Diğer
    Ana SayfaPozitifLabirent yolunda adım adım şifa

    Labirent yolunda adım adım şifa

    -

    Bu kolay bir süreç mi?

    Danışanlarımla çalıştığımda onlar çoğu zaman bunun çok kolay geçtiğini söyler çünkü ben bunu zor bir şekilde yapmam ve aslında hiç zor bir şey değil. Bunlar sadece hafızalar ve senin düşünce yapında bir yerlere tutunuyor. Bunları ele aldığımda kolayca serbest kalıyorlar. Tabii ki bu duyguları aşkla, sevgiyle tutuyorsun. Böyle tuttuğunda ise tatmin ve hoşnutluk hissediyorsun, anında duygunun çıkıp gittiğini görüyorsun. Böylece sen kendi kendini şifalandırıyorsun. Ben sadece bağımsızlara değişim için yardım ediyorum.

     

    DIŞARIDA NE OLUYORSA İÇİMİZDE DE ASLINDA O VAR

    Ülkemiz bir sürü problemle boğuşuyor. İnanç sistemimizi değiştirerek bu kaosa nasıl daha farklı bakabiliriz?

    - Advertisement -

    Burada iki taraf var ve bu durum yapıyı karmaşık bir hale getiriyor. Zaten bizler karmaşık yapılarız, drama yapmayı seviyoruz. Basit bir şekilde açıklamak gerekirse; dışarıda her ne oluyorsa aslında içimizde de o oluyor. Kendimiz olmaya başladığımızda dışımızda var olan çelişki buharlaşmaya başlıyor. Aynı zamanda kollektif bilinç var. Kollektif bilinç huzursuz veya kararsız olabilir, değişim istiyor olabilir, çelişkiye ihtiyaç duyabilir. Diyelim ki bütün fabrika iş yapmayı durduruyor ve kocaman bir çelişki oluşuyor. Şimdi bu işçiler ne yapacaklar? Bütün işçilerin arasından sadece bazılarının kutudan dışarıya atlayarak başka bir şey yapmaya başladıklarını görürsün. Kalanlar, “Şimdi ne yapacağımı bilmiyorum” derler. Her zaman iki farklı grup insan olur; isteyenler ve “Emin değilim, bunu yapmalı mıyım?” diyenler. Ben kişisel olarak ikinci gruba yardım etmeyi yeğlerim çünkü onları bir kere ikna edersiniz ve onlar kutudan dışarı atlar.

     

    Labirent workshopunda yer alan “Kalplerimizi tıpkı bir çiçek gibi açma” çalışması çok basit ve oldukça kuvvetli bir egzersizdi. Bu egzersizin gücü nereden geliyor?

    Bu, grubun niyeti ile doğru orantılı. Aynı zamanda herkesin tek tek bunu ne kadar ciddiye aldığı ile de ilgili… Kalpleri sevgiye açmak için çok sembolik bir şey yaptık. Bazıları sadece taklit etti. Bazıları gerçekten yaptı, bazıları ise gerçekten içine düşüp gerçek anlamda çiçeğin yapraklarını açar gibi kalplerini açtı. 60 kişi vardı, hepsi birbirinden çok farklıydı ve onların dinamik olarak değişimini izliyordum. Çok eşsiz bir andı. Bazısı bunu soldan bazısı sağdan ve hatta bazıları kalbin nerede olduğunu bilmeden yaptı. Yaptıklarında ölçemeyecek kadar yoğun bir özgürlük buldular kendilerinde… Enerjileri değişti, auraları çok daha büyüdü. Bunu izlemek çok güzeldi. 

     

    23102014 vfrost03DEĞİŞİM İÇİN ACI ÇEKMEK ŞART MI?

    Hayatımızı değiştirmek, kararlar almak için illa zorlu süreçlerden geçmeye mi ihtiyacımız var?

    Evet, pek çok insan zor deneyimler sonrasında değişime başlıyor. Hatta ben bile… Çok basit bir sebeple hayatındaki çelişkiye ulaşıyorsun ve farkına varıyorsun. “Ben bunu yapmak istemiyorum. Çok yorgunum. Artık bu şekilde çalışmak istemiyorum” gibi bir sürü geçerli bahane yaratıyorsun fakat öyle bir noktaya geliyorsun ki seni ileri itecek adım attıracak bir şeye ihtiyacın oluyor. Bazen biz bu durumu yaratıyoruz ve artık içinde kalamayacağımız bir hale geliyor durum. Sonra kendimize “Şimdi ne yapacağım?” diye soruyoruz. Bu soru geldiğinde eğer tutkuluysan buradan atlarsın ama eğer tutkun yoksa konunun etrafında döner dolaşır ve nihayetinde de bir şeyler bulursun. Sanırım herkes bunu arıyor. Elbette hepimiz aşk, mutluluk ve eğlence arıyoruz. Bunları yarattığımızda daha fazla insan hayatımızda birleşmeye başlıyor. 

     

    TEKNİĞİ BIRAK, ANDA KAL

    Workshoptan sonra realitemizi değiştirebildiğimizi tekrar hatırladım. Ancak duygular bizi durduruyor. Duyguların içine girmeden nasıl ilerleyebiliriz? 

    Senin de söylediğin gibi duygularınla bir çelişki olabilir. Ama ne istediğin konusunda çok açık ve net olduğunda istediğin ne olursa olsun- ev, araba, iş-inancının yoğunluğundan dolayı duyduğun inanılmaz coşku ile gerçekliğin değişmeye başlar. Hissettiğin coşkunun bedeninde yer bulmasına izin ver. Eğer bunu teknik olarak açıklamaya çalışırsak kafa karışır. İnsan türü olarak tekniksel olmayı severiz. Ben sana bu adımı söyledikten sonra sen diğer adımları soracaksın ama belki de burada tekniği bir kenara bırakıp sadece anda kalarak, düşünmeden hareket etmek lazım, tıpkı çocuklarda olduğu gibi… Eğer onları oyun oynarken izlersen tam anlamıyla andadırlar ve hiçbir şekilde geçmiş ve gelecek endişeleri yoktur. Çağıracak olsan seni duymazlar çünkü kendi gerçekliklerinin içinde tamamen konsantre haldedirler. Sonuç olarak ne kadar çok çocuk olabilirsen o kadar çok yol alırsın ruhsal maceranda… Biz sürekli geçmiş ve gelecek arasında gidip geliyoruz ve düşünüyoruz, sürekli sorular soruyoruz. Fakat sen ve ben sadece durursak, sen ve ben içine girdiğimiz alanın sadece içinde kalırsak orada söyleyecek bir şey yok. Çünkü sen burada ve şimdidesin, geçmiş ve gelecekle ilgili yapacak hiçbir şey yok. Bunu böyle tutabilmek başka bir hikaye ama bir kere bunu yaptığında, bedeninde yer buluyor ve sen bunu bir daha yaptığında artık çok daha kolay hale geliyor.

     

    Yazı: Hande AKIN

    Pozitif Dergisi Sayı 6

     



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz