz de… Çünkü jean öyle bir ürün ki, her yerde giyebiliyorsunuz.
Jean seçerken zorlanır mısınız?
Evet, biz kadınlar için tam istediğimiz gibi bir jean pantolon bulmak genelde uzun bir uğraş gerektiriyor. Ben de artık vücut hatlarına göre tasarlanan jean’leri giyiyorum. Mesela Levi’s Demi Curve (doğal kıvrımlar) benim vücut hatlarımla örtüşüyor.
Yüksek bel mi yoksa düşük bel jean mi giyersiniz?
Yüksek beli çok sevmiyorum, düşük bel jean giyinmeyi tercih ediyorum. Paça seçiminde ise dapdaracık gelip, aşağıya doğru bollaşan paçaları ya da boru paçaları tercih ediyorum.
Levi’s Curve ID’de en sevdiğiniz renk hangisi?
Koyu, taşlanmamış lacivert rengini çok beğeniyorum.
“Kilo aldığımı tartıya çıkmadan hissediyorum, 500 gr. bile alsam onu fark edebiliyorum ve hemen frene basıyorum.”
Güzelliğiniz için yaptığınız özel uygulamalar, küçük sırlarınız var mı?
Kendime uyguladığım maskeler yok. Ama benim yaptığım şeyler var. Mesela ben hiç makyaj yapmam. Bu bence bir avantaj çünkü cildin nefes alması gerekiyor. Sette çok ağır makyajlar yaptığımız için normal hayatta makyaj yapmamaya çalışıyorum. Bir tek rimel sürüyorum. Ayrıca her üç ayda bir vitamin iğnesi yaptırıyorum. İçinde hyalüronik asit ile B ve C vitaminlerinin olduğu bir iğne yaptırıyorum. Yüzüme şırınga ediliyor. Onun dışında düzenli olarak nemlendirici kullanıyorum. Bir de kimyasal peeling yaptırıyorum. Güneşe de hiç çıkmıyorum, güneşlenmiyorum. Yaz aylarında beni korunmadan güneşe çıkarken göremezsiniz. Kış aylarında evde otursam bile koruma faktörlü bir krem sürüyorum.
Saçınız için özel bir bakım uyguluyor musunuz?
Saçım için bir tek maske kullanıyorum. Çok kalın telli ve kolay şekil alan bir saç tipim var. Bu nedenle saçımı çoğu zaman kendim yapıyorum.
Dolabınızda “vazgeçemem” dedikleriniz neler?
Jean’lerim, hırkalarım ve minik elbiselerimden asla vazgeçemem. Ayakkabı ve çantadan da vazgeçemiyorum. Ben mutfak alışverişi için evden çıkıp, ayakkabı almış olarak eve Özellikle ayakkabı konusunda çok takıntılıyım.
Sağlık kontrollerinizi yaptırıyor musunuz?
Başım ağrısa doktora gidiyorum. Artık vücudumu o kadar iyi tanıyorum ki, önceden hasta olabileceğimi hissediyorum. Sağlığıma takıntılıyım.
KEŞKE CEYDA KADAR BENCİL OLABİLSEYDİM
Beş yıl boyunca aynı karakteri canlandırmak nasıldı?
Benimle alakası olmayan bir karakterdi, ben o değilim. Keşke biraz Ceyda kadar bencil olabilsem. Gerektiği anlarda onun gibi bencil, kötü olmayı isterdim. Fakat ben fazla iyiyim.
Şu an mutluyum diyebilir misiniz?
Salt mutluluk ya da mutsuzluk yok. Mutlu olduğunuz anlar ve mutsuz olduğunuz anlar vardır. Baktığınız zaman mutsuzum diyemem, mutluyum da diyemem.
Bu bir ilandır.
Nilgün Yıldız
Fotoğraflar: Ufuk Sarışen
Jean’ler: Levi’s Curve ID
Saç: As Hasan Yoldaş / Makyöz: Beyhan Karabulut