Para için para sembollerini kullanın
En yaygın bilinen atasözlerinden biri de “Para parayı çeker” sözüdür. Bu söz sembolik olarak da Anadolu’da yerini pek çok yöresel ve folklorik kıyafetin içinde bulur. Kadınların taktığı feslerin üzerinde, gelin alınlıklarında, kolye ve kemerlerde hep altın ya da gümüş paralar ya da onları sembolize eden penez diye adlandırılan gerçek olmasa bile o paraları çağrıştıran madenler kullanılmaktadır. Bunların kullanım amacı, yok ile var arasındaki dengenin olma haline geçişidir.
Mutfak penceresine çiçek yerleştirin
Doğanın en önemli parçası olan çiçekler, Anadolu’da hemen hemen tüm evlerin bahçeleri hatta ekip biçmekle sorumlu olduğu bağları, tarlaları olmasına rağmen evlerin içlerinde de yer bulur. Modern zamanın ve şehir hayatının içinde canlı bir yeşile duyulan özlemin balkonlara, cam kenarlarına, hatta bazen kesilmiş olarak vazolara taşınması onlardan bize uzanan eski ve kadim bir ritüeldir aslında. Ev çiçekleri, dışardaki sonsuz varoluşun ve dönüşüm içindeki sınırsız bereketin evlerimize taşınma sembolleridir ve genelde yerleri mutfak pencereleri ya da balkonlarıdır. Bereket mutfaktan başlar, çünkü hanenin aşı mutfakta pişer; ocak mutfakta tüter ve bereketin menbası, hanede mutfaktır.
21 Mart Nevruz günü bereket sofrası kurmayı unutmayın
21 Mart günü gece ile gündüzün, eril ile dişil enerjinin eşit olduğu zamandır. Yeryüzüne düşmeye başlayan cemrelerin ardından doğanın yeninden uyanışı, toprağın yeniden canlanışı ve havaların bahara dönmesinin müjdesidir. O gün kurulan sofraya “Bereket Sofrası” denir. Sofrada herkesin birlikte olacağı akşam yemeği saatinde olmazsa olmazları vardır. Bakır veya metal bir tepsi içinde:
Bereket için: Pirinç ve bulgur
Doğayı sembolize için: Sebze, meyve, çiçekler
Bolluk ve refah için: Kağıt ve madeni para
Hayatın tadını ve tuzunu simgelemek için: Tuz ve şeker
Tüm bunları iki katı gösterip artırmak için: Ayna
Sahip olduklarınıza ve olacaklarınıza şükür için: Kutsal kitap konarak yemek yenir. Bu sofra, bir yıl boyunca tüm isteklerin olacağına dair bir teşekkürdür aynı zamanda.
Yazı: Melda TUNÇEL
Pozitif Dergisi Sayı 2