Diğer
    Ana SayfaRöportajSurvivor'ın tek kadın şampiyonu: Güçlü & Güzel Merve Oflaz

    Survivor’ın tek kadın şampiyonu: Güçlü & Güzel Merve Oflaz

    -

    Türkiye onu Survivor’daki gücüyle tanıdı. Tüm rakiplerini geçip, Survivor’ın ilk kadın şampiyonu oldu. Üstelik kırılamayan bu rekoru sayesinde halen ilk ve tek olmanın haklı gururunu taşıyor. Bu ay Merve Oflaz ile Formsanté okurları için bir araya geldik.

    Survivor’ın ilk ve tek kadın şampiyonu Merve Oflaz, kariyerine dizi oyunculuğu ile devam ediyor. Sporu ve sağlıklı beslenmeyi hayatının merkezine koyan Oflaz’ın hayali ise tiyatro sahnelerinde yer almak.

    merve oflaz

    SURVIVOR’UN TEK KADIN ŞAMPİYONU: MERVE OFLAZ

    Survivor yarışmasının tek kadın şampiyonu olmak nasıl bir duygu?

    11 sene geçti üstünden ama benim için dönüp baktığımda iyi ki dediğim bir olay. O zaman şartlar daha farklıydı ve 22 yaşında bir kız için oldukça zor bir olaydı. Bir şekilde üstesinden geldim gururluyum.

    - Advertisement -

    O günlere dönersek, yarışma süreci ve sonrası hayatında neleri değiştirdi?

    Tamamen kendi halinde üniversiteye giden bir kız olarak gittim. Çıktıktan sonra mesleki olarak da mental olarak da çok şey değişmişti. Bu değişim kendimi daha çabuk bulmamı sağladı. Açıkçası, o yaşlarda öyle büyük bir tecrübe yaşamak herkese nasip olmazdı.

    merve oflaz
    “Tiyatroda rol almayı çok istiyorum. Her zaman gönlümde tiyatro yatıyor. Umarım pandeminin bitmesiyle beraber tüm tiyatrolarımız açılır ve ben de yeni bir oyuna dahil olurum.”

    Şimdi Survivor’ı takip ediyor musun? Şu anki kadroda olsaydım, şöyle olurdu dediğin anlar var mı?

    Survivor’ı her sezon takip ediyorum. Bir daha gitmek açıkçası aklımdan geçmiyor. Ne kadar zor olduğunu biliyorum. Ekran önünden şöyle yapsaydı, böyle olsaydı demesi çok kolay, o yüzden karışmıyorum. Arkadaşlarıma da sürekli “Eleştirmeyin, orada hiçbir şey normal değil” diyorum.

    Oyunculuğa başlamaya nasıl karar verdin?

    Muhteşem Yüzyıl’dan teklif geldi. O zamana kadar isteğim spor spikeri olmaktı. Okuduğum spor akademisinin ardından, diksiyon eğitimimi de almıştım ama muhteşem bir kadro ve edineceğim çok tecrübe olacağı için seve seve oyunculuk teklifini kabul ettim. Oradan sonra isteğimin tamamen oyunculuk olduğuna karar verdim. O yönde eğitimler almaya başladım ve devam ettim.

    Zor günlerden geçiyoruz. Pandemi sürecinde hayatında ne gibi değişiklikler oldu?

    Hepimiz içimize döndük, en yakınlarımızla vakit geçirmeye başladık. Zor günler, özgürlüğümüzün kısıtlanmasını düşünmek bile içimi sıkıyor ve bu virüsten dolayı yaşanan olaylar çok üzücü ama her şeye rağmen hayat devam ediyor. Ben de kendimi başka şeylerle oyalamaya başladım. Yemek yapmak, resim yapmak, haftada iki gün yaptığım sporu her gün yapmak gibi…

    GÜNLÜK SPOR PROGRAMIN NASIL?

    Sabah kalkınca, hemen hemen her gün stretching yapıyorum. Bazen bu egzersiz yogaya da dönebiliyor. Eğer bir önceki günüm işte ağır geçmediyse devam ettiriyorum. Haftada iki gün spora gidiyorum. Kick boks ve fonksiyonel egzersiz çalışıyorum. Bazen pilates yapıyorum, onun haricinde pole dance’a başladım.

    “Sabah kalkınca, hemen hemen her gün stretching yapıyorum. Bazen bu egzersiz yogaya da dönebiliyor. Eğer bir önceki günüm işte ağır geçmediyse devam ettiriyorum. Haftada iki gün spora gidiyorum.”

    BESLENMENDE NELERE DİKKAT EDİYORSUN?

    Beslenmede denge çok önemli benim için. Hafta sonları biraz daha dikkat etmeden beslendiğimde, hafta içi çok fazla dikkat ediyorum. Ekmek, tatlı tüketmiyorum. Hamur işine düşkün değilim, protein olarak çoğu zaman balık eti tüketiyorum.

    Tartıda fark gördüğünde uyguladığın acil önlem planın var mı?

    Evet, hemen öğün sayımı ikiye indiriyorum. İlk öğünü 13.00’te, ikinci öğünü 17.00’de yiyorum. Hemen fark ediyor.

    YÜZÜNE HANGİ BAKIMLARI YAPIYORSUN?

    Yüzüme evde bakım yapıyorum. Eczanemden doğal yağların birleşiminden oluşan bir kür alıyorum, onu sürüyorum ve gül suyuyla temizliyorum. Haftada bir dermaroller yardımıyla saf hyalüronik asitle beraber yüzüme bakım yapıyorum. Krem olarak da tamamen doğal ürünleri tercih ediyorum.

    SAÇLARININ BAKIMINI NASIL YAPIYORSUN?

    Şampuanda da paraben içermeyen, hayvanlar üzerinde test yapmayan ürünleri tercih ediyorum. Sık sık marka değişikliği yapmıyorum. Beslenmeme de dikkat edince, karşılığını alıyorum.

    Pandemi sürecinin bitmesiyle birlikte geleceğe dair hedeflerin neler?

    Tiyatroda rol almayı çok istiyorum. Her zaman gönlümde tiyatro yatıyor. Umarım pandeminin bitmesiyle beraber tüm tiyatrolarımız açılır ve ben de yeni bir oyuna dahil olurum.

    “Beslenmede denge çok önemli benim için. Hafta sonları biraz dikkat etmeden beslendiğimde, hafta içi çok fazla dikkat ediyorum. Ekmek, tatlı tüketmiyorum. Hamur işine düşkün değilim, protein olarak çoğu zaman balık eti tüketiyorum.”

    Seni örnek alan genç kızlara neler önerirsin?

    Genç yaşlardaki birikim, öğrendiklerimiz bizi ileriye taşıyor. Bu yüzden bol bol yeni bir şeyler öğrenmelerini tavsiye ediyorum. Sosyal medyaya kendilerini çok kaptırmasınlar. Zira şu an pandemiden de ötürü herkes sosyal medyaya daha fazla yöneldi ama normal hayata adapte olmak daha önemli. Daha fazla sohbet etsinler, kitap okusunlar, spor yapsınlar, sağlıklı beslensinler. Arkadaşlarıyla da sosyal medyada üzerinden değil, yüz yüze sosyalleşmelerini öneririm. Her ne kadar internet çağında olsak da konuşamayan, sadece telefonuna bakan gençler görmek istemiyorum.

    Röportaj: Ruken Akbay Gürtaş
    Fotoğraflar: Uğur Sarıduran
    Styling: Gio Devdariani
    Saç ve makyaj: Ramadan Bozacı
    Stüdyo: Q4 Production



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz