Ne çok duygunuzu içinize attığınızın farkında mısınız? Sırf tartışma çıkmasın, ortamın tadı kaçmasın, patron size takmasın, evliliğiniz kavgalı gürültü olmasın diye sustukça susuyorsunuz. Ta ki öfkeyle patlayıp her şeyi berbat edeceğiniz güne kadar…
Karşımızdaki insanla ‘Ne olacak bu memleketin hali’ başlığı üzerinden saatlerce konuşabiliyoruz. Çocuğumuz için hayal ettiğimiz eğitim, son gittiğimiz tatil, hangi ünlünün kiminle beraber olduğu hakkında gayet rahat, özgüvenli ve keyifli bir şekilde sohbet edebiliyoruz. Ancak konu, hayatımızı doğrudan etkileyecek önemli konulara geldi mi dut yemiş bülbüle dönüveriyoruz. Sanki biz hiç söylemeden de müdürümüz maaşımıza zam yapacak, aramadığı için kırgın olduğumuz arkadaşımız telepati yoluyla üzüntümüzü hissedip arayıverecek ya da sevgilimiz o çok sinir olduğumuz davranışına birden son verecek sanıyoruz. Neyse ki ilişki uzmanları imdadımıza yetişiyor ve bize hayati önem taşıyan konulara nasıl girmemiz, kendimizi nasıl ifade etmemiz gerektiği konusunda ipuçları veriyorlar.
7 ADIMDA DOĞRU DİYALOG YOLLARI
1. Kendinizi savunun
Bir kız arkadaşınızı düşünün; canı sıkkınken hiç haber vermeden sık sık kapınızı çalıyor, sizi zorla bir yerlere götürüyor, sizin onunla görüşmeye ihtiyacınız olduğunda ise nedense hep meşgul oluyor. Ve siz rahatsızlık vermeye başlayan bu durumla ilgili onunla bir türlü konuşamıyorsunuz. Geçmişte birisine karşı kendinizi nasıl savunduğunuzu düşünün. Örneğin size ait olmayan bir ödeme nedeniyle kapınıza dayanan kargo şirketi elemanına karşı kanınızın son damlasına kadar nasıl tartıştığınızı ve yanlışlık ortaya çıktığında ne kadar rahatladığınızı hatırlayın. Arkadaşınızla hislerinizi paylaştıktan sonra onun bir süre kendini kötü hissetmesi kaçınılmaz olacaktır ama zamanla her şey rayına oturacaktır. Bunun, bir gün aniden ona bağırıp çağırmaya başlamanızdan ve belki de arkadaşlığınızın sona ermesinden çok daha sağlıklı bir yol olduğunu inkar edebilir misiniz?
2. Kendinize ve ona açık olun
Hangi duyguların etkisi altında olduğunuzu düşünün; mutluluk mu, üzüntü mü, kızgınlık mı, gıpta mı, utanç mı, öfke mi? Karşınızdaki kişinin onun için önemli olan bir günde yanında olamadığınız için ateş püskürdüğünü, oysa sizin bugüne kadar benzer durumlarda hep onun yanında olduğunuzu farz edelim. Duygularınızı yazın; kendinizi suçlu hissettirdiği için ona kızgınsınız. Sizin varlığınıza bu kadar değer verdiği için onu takdir ediyorsunuz. Sizin diğer sorumluluklarınızı da önemsemesine ihtiyaç duyuyorsunuz. Devamı diğer sayfada